Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Dünya nüfusundaki hızlı artış ve sanayileşmede yaşanan gelişmeler çevre ve insan sağlığı konularında pek çok sorunu da beraberinde getirmiştir. Sorunların başında tarımda üretim artışı sağlamak için yoğun olarak kimyasal girdi kullanılması gelmektedir. Çevre sorunlarının sürekli artması ve tehdit edici boyutlara gelmesi, ekolojik sistem dengelerini korumaya yönelik sürdürülebilir bakış açıları geliştirilmesine yol açmıştır. Yaşanan bu gelişmeler ekolojik dengeyi bozmadan üretimi sağlayacak sistemlerin geliştirilmesini gerekli kılmış ve geliştirilen sistemler arasında ‘Organik Tarım Sistemi’ni ön plana çıkarmıştır. Organik tarım insana ve çevreye dost bir üretim şeklidir. Ülkemiz doğal güzellikleri, tarihi çekicilikleri, sosyo-kültürel özellikleri ile alternatif turizm türlerine uygun potansiyele sahiptir. Doğal, kültürel ve tarihi değerlerin kaynak olarak kullanıldığı turizm sektöründe, özellikle çevre üzerindeki olumsuz etkilere karşı alternatif olarak ortaya çıkan sürdürülebilirlik yaklaşımlarından biri eko-turizmdir. Turizm etkinliklerinin geleneksel çekicilikleri olarak kabul gören deniz-kum-güneş üçlüsüne olan talep günümüzde yerini gezmek-öğrenmek-tanımak bileşenlerine bırakmaya başlamıştır. Bu bileşenlerin en iyi gerçekleştiği turizm türü de eko-turizmdir. Eko-köyler, ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel anlamda sürdürülebilir yerleşim modelleridir. Çandır, eko-turizm arzının temel parçalarını oluşturan zengin doğal yapısı, tarihi ve kültürel kaynakları nedeniyle örnek çalışma alanı olarak seçilmiştir. Planlanan turizm gelişiminin başarıya ulaşmasındaki önemli etkenlerden birisi de yerel halktır. Yerel halkın turizmin gelişimine, faaliyetlerine, işletmelerine ve turistlere karşı tutum ve davranışları olumlu veya olumsuz etkiler doğurabilir. Bu sebeple yerel halkın turizmin gelişimine karşı tutumları bilinmeli ve bu bilgiler ışığında gerekli çalışmalar için planlar yapılmalıdır. Araştırma, yerel halkın model eko-köy projesi çerçevesinde organik tarım, çevre ve eko-turizm konularında farkındalıklarının tespiti amacıyla yapılmıştır. Halk Çandır'ın zengin bir turizm potansiyeline sahip olduğunu fakat bu potansiyeli yeterince kullanamadığını düşünmektedir. Ayrıca halkın Çandır'ın çeşitli altyapı problemlerinin olduğu düşünceleri değerlendirilmesi gereken konular olarak ortaya çıkmıştır. Çandır halkıaynı zamanda turizmin gelişmesi için turizm yatırımlarının artması gerektiğini ve turizmin şehirde istihdam olanaklarını artıracağını düşünmektedir. Çalışma kapsamında, alanla ilgili kaynak taraması, yerel halk ve ilgili kurum yetkilileri ile yüz yüze görüşmeler yapılmıştır. Bunun yanında, sorgulama kâğıdı (anket) hazırlanmış, yerel halka ve turizm işletmecilerine uygulanmıştır. Çalışma yedi bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm giriş, ikinci bölüm ve üçüncü bölümde konuyla ilgili kuramsal açıklamalara yer verilmiştir. Dördüncü bölümde Çandır'ın genel özellikleri, doğal, tarihi, kültürel ve arkeolojik çekicilikleri incelenmiş ve konu itibariyle araştırılmakta olan Çandır'ın tarihçesi, coğrafi konumu, ulaşımı, mevcut eko-turizm potansiyeli ele alınmıştır. Çalışmanın beşinci bölümünde alan araştırmasının detayları ile ilgili bilgiler verilmiştir. Bu bölümde araştırmanın modeli ve hipotezlerine, evreni ve örneklemine, veri toplama aracı ve tekniklerine yer verilmiş, verilerin analizi ve güvenilirliliği ile ilgili açıklamalarda bulunulmuştur. Altıncı bölüm, elde edilen veriler çerçevesinde araştırmanın bulgularının yer aldığı bölümdür. Bu bölümde veriler istatistikî yöntemlerle analiz edilerek bulgular ortaya konmuş ve yorumlamalarda bulunulmuştur. Araştırmada bulgular, yerel halkın genel olarak kırsal turizmin gelişiminin ekonomik sosyal ve çevresel açıdan olumlu sonuçlar yaratacağı görüşünde olduğunu ve organik tarım çalışmalarına katılmak istediklerini göstermektedir. Son bölüm olan yedinci bölümde ise elde edilen bulgular çerçevesinde sonuçlar değerlendirilmiş ve bu doğrultuda öneriler getirilmiştir.
1993
Tarih boyunca dinler toplamlardaki en önemli öğe olmuştur. Bu nedenle İnsanlık Tarihi'nin dinler çevresinde döndüğü söylenmiştir. Din toplumlara olumlu katkılarda bulunmuş olduğu kadar olumsuz etkiler de yaratmıştır. Özellikle Hıristiyanlıkta din devletin bile önüne geçmiştir. Fakat günümüzde çağdaş ve aydın insanın indinde din eski önemini yitirmektedir.
İklim krizi ve iklim krizine eşlik eden sosyo-ekonomik krizler günümüzde küresel dünyanın çözüm bekleyen en ciddi sorunları olarak görülmektedir. Bu çoklu krizin çözümü için özellikle 2008 Küresel Finansal Krizinin ardından birçok yeni yaklaşım ortaya çıkmıştır. Bu yaklaşımlardan biri de Yeşil Keynesçiliktir. Yeşil Keynesçilik; kamu öncülüğünde hem iklim krizini hem de sosyo-ekonomik sorunların çözümünü sağlamak için geliştirilmiş çağdaş bir yaklaşımdır. Bu yaklaşıma göre iklim krizinin temelinde sanayileşme ile artan karbon salınımları vardır. Karbon salınımlarının azaltılması için yenilenebilir enerjiye geçi ve enerjinin daha verimli kullanılmasını sağlayan yeşil geçişe ihtiyaç vardır. Üstelik bu yeşil geçiş istihdamı artırarak sosyo- ekonomik sorunların çözümüne de katkı sağlayacaktır. Yeşil Keynesçilik yeşil geçiş için aralarında; karbon vergisi, askeri harcamalardan transferler, fosil yakıt teşviklerinin durdurulması ve son olarak yeşil tahviller yer aldığı çeşitli araçların kullanılmasını önermektedir. Bu araçlar yeşil geçiş için gereken finansal kaynağın sağlanması yanında fosil yakıt tüketiminin azaltılmasını sağlayacaktır. Yeşil Keynesçiliğe göre bu araçların etkin bir şekilde uygulanabilmesi için yeşil yeni düzen olarak isimlendirilen bir plan dahilinde uygulanmasına ihtiyaç vardır. Bu çalışmada Yeşil Keynesçiliğin etkinliğinin değerlendirilebilmesi için 37 OECD ülkesinde 1994-2019 yılları arasında çevre vergileri, yenilenebilir enerji arzı ve GSYH’nin karbon salınımlarına etkisi panel veri yöntemiyle analiz edilmiştir. Analiz sonuçlarına göre çevre vergileri ve yenilebilir enerji arzında artış karbon salınımlarını azaltmaktadır ancak GSYH kaynaklı karbon salınımları çok yüksek olduğundan çevre vergileri, yenilenebilir enerji arzı karbon salınımlarının azaltılmasında yeterli düzeyde fayda sağlamamaktadır. Bu yüzden Yeşil Keynesçi araçların bir bütün halinde daha güçlü bir şekilde uygulanmalıdır. Böylece iklim deği- şikliği ile mücadele için gereken kaynak sağlanmış olacaktır.
The journal of academic social science studies, 2021
Duvar and Özgür Üniversite , 2018
The collapse seems inevitable in today's capitalist growth economy. Better to question all the consumption links which are like a web and everything is interlinked socially, ecologically and politically. We need to go back to the root causes such as how the waste has been created, how capitalistic economy sees nature as a resource all the time. In the end, we need to consider what the solution could be locally and globally. In this interview we tried to dig out all these areas.
Praksis, 2020
Ekolojik yıkım derinleşirken ve kritik göstergeler geri dönüşün olmadığı eşik değerlere hızla yaklaşırken çevre hareketleri geçtiğimiz yıllarda özgün bir momentum kazandı. İlk olarak ABD politik gündemini meşgul eden Yeşil Yeni Anlaşma tartışmaları giderek küresel bir karaktere büründü. Sol, bir yandan meseleyi toplumsal ilişkilerden ve yapısal etmenlerden kopuk bir çerçevede ele almaya çalışan müesses nizamla mücadele ederken, diğer yandan da kendi içinde söylem ve eyleme dair tartışmaları sürdürüyor. Bu bağlamda solda gelişen yeşil büyüme ve küçülme düşünceleri, kimi zaman örtük atıflarla, kimi zaman da açık biçimde çatışıyor. Yeşil büyüme, yeşil ve yenilenebilir enerji üretimini Keynesyen bir istihdam ve bölüşüm politikasıyla hızla artırmayı öngörüyor. Daha dinamik ve heterojen nitelikteki küçülme yazınıysa kapitalizmi ve ona içkin büyüme eğilimini sorunsallaştırarak tartışmayı daha radikal bir zemine oturtuyor. Ancak yine de, bir üretim tarzı olarak kapitalizmin üzerine bina olduğu temelleri altüst etmek yerine sonuçları bastırmak gibi bir yola sapıyor. Bu yazıda önce ekolojik yıkımın boyutlarını ve Antroposen kavramına dair tartışmaları bir bağlam olarak sunduktan sonra, yeşil büyüme – küçülme karşıtlığının yanlış bir ikilik olduğunu, kapitalizmin yerine ona alternatif bir üretim tarzı koyulmadığı takdirde toplumsal üretimin bilinçli düzenlenmesinin mümkün olmayacağını öne süreceğim.
Şehir: Edebî Karşılaşmalar
International Journal for Research in Applied Science & Engineering Technology (IJRASET), 2023
Magaly Alcántara Franco, Edwin Castro Navarrete, Aarón Cruz Aguilar, Paulina González Villaseñor, Ingrid Sosa Ehnis y María Alejandra Triana Cambronero, Archivo infinito de una pintura en duda. El caso María Morelli, 2021
Collective monography , 2023
Revista de Historia Naval nº39, 1992
The New England Quarterly, 2000
Configurations, 2022
International Journal for Research in Applied Science & Engineering Technology (IJRASET), 2023
Livestock Science, 2019
Revista de Investigaciones Veterinarias del Perú, 2020
International Journal of Cardiology, 2010
Journal of Innovation and Entrepreneurship, 2022
EP Europace, 2019
Physical Review Letters, 1995
Jurnal Ilmiah Merpati (Menara Penelitian Akademika Teknologi Informasi), 2023
THE PROFESSIONAL MEDICAL JOURNAL, 2017