THY, analiz süresi boyunca ortalama TED>1 puanı elde etmiş, teknik olarak verimli olmuş ve etkin ... more THY, analiz süresi boyunca ortalama TED>1 puanı elde etmiş, teknik olarak verimli olmuş ve etkin üretim hattını yakalama gücünü artırmayı başarmıştır. Diğer yandan THY'nin, analiz dönemi içerisindeki Covid krizi sürecinde karar alma mekanizmasında uygun yönetsel faaliyetleri ortaya koyduğu ve kaynak israfının önüne geçmeyi başardığı belirlenmiştir. Özgünlük: Bu çalışmanın diğer çalışmalardan farkı THY'nin de aralarında bulunduğu Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (International Air Transport Association-IATA) üyesi olan 19 havayolu şirketinin verimliliğini Veri Zarflama Analizi (VZA) tabanlı MVE ile belirlemesidir. Bu çalışmanın orijinal katkısı, THY'nin 19 küresel lider havayolu şirketleri içerisinde göreceli olarak finansal etkinliğini ölçmesidir.
The Effect of Supply Chain Agility on Firm Performance During Covid-19 Pandemic: The Mediating an... more The Effect of Supply Chain Agility on Firm Performance During Covid-19 Pandemic: The Mediating and Moderating Role of Demand Stability
Örgütlerin, belirlenen amaç ve hedeflerine ulaşmaları noktasında, işgörenlerin örgüt içindeki tut... more Örgütlerin, belirlenen amaç ve hedeflerine ulaşmaları noktasında, işgörenlerin örgüt içindeki tutum ve davranışlarının değerlendirilmesi önem arz eden bir konu haline gelmiştir. Örgüt tarafından istenmeyen olumsuz işgören tutumlarından biri olan örgütsel sinizm kavramı, işgörenin örgüte karşı güvensizlik ve adaletsizlik gibi duygularını içermektedir ve çeşitli örgütsel çıktıları da etkilemektedir. Bu çıktılardan ikisi ise iş erteleme ve sanal kaytarma kavramlarıdır.
Starting from mid-March 2020, Covid-19 outbreak spread across the world, the implementation of th... more Starting from mid-March 2020, Covid-19 outbreak spread across the world, the implementation of the social distance and closing the country borders led to the shutdown of economic activities and bring uncertainties for financial markets. Uncertainties have caused a decrease in global risk appetite and resulted to important portfolio outflows from emerging countries. In this process CBRT has started to adopt monetary expansion measures through rate cuts asset purchases to stimulate the financial markets. In this context, this article aims to explore the effects of expansionary monetary policies of CBRT on economic growth, inflation and financial stability in Turkey with a holistic approach. Using a dynamic model, two scenarios were developed covering the
Tarih boyunca uluslararası finans sisteminin kurallarını belirleyenler aynı zamanda ekonomik ve p... more Tarih boyunca uluslararası finans sisteminin kurallarını belirleyenler aynı zamanda ekonomik ve politik gücün de sahibi olmuşlardır. Ancak dünyada finansal istikrar ve istikrarsızlık arasında sürekli değişiklikler görülmektedir. Altın standardı ile yakalanan finansal istikrar dönemleri I. ve II. Dünya Savaşları ile yerini yeniden istikrarsızlığa bırakmıştır. Bu istikrarsızlık 1944 yılında imzalanan Bretton Woods Anlaşmasına kadar devam etmiştir. Bretton Woods sistemi ile yakalanan istikrar sistemin yıkılmasıyla yerini tekrar istikrarsızlıklara bırakmıştır. Sonuç olarak, sistemin çöküşü ile dünyadaki ekonomik ve finansal sorunları alevlendiren bir dizi belirsizlik ortaya çıkmıştır. 20. yy'ın başından itibaren ABD dünya ekonomisinde baskın bir ekonomik ve politik oyuncu olarak ortaya çıkmıştır. Özellikle II. Dünya Savaşı sonrası ABD, Bretton Woods Anlaşması ile uluslararası para sisteminin kurallarını belirleyerek; üretim, güvenlik ve finansal yapılarda hâkim bir güç haline gelmiştir. Doğal olarak bu yeni yapılanma ABD'nin çıkarları doğrultusunda şekillenmiştir ve şekillenmeye devam etmektedir. ABD kendi çıkarlarının olduğu alanlarda dünya ekonomisini liberalleştirirken faydalarının daha az belirgin olduğu alanlarda korumacılığa yönelmiştir. Bunlar hegemonun ayrıcalıklarıdır. Bretton Woods Anlaşması ile birlikte dolar hegemonyasının oluşumu ve mevcut finansal sistem içerisindeki konumu irdelenerek dolara alternatifler üretilmek amaçlanmaktadır. Bunun yanı sıra finansal sistemde yaşanan belirsizliklerin neden olduğu finansal karmaşanın ortadan kaldırılması için yeni nesil bir finansal sistem nasıl oluşturulabilir? sorusuna cevap aranmaktadır. Yeni finansal sistemin oluşturulabilmesi doğrultusunda; bu çalışmada küresel finansal sistemin dinamiklerini önemli ölçüde aydınlatacak temel sorular cevaplanmaya çalışılacaktır. İlk olarak dolar hegemonyasının nasıl oluştuğu ve ne gibi yaptırımlarının olduğu incelenecektir. İkinci olarak uluslararası finansal sistemde gücün nasıl dağıtıldığı ve kullanıldığı sorgulanmaktadır. Üçüncü olarak farklı ulusal para birimleri arasındaki ilişkinin nasıl oluştuğu ve hangi faktörler tarafından belirlendiği açıklanmaya çalışılacaktır. Son olarak dolara alternatif para birimleri ile daha esnek ve daha istikrarlı bir sistemin nasıl kurulabileceği üzerinde durulacaktır.
THY, analiz süresi boyunca ortalama TED>1 puanı elde etmiş, teknik olarak verimli olmuş ve etkin ... more THY, analiz süresi boyunca ortalama TED>1 puanı elde etmiş, teknik olarak verimli olmuş ve etkin üretim hattını yakalama gücünü artırmayı başarmıştır. Diğer yandan THY'nin, analiz dönemi içerisindeki Covid krizi sürecinde karar alma mekanizmasında uygun yönetsel faaliyetleri ortaya koyduğu ve kaynak israfının önüne geçmeyi başardığı belirlenmiştir. Özgünlük: Bu çalışmanın diğer çalışmalardan farkı THY'nin de aralarında bulunduğu Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (International Air Transport Association-IATA) üyesi olan 19 havayolu şirketinin verimliliğini Veri Zarflama Analizi (VZA) tabanlı MVE ile belirlemesidir. Bu çalışmanın orijinal katkısı, THY'nin 19 küresel lider havayolu şirketleri içerisinde göreceli olarak finansal etkinliğini ölçmesidir.
The Effect of Supply Chain Agility on Firm Performance During Covid-19 Pandemic: The Mediating an... more The Effect of Supply Chain Agility on Firm Performance During Covid-19 Pandemic: The Mediating and Moderating Role of Demand Stability
Örgütlerin, belirlenen amaç ve hedeflerine ulaşmaları noktasında, işgörenlerin örgüt içindeki tut... more Örgütlerin, belirlenen amaç ve hedeflerine ulaşmaları noktasında, işgörenlerin örgüt içindeki tutum ve davranışlarının değerlendirilmesi önem arz eden bir konu haline gelmiştir. Örgüt tarafından istenmeyen olumsuz işgören tutumlarından biri olan örgütsel sinizm kavramı, işgörenin örgüte karşı güvensizlik ve adaletsizlik gibi duygularını içermektedir ve çeşitli örgütsel çıktıları da etkilemektedir. Bu çıktılardan ikisi ise iş erteleme ve sanal kaytarma kavramlarıdır.
Starting from mid-March 2020, Covid-19 outbreak spread across the world, the implementation of th... more Starting from mid-March 2020, Covid-19 outbreak spread across the world, the implementation of the social distance and closing the country borders led to the shutdown of economic activities and bring uncertainties for financial markets. Uncertainties have caused a decrease in global risk appetite and resulted to important portfolio outflows from emerging countries. In this process CBRT has started to adopt monetary expansion measures through rate cuts asset purchases to stimulate the financial markets. In this context, this article aims to explore the effects of expansionary monetary policies of CBRT on economic growth, inflation and financial stability in Turkey with a holistic approach. Using a dynamic model, two scenarios were developed covering the
Tarih boyunca uluslararası finans sisteminin kurallarını belirleyenler aynı zamanda ekonomik ve p... more Tarih boyunca uluslararası finans sisteminin kurallarını belirleyenler aynı zamanda ekonomik ve politik gücün de sahibi olmuşlardır. Ancak dünyada finansal istikrar ve istikrarsızlık arasında sürekli değişiklikler görülmektedir. Altın standardı ile yakalanan finansal istikrar dönemleri I. ve II. Dünya Savaşları ile yerini yeniden istikrarsızlığa bırakmıştır. Bu istikrarsızlık 1944 yılında imzalanan Bretton Woods Anlaşmasına kadar devam etmiştir. Bretton Woods sistemi ile yakalanan istikrar sistemin yıkılmasıyla yerini tekrar istikrarsızlıklara bırakmıştır. Sonuç olarak, sistemin çöküşü ile dünyadaki ekonomik ve finansal sorunları alevlendiren bir dizi belirsizlik ortaya çıkmıştır. 20. yy'ın başından itibaren ABD dünya ekonomisinde baskın bir ekonomik ve politik oyuncu olarak ortaya çıkmıştır. Özellikle II. Dünya Savaşı sonrası ABD, Bretton Woods Anlaşması ile uluslararası para sisteminin kurallarını belirleyerek; üretim, güvenlik ve finansal yapılarda hâkim bir güç haline gelmiştir. Doğal olarak bu yeni yapılanma ABD'nin çıkarları doğrultusunda şekillenmiştir ve şekillenmeye devam etmektedir. ABD kendi çıkarlarının olduğu alanlarda dünya ekonomisini liberalleştirirken faydalarının daha az belirgin olduğu alanlarda korumacılığa yönelmiştir. Bunlar hegemonun ayrıcalıklarıdır. Bretton Woods Anlaşması ile birlikte dolar hegemonyasının oluşumu ve mevcut finansal sistem içerisindeki konumu irdelenerek dolara alternatifler üretilmek amaçlanmaktadır. Bunun yanı sıra finansal sistemde yaşanan belirsizliklerin neden olduğu finansal karmaşanın ortadan kaldırılması için yeni nesil bir finansal sistem nasıl oluşturulabilir? sorusuna cevap aranmaktadır. Yeni finansal sistemin oluşturulabilmesi doğrultusunda; bu çalışmada küresel finansal sistemin dinamiklerini önemli ölçüde aydınlatacak temel sorular cevaplanmaya çalışılacaktır. İlk olarak dolar hegemonyasının nasıl oluştuğu ve ne gibi yaptırımlarının olduğu incelenecektir. İkinci olarak uluslararası finansal sistemde gücün nasıl dağıtıldığı ve kullanıldığı sorgulanmaktadır. Üçüncü olarak farklı ulusal para birimleri arasındaki ilişkinin nasıl oluştuğu ve hangi faktörler tarafından belirlendiği açıklanmaya çalışılacaktır. Son olarak dolara alternatif para birimleri ile daha esnek ve daha istikrarlı bir sistemin nasıl kurulabileceği üzerinde durulacaktır.
Uploads
Papers by Oya Öztürk