263
KASIM
2015
1923 Nüfus
Mübadelesi ve
Mübadil Romanlara
Yönelik İskân ve
Denetim Politikaları
TOPLUMSAL TAR‹H | AYLIK TAR‹H DERG‹S‹ | TAR‹H VAKFI TARAFINDAN YAYIMLANIR | Fiyat›: 10 TL. (KDV Dahil) | ISSN: 1300-7025
TOPLUMSAL TAR‹H | KASIM 2015 | 263
Nurşen Gürboğa
İstanbul ve Boğaz Kıyılarının
Akışkan Panoraması
İstanbul’un sinemadaki imgesinin
alametifarikası olan “akışkan kadraj”ın
yahut Haliç veya Boğaz boyunca su
üzerinden akan panoramik çekimlerin
nüveleri birkaç yüzyıl öncesine uzanır.
Aslı Özgen Tuncer’in yazısı.
Sayfa 50
Fırtına ve
Yaşlı Bir Gemi:
Adana
Şilebinin Batışı
Murat Koraltürk
Yeni Belgelerle
1865 Hocapaşa
Yangınının
Sınırları
Sibel Gürses Söğüt
20. ve 21. Yüzyıllarda
Savaşta Arşivler,
Arşiv Savaşları
Sophie Coeuré
OSMANLI TARİHİ
yeni belgelerle
1865 HOCAPAŞA
YANGINININ SINIRLARI*
sibel gürses söğüt
Hocapaşa yangın alanının mekânsal çözümlemesinin yapıldığı çalışmada, yangının
bugüne kadar bilinen sınırlarla örtüşmediği görülmüştür. Böyle bir çözümlemede,
topografya gibi doğal öğeler ile surlar, setler, binalar gibi kâgir yapı öğeleri, sınır
belirleyicileri olarak öne çıkmaktadır. Araştırmada özgün belgelerle birlikte söz
konusu öğelerin sorgulanması sonucunda yangının gerçek sınırlarına ulaşılmıştır.
Yazıda 1865 yılının Ağustos ayında şehir merkezini tahrip eden büyük yangının
bugüne kadar bilinen sınırları yeniden ele alınacaktır.
Tanzimat Fermanı’nın dikte ettiği reformların mekâna yansımasını inceleyen çoğu araştırmacının, modern
kalıpların sunduğu imajla döneminin
güçlü bir örneği olarak beliren Galata Bölgesi karşısında Suriçi’ne aynı
74
ilgiyi gösterdiği söylenemez. Zeynep
Çelik bu konudaki örnek çalışmasında “Avrupa’dan esinlenen kent planlaması ilkelerinin yangın yerlerinde
uygulamaya konduğunu” belirtir.1
Reformlar bağlamında Suriçi’nde
“mekânsal çözümlemeyi” bekleyen
en ilgi çekici bölüm de bu yangın
yerleridir.
Haliç’in güneyindeki İstanbul tarafı,
yoğun ahşap yapılaşma nedeniyle
yangına açık konumdadır. Ne var ki
19. yüzyıl ortalarından itibaren muhtelif yangınlar şehri tahrip ederken,
bu durum aynı zamanda modernleşme bağlamında mekânsal değişime
de yön vermiş bir felaket olmuştur.
Söz konusu dönemde geçmiş deneyimlerde olduğu gibi, yanan mahallelerin yeniden inşa edilmesi yerine
mimarinin zorunlu kıldığı güvenlikli
inşaat yöntemleri, sigortacılık, modern itfaiye örgütünün kurulması
ve yoğun şehir dokusunun ulaşım
sorunlarını ortadan kaldırmayı
amaçlayan yol genişletmeleri gibi
modern araçlar geliştirilmiştir. Hocapaşa yangını, verdiği zararı mutluluğa2 (!) dönüştürecek olan bu
araçların kurulmasında, dönemin
iktidarının tasavvur ettiği değişimin
öncü deneyimlerindendir. Bu bakımdan, yangının tahrip ettiği alanda ve çevresinde yapılacak detaylı
bir mekânsal çözümleme, mevcut
yerleşmenin örgütlenme mantığının
geçirdiği evrimi anlamlandırmaya
hizmet edecektir. Ne var ki alanın
TOPLUMSAL TAR‹H 263 KASIM 2015
mekânsal çözümlemesiyle birlikte,
yangının bugüne kadar bilinen sınırlarla örtüşmediği görülmüştür. Bu
türden bir çözümlemede, topografya gibi doğal öğeler ile surlar, setler,
binalar gibi kâgir yapı öğeleri, sınır
belirleyicileri olarak öne çıkar. Araştırmada özgün belgelerle birlikte bu
öğelerin sorgulanması sonucunda
yangının gerçek sınırlarına ulaşılmıştır. Okumakta olduğunuz yazı,
1865 yılının ağustos ayında şehir
merkezini tahrip eden büyük yangının bugüne kadar bilinen sınırlarını
yeniden ele alacaktır.
bizans dönemi
Suriçi’nin yapılaşmasında çoğunlukla
ahşap malzeme kullanılmış, bu durum
sürekli olarak yangınlara yol açmıştır.
Bu nedenle, geçtiğimiz yüzyıla kadar
çeşitli nedenlerle çıkan yangınlar,
yoğun şehir dokusuna sahip bölgelerde topografya ve mevsim rüzgârının
etkisiyle kısa sürede büyüyerek sakinlerinin kâbusu olagelmiştir. Özellikle merkezi bölgede aynı güzergâhı
tahrip eden yangınlar bir şekilde
şehrin kaderini de belirlemiştir. Şehir
merkezini tahrip edenlerden biri olan
469 senesindeki büyük yangın için
Mamboury şöyle der: “Şehir ‘denizden denize’ muhterik olmuş ve öyle
bir felaket hiçbir zaman görülmemiş-
ti. İmparator Aya Mamas firar etmişti.”3 Bu yangın gibi Konstantinopolis’e
zarar veren büyük yangınlardan biri
de 1203 senesinde Latinlerin çıkardığı
yangındır. Şehrin ele geçirilmesinde
etkin olan bu yangının zarar verdiği
alanı Mamboury yine “denizden denize”4 olarak tanımlar.
IV. Haçlı Seferi’nden önce, üç büyük yangın, yaklaşık 1.416 hektarlık
Konstantinopolis’in, toplam 243 hektar olmak üzere, 1/8’ini tahrip etmiş; 1203 yılının ilk yangını, Petrion
Kapısı ve Blakhernai Sarayı (Tekfur
Sarayı) arasındaki bölgeye (Balat-Fener); 1204 yılının yangını ise Petrion
Kapısı’nın doğusunda Perama’ya
kadar uzanan bölgeye (UnkapanıZindankapı) zarar vermiştir. Üç büyük yangın içinde en büyük alanı
(182 hektar) yakan ikincisiyse, 19-20
Ağustos 1203 tarihlerinde liman bölgesi Perama (Zindankapı) ve Sofya Limanı (Kadırga) arasındaki düşey alana yayılmıştır.5 Niketas Honiates’in
yıllıklarında aktardığı bilgilere göre
19 Ağustos’ta Latinler, Haliç’i botlarla geçerek sahildeki camiye inmişlerdir.6 Bu yangında ilk ateşlenen bina,
halk arasında “Mitaton” olarak anılan
“Agarenes” isimli denize doğru eğimli
bir yerde olduğu tarif edilen ve büyük ihtimalle sinagogdan dönüştürülen camidir.7 Yıllıklara göre şehir
surları dışında olduğu öne sürülen
caminin8 dışarıdan savunmasız göründüğü açıktır. Bu bilgilerle birlikte,
yapının Yeni Valide Camisi’nin yakınında bir yerde konumlandığı anlaşılmaktadır. Konstantinopolis’in sahilinde, Perama ve Piza bölgesi (Bahçekapı-Sirkeci) arasındaki ismi geçen
ibadethanede çıkarılan ve rüzgârın
etkisiyle güneye doğru tırmanarak
şehrin en önemli ekseni Mese’ye
doğru yayılan yangın, doğuda Ayasofya ve Khalkoprateia kiliseleri
sınırına, güneydoğuda Hipodrom’a,
devamında Küçük Ayasofya, güneyde Sofya Limanı’na (Kadırga), güneybatıda Theodosius Limanı (Yenikapı),
Mirelaion Kilisesi’ne (Bodrum Mesih
Paşa Camisi), batıda Forum Tauri’ye
(Beyazıt Meydanı) dayanmıştır. Yangın sınırları içinde kalan bölge, saray
yapıları, kilise ve manastırların yanında, ticari etkinlikleri de barındıran yoğun bir şehir dokusuna sahiptir (Harita 1).
hocapaşa harik-i kebiri
19. yüzyılın ilk çeyreğinde, bu kez
Osmanlı hâkimiyetindeki şehirde, 27
Zilhicce 1241 [2 Ağustos 1826] tarihinde, yaklaşık olarak aynı alan bir kez
daha büyük bir yangın sonucunda
zarar görür. 1826 yangını diğerinde
olduğu gibi aynı bölgede çıkacak,
L’Illustration’un
28 Ekim 1865
tarih ve 1183
numaralı
sayısında
277. sayfada
Hocapaşa
yangınına ait
bir gravür.
Harita 1
1203-1204
yıllarında Suriçi
yangınları.
Kaynak: Thomas
Madden, “The Fires
of The Forth Crusade
in Constantinople.
1203-1204:A Demage
Assesment”,
Byzantinische
Zeitschrift 84-85
(1991-1992): 93.
75
OSMANLI TARİHİ
alevler topografyayı aynı güzergâh
üzerinden geçecek şekilde güneyde
Marmara Suları’nda kaybolacaktır.
Mustafa Cezar bu yangının geniş bir
alana yayılmasını iki nedene bağlar. Birincisi havanın rüzgârlı oluşu,
ikincisi Vaka-i Hayriye, yani Yeniçeri
Ocağı ile birlikte Tulumbacı teşkilatının kaldırılmasıdır.9 Ne var ki Tu-
varsaydığı10 1865 tarihli sonuncusu,
dönemin gazetelerinden Ruzname-i
Ceride-i Havadis’te tarif edildiği
şekliyle Elvanzâde Mahallesi’nde
çıkmış, Çifte Saraylar’a, oradan
Çemberlitaş ve Tavukpazarı’nda
şarap satan dükkânlara yayılmış,
devamında Nuruosmaniye civarını yakıp Sedefçiler’de sönmüştür.
Harita 2
1848 tarihli
haritada yangın
mahalleleri.
76
lumbacı Ocağı 1827’de yeniden kurulmuş olmasına rağmen 1865’te çıkan ve neredeyse aynı alana yayılan
yangından sonra bu açıklama yeniden gözden geçirilmelidir. Anlaşılan
ağustos ayındaki kuzey rüzgârı, yangını İstanbul topografyası üzerinde
en yüksek seviyeye, Divanyolu’na
taşıyacak kadar kuvvetlidir. Nitekim
469, 1203, 1826 ve son olarak Hocapaşa Harik-i Kebiri olarak da bilinen
15 Rebiyülâhır 1282/25 Ağustos 1281
[6 Eylül 1865] tarihlerindeki yangınların tümü ağustos ayında çıkmıştır.
Ağustos rüzgârının önüne kattığı
yangın, topografyaya bağımlı olarak
gelişen organik yerleşim yapısı ve
bu yapı üzerine serpilmiş kâgir kamu
binalarını aşarak ya da binaların
eşiğinde durarak kuzeyden güneye,
yüzyıllar içinde defalarca şehri aynı
eksende kat etmiştir. Tarihi yarımadanın merkezinde çıkan yangınlar
içinde, Zeynep Çelik’in çalışmasında işaret ettiği alana yayıldığını
Çemberlitaş’ı saran ateş bir taraftan Gedikpaşa Hamamı’na, oradan
Kumkapı’ya ve Nişancılar’a, bir taraftan Fazlıpaşa-Peykhane tarafından
ve Divanyolu’ndan Acı Hamam’a,
devamında At Meydanı’na gelmiş,
oradan Nahilbend Mahallesi’ne
devam ederek Dikimhane ve
Mehterhane’ye, Mehmet Paşa’ya
(Sokollu) ulaşmıştır.11 Dönemin diğer gazetelerinde de benzer haberler görülür. Bu yazıda Ruzname-i
Ceride-i Havadis gazetesindeki ilan,
mahal isimleri bakımından, diğerlerine göre daha açıklayıcı olduğundan örnek olarak seçilmiştir.
yangının sınırları
Yukarıda tarif edilen alan, henüz
büyük Hocapaşa yangın sınırlarını
belirtmez; zira bir ay içinde başka bir
yangın haberi daha duyurulur. Bu kez
Gedikpaşa’da çıkan bir ateş, rüzgârın
etkisiyle büyüyerek bir taraftan
Beyazıt’ta Reşid Paşa Türbesi karşısındaki Sarrafim Kıraathanesi’ne,
diğer taraftan Bayezid Eminbey
Mahallesi Şerif Abdülmuttalib Paşa
Konağı’na kadar önceki yangının
ulaşamadığı alana yayılmıştır. Osman Nuri Ergin, ikinci yangının öncekinden dört gün sonra çıktığını
söylese12 de, dönemin gazetelerinden
Tasvir-i Efkâr’ın verdiği habere13
göre bu bilgi tartışma götürür. Ayrıca Mecelle-i Umûr-ı Belediyye’nin
yazarı, birinci yangın tarihi konusunda da yanlış bilgi vermiştir.14
Yangın yaklaşık yirmi saat içinde
Hocapaşa-Elvanzâde Mahallesi’nden
Divanyolu’na, devamında birkaç koldan ilerleyerek Sultanahmet arkasına, oradan Çiftegelinler’e ulaşmış ve
son bulmuştur. Bir ay içinde bu kez
Gedikpaşa’da çıkan diğer bir ateş,
Reşit Paşa Türbesi’nin karşısında
Divanyolu ile Kadırga-Kumkapı arasında kalan büyük bölümde yangın
alanını büyütmüş olmalıdır.
Bu bilgilere rağmen, 1865 yangınının
sınırları üzerine sadece tahminde
bulunulabilir. Örneğin, Hocapaşa
yangın mahallinde 3860 dönüm,
yani 6.171.000 arşın yer olduğu tahmin edilmiştir.15 Ancak yangından
sonra hazırlanan bir raporda, Hocapaşa yangınında toplam 27 mahallede 1.879 hane, 751 dükkân, 13 han, 7
hamam, 22 cami, 3 tekke, 18 mektep,
7 medrese, 3 kilise, 2 imaret, 5 karakolhane, 37 çeşme ve 4 sebilin zarar
gördüğü belirtilmiştir. Gedikpaşa’da
yanan 57 hane, 41 dükkân ilave edilince toplam 2.849 bina yanmıştır.16
Ne var ki yangınla ilgili bir arşiv
belgesi mahalle sayısını yirmi sekiz,17 bir diğeri de bina adedini 2.879
olarak verir.18 Böylelikle birinci belgeye göre, Hocapaşa yangını içinde
kalan mahallelerin biliniyor olması
sınırları okumayı da mümkün kılacaktır. Ayrıca yangından sonra tutulan kayıtlar mahallelerde mevcut
mülkler ve sahiplerinin listesini de
verir (Tablo 1). İsmi geçen mahalleler
yangının yayıldığı güzergâh doğrultusunda numaralandırılmıştır (Harita 2).19
Haritaya (1) göre, 1 numarayla temsil
edilen Elvanzâde Mahallesi’nde çı-
TOPLUMSAL TAR‹H 263 KASIM 2015
kan yangın, hanlar bölgesini batısına
alarak Babıâli’yi dışarıda bırakacak
şekilde Atik Ali Paşa ve Divanyolu’na
varır. 17 numarayla temsil edilen
Helvacıbaşı İskender Ağa Mahallesi,
27 numarayla temsil edilen Tavaşi
Süleyman Ağa Mahallesi ve 23 numarayla temsil edilen Beyazıt Emin Bey
Mahallesi yangının sınır mahallelerindendir.
paşa yangınıdır. Geçmiş dönemlerde çıkan yangınlarla karşılaştırılan
sınır-mekân ilişkisine göre Hocapaşa yangın sınırlarının öncekilerden
henüz farklılık taşımadığı görülür
(Harita 3).20 Ne var ki 1865 yangını bu
tarihten sonra, öncekilerden farklı
olarak, mekânı değiştirecek bir güç
olarak belirerek yeni yapısal eşik
Öte yandan sınırı belirleyen dönemin binaları, kuzeyde Emir Mescidi,
batıda Muhsinoğlu Hamamı, Nafıa
Dairesi, Rüstem Paşa Medresesi,
Mahmut Paşa Medresesi, Nuruosmaniye Camisi, Çadırcı Hanı ve Sinan
Paşa Medresesi; doğuda Cezayirli
Ahmet Paşa Camisi, Babıâli, Zaptiye ve Şehremaneti Dairesi, Hacı
Beşir Ağa Medresesi, Şengül Hamamı, Eski Ticarethane Dairesi ve Acı
Hamamı’dır. Güneyde yer alan Vezir
Hanı ve Sultan Mahmud türbesi de
yangın sınırının dışında kalmıştır.
Topografyanın izinde devam ederek, kuzeybatıda hanlar bölgesine
dayanan yangın, doğuda saray surları, güneye doğru yüksek kota sahip
Divanyolu’na, oradan güneydoğuda
At Meydanı ve Sultanahmet’in arka
tarafına sıçrayarak, Küçük Ayasofya
ve Çatladıkapı, güneybatıda Ermeni
Patrikhanesi’nden Beyazıt Camisi’ne
uzanan zahiri eksende durmuş, güneyde Kadırga Limanı (Sofya Limanı)
sigma’sı tarafından yutularak denizde son bulmuştur. Yangını kâgir
konaklar, hanlar ve kamu binaları,
eski liman bölgesindeki bostan alanı
ve sarayın sur duvarları sınırlamıştır.
İstanbul’da çıkan büyük yangınlar içinde Hocapaşa
yangınının yeri ayrıcalıklıdır; zira 1848 yılından sonra
hazırlanan nizamnamelerle, şehir merkezinde özellikle bu
yangının yarattığı tahribatı ortadan kaldırmaya çalışan
iktidar, görünen fiziksel mekânın yanında, görünmeyen
toplumsal düzeni, yeni kurallar ve kurumlarla birlikte
şehirliye dikte etmiştir.
ve sınırlar üretmiştir. Bu nedenle,
İstanbul’da çıkan büyük yangınlar
içinde Hocapaşa yangınının yeri ayrıcalıklıdır. Zira 1848 yılından sonra
hazırlanan nizamnamelerle, şehir
merkezinde özellikle bu yangının
yarattığı tahribatı ortadan kaldırmaya çalışan iktidar, görünen fiziksel mekânın yanında görünmeyen
toplumsal düzeni, yeni kurallar ve
kurumlarla birlikte şehirliye dikte et-
miştir. Başka bir deyişle, 1865 tarihli
Hocapaşa yangın alanı iktidarın bir
anlamda gözetleme ve denetleme sahasıdır. Bu bölge, şehrin idari binalarını, çarşısını ve devlet büyüklerinin
konaklarını içerir.
Felaket sonrası kaybedilenlerin süratle yerine konması için gösterilen
çabalar, yapılan düzenlemeler, yardımlar, getirilen yasaklar gibi ardından üretilenlerin sıradan bir yangının küllerini temizlemenin ötesinde
anlam taşıdığı Hocapaşa yangını,
iktidarın Tanzimat simgelerinden
olmayı hak eder. Anlaşılan, yangının
vesile olduğu mutluluktan en çok
pay alan da iktidardır.
sibel gürses söğüt
mimar sinan üniversitesi
Harita 3
Hocapaşa
yangın alanı.
sonuç
Bugüne kadar bilinen Hocapaşa yangın sınırları özgün belgeler doğrultusunda yeniden ele alınmış olup, bu
yeni bulgu alanın mekânsal çözümlemesinde yol gösterici olmuştur.
Yüzyıllar boyu yangının yok ettiği
şehir dokusu her defasında yeniden
üretilmiştir. Bu tavrı değişime zorlayacak yangınlar sıraya konsa, birinci
derecede önem taşıyan, Osmanlı’nın
son döneminde şehrin merkezinde
oldukça büyük bir alanı tahrip eden
ve bu yüzden “harik-i kebir” olarak
isimlendirilen, 1865 tarihli Hoca-
77
HOCAPAŞA YANGIN YERİNDE KAYITLARI TUTULAN MEVCUT MÜLKLER VE MUTASARRIFLARI21
SIRASI22
MAHALLESİ
MEVCUT MAHSULAT
1
ELVANZADE
• bir bâb menzil: rub hissesi kahveci Mustafa Ağa
• bir bâb arsa: rub hissesi gümrük hademesi Halil Ağa kerimesi Aliye Hanım
• arsa: nısf hissesi Fatma el-Zehra Hanım
• bir bâb menzil: nısf hissesi muhtar Mehmet Ağa zevcesi Kâmile Hanım
• bir bâb menzil arsası: nısf hissesi bedestani Hacı Mehmet Ağa’nın kayınvalidesi
Ayşe Hanım mahsulünden
2
DÂYE HÂTÛN
• nısf hisse konak arsası: Ali Bey mahsulünden
3
EMİR
4
HOCAPAŞA
• sebil pişegâhında menzil: rub hissesi Vahid Çavuş
• bir bâb menzil: nısf hissesi Bâb-ı Âli Hariciye Odası deftercisi Mehmet Halit Efendi fevt olup iki
nefer evladına bedel-i intikal Fatma Kamer
• bir bâb menzil: nısf hissesi Şerife Kadın
• Kadir Efendi menzili tahtında bir bâb berber gediği: işçi Mustafa Ağa
• şekerci dükkânı ittisalinde sülüs hisse berber dükkânı arsası: Halil Ağa kerimesi
• bir bâb kafesçi dükkanı arsası: Kuruçeşme muhtarı Mustafa Ağa mahsulünden
5
KARAKEDİ
• bir bâb berber dükkânı mülkü arsası: Zabire Hanım’ın mahdumu Edhem Bey
• nısf menzil arsası: Şehremaneti kavvaslarından Mustafa Ağa
• Küçük Ağa Hamamının hatb mahalli: Ayşe Hatun
• nısf hisse menzil arsası: Bâb-ı Âli kavvaslarından Macar Yusuf Ağa bir bâb menzil arsası:
Hacı Ömer Ağa
• nısf hisse menzil arsası: kâğıdçı Mustafa Efendi zevcesi Ayşe Hanım nısf hisse menzil arsası:
Rıza Paşa (?) Hasan Ağa zevcesi Rukniye Hanım
• nısf hisse menzil arsası: Yusuf Paşa imamı Ahmet Efendi
• Rub hisse menzil arsası: hamallar kethüdası Ahmet Ağa
• iki kıt’ada 450 zira arsa: nısf hissesi Mirahor Hasan Ağa’nın zevcesi Rukiye Hanım mahsulünden.
6
İMAM ALİ
• rub hisse menzil arsası: Cemile Hanım
• nısf menzil arsası: zeytinci Mehmet Ağa
• rub menzil arsası: çadırcı Abdi Ağa
• bir kıt’a arsa?/ bir miktar arsa: Emine Hanım mahsulünden
KAPALI FIRIN
7
CEZERİ KASIM PAŞA
TAVUK PAZARI
8
MOLLA FENARİ
• bir kıt’a arsa: Tokadi? Ahmet Ağa
• bir bâb menzil arsası: rub hissesi Mehmet Maruf Efendi
• bir bâb menzil arsası: nısf hissesi (?) Hanım mahsulünden
9
ATİK ALİ PAŞA
• Esir pazarı derûnunda otuz seneden beri bila-sahip bir bâb oda; Elçi Hanı kurbünde nısf hisse
menzil arsası: Mısırlı Hanım merhumenin kethuda kadını Eşref Hanım
• Tavukpazarı’nda berber dükkânı ve arasında bir bâb sucu dükkânı: İsmail Efendi
• Yağlıkçı Hanı derûnunda dokuzuncu bir bab oda: Mustafa Ağa Han-ı mezkûr derûnunda bir bab
Şerbethane mülkünün altı hisseden bir hissesi: Şakir Efendi mahdumu Ali Bey
• Esirpazarı derûnunda bir bab oda: Cemaliye Hanım
• Çemberlitaş’ta bir bâb çörekçi fırını: rub hissesi Abdülfettah Ağa
• bir bab konak arsası: rub hissesi Pertev Paşa kerimesi Muhsine Hanım mahsulünden
ÇEMBERLİTAŞ
10
HOCA FERHAD
• Fazlı Paşa arsası derununda mukaddema boyacı kârhanesi: elyevm ariyeci dükkânının hissesi (?)
SULTANAHMET
11
FİRUZAĞA
12
ÜÇLER
13
DERUNİ İMARET
PEYKHANE
14
UZUN ŞÜCAEDDİN
BOSTAN-İ KULE
(KULE BOSTANI)
15
SİNAN AĞA
SEMTİ
HOCAPAŞA
OSMANLI TARİHİ
Tablo 1
Hocapaşa
yangını
içinde kalan
mahallelerde
tutulan kayıt.
78
• bir bâb menzil: Binbaşı Osman Tevfik Efendi fevt olup dört nefer evladına bedel-i intikal
iki neferi Hatice ve Emine
• bir bâb menzil: nısf hissesi hamlaççı Selim Ağa zevcesi Halime Hanım mahsulünden
• çeşme ittisalinde kesici mismarcı gediği: 32 sehminden yedi sehmi Remzi (?)
• rub hisse menzil arsası: Hamide Hanım
• bir bâb menzilin nısf hissesi: Zeynep Hanım
• Yeni Mahalle çıkmazında 59 numarada nısf menzil arsası: manav Abdullah Ağa
• Cağaloğlu Hamamı sokağında bir bâb mahzen ve bir bâb menzil arsası: rub hissesi Şefik Paşa
davetdarı İsmail Efendi zevcesi hanım
• bir bâb arsanın sülüsan hisse menzil arsası: zabıta imamı Hafız Mehmet İsmet Efendi
• bir bâb menzil arsası: nısf hissesi Zeliha Seniye Hanım mahsulünden
• bir bab arsa: rub hissesi Cavit Halil Ağa zevcesi Hasibe (?) Hanım
• bir bab menzil arsası: nısf hissesi Yorgancı Mehmet Halil Ağa mahsulünden
• imaret kapusu ittisalinde bir bab değirmen arsasının mülkü: nısfı Ayşe Hanım
• imaret kapusu ittisalinde bir bab kebir arsa: rub hissesi Samime Hanım
• su terazisi ittisalinde bir bab arsa: nısf hissesi Ayşe Hanım değirmen pişegâhında bir bab Duhan
dükkânı ve fırın kapusu mahalli: Emine ve Rikkat
• bir bab arsa: nısf hissesi Odacı İbrahim Ağa’nın mahdumu Hüseyin Ağa
• bir bab menzil arsa: rub hissesi El-Seyyid Ahmet Necip Efendi
• bir bab arsa: Direkçi Paşa Hüseyin Ağa’nın zevcesi Emine Hanım mahsulünden
• bir bab konak arasası: tek (?) hissesi Hayriye Hanım
• Fazlı Paşa Saray arsası derununda boyacılar karşısında, mukaddema değirmen elyevm
ekmekçi fırını arsası: hamis hissesi Artin
• Mahal-i mezkûrda Boyahane derununda iki bab oda arsası: Boyacılar kethüdası Sarı El-hac
Hüseyin Ağa mahsulünden
• bir bab arsa: dört hisse itibarıyle bir buçuk hissesi İşçi Mustafa Ağa zevcesi Afet Hanım
• bir bab arsa: nısf hissesiYorgaki Mehmet Ağa mahsulünden
16
SULTANAHMET
17 HELVACIBAŞI İSKENDER AĞA • bir bab arsa: rub hissesi Vekil-i harc Osman Ağa’nın kerimesi Emine Hanım mahsulünden
KADIRGA LİMANI 18
DİZDARİYE
BOSTANİ ALİ
• bir bab menzil: Tatar (?) Mehmet Ağa mahsulünden
• bir bab menzil arsası: nısfı hammami Abdullah Ağa’nın (?) Mehmet Tevfik Efendi
• bir bab menzil arsası: nısfı dülbendci Agop zevcesi Deruhi (?)
• Dülbendci Han derununda bir bab odanın nısfı Agop yakınlarına ait oda
• bir bab arsa: Kürekçi Artin
• bir bab arsa: beş hisse itibarıyla bir hissesi Bedros mahsulünden
PEYKHANE
19
TAHTA MİNARE
GEDİKPAŞA
20
EMİN SİNAN
• Karababa Sokağı’nda bir ba menzil arsa: nısf hissesi hakkak Resa Efendi’nin zevcesi Hamide Hanım
• Karababa Sokağı’nda rub hisse menzil arsası: Sümeyye Hanım bir bab menzil arsası:
nısfı Muhittin Hasan Efendi zevcesi Hatice Hanım
• bir bab menzil arsası: Cemile Hanım
• bir bab menzil arsası: nısfı Süleyman Efendi
• bir bab arsa: nısf hissesi Abdullah Ağa’nın kerimesi Fatma Rukiye Hanım mahsulünden
GEDİKPAŞA
21
DİVANİ ALİ
• bir bab menzil arsasına mahsul arsa: nısf hissesi Süleyman
• bir bab arsa: Tarakçı Mehmed Ağa
• bir bab bakkal dükkânı arsası: nısfı (füruht) (?)
• bir bab arsa: sülüs hissesi esirci Hasan Ağa mahdumu
• bir bab arsa: nısfı iplikçi Ali Ağa’nın zevcesi Hatice Hanım mahsulünden
IRGAT PAZARI
22
KALİÇECİ HASAN
BAYEZİD
23
EMİN BEY
ÇEMBERLİTAŞ
24
HOCA RÜSTEM
• Fazlıpaşa Sarayı arsası derununda bir bab Boyacı gediği: altı hisse itibarıyla bir hissesi Emin Ağa
• bir bab arsa: nısf hissesi Kahveci Mehmet Ağa
• Kapusu (?) sokağında bir bâb menzil arsası: nısfı Garabet Efendi
• Fazlıpaşa Sarayı arsası derununda iki bab bekar odası: Halil Saffettin Efendi
• Mahal-i mezkûrda çamaşırcı: Hacı Halil Ağa
• bir bab kebir konak arsası: üç rub hissesi Ahmed Bey ve Esma Hanım mahsulünden
GEDİKPAŞA
25
ÇADIRCI AHMET
• bir bab menzil arsası: üç rubu Tekfurdağlı (?)
• bir bab menzil arsası: altı hisseden bir hissesi Mikail
• bir bab kolluk: sekiz hisseden bir hissesi (füruht) Evahim
• bir bab sagir arsa: Dökmeci Halil Ağa
• Müslim Meyhanesi ittisalinde bir bab menzil arsası: rubu İstefan
• Merdivenli kilise ittisalinde nısf hisse menzil arsası: iplikçi Todori bir bâb menzil ve tahtında
kolluk arsası: rubu Asadur
• Karabıçak Şerbethanesi-Dibekli (?) Arif Şerbethanesi: on iki hisseden bir hissesi
El-Hacı Mehmet Nuri Efendi
• bir bab menzil arsası: Kahveci Varanet
• bir bab menzil: nısf hissesi bakırcı Ahmet Ağa
• Dülbendci Han ve üstünde bir bab oda: nısfı berber Asadur
• Kilise karşısında bir bab menzil arsası: nısfı Yusufaki
• bir bab menzil arsası: Arayıcı zade Seyid Mehmed Efendi
• Müslim mahallesinde Arayıcı Sokağı başında bakkal dükkânı: ittisalinde bir bsb menzil arsası ile (?) Agop
• Arayıcı Sokağı’nda Mehmet Efendi’nin menzili; Bali Paşa Yokuşu’nda ikinci Kafesçi Sokağı’nda
nısf hisse menzil arsası (?): Ahmet Ağa’nın zevcesi Hacı Hanım
• Yusufaki arsası pişegâhında bir bab arsa: sülüsü Artin
• bir bab arsanın beş hisseden bir hissesi Bedros
• bir bab arsa: Berber Ohannes zevcesi Kuzine (?)
• bir bab arsa: Süleyman Efendi mahsulünden
KÜRKÇÜBAŞI
• bir bab menzilin arsası: Sahaf İsmail Efendi ile zevcesi Nakiye nısf hisse yağhane mülkü: Hüsnü Ağa
• çeşme ittisalinde taşçı dükkânı mülkü: el-Hacı-Mustafa Efendi bir bab arsa: Aşçılar kethüdası Mustafa Ağa
• bir bab menzil arsası: Anastas (?)
• iki bab arsa: rub hissesiyle nısfı kayıkhane arsası Hacı İsa
• bir bab arsa: sülüs hissesi seyyid el-hac Mikail Alaaddin
• nısf hisse menzil arsası: taşçı Paskal
• sülüs hisse menzil arsası: ahçı Manoli
• Alçıhane Sokağı’nda iki bab menzil arsası: rub hissesi Hatice Hanım
• nısf hisse menzil ve tahtında konak arsası: Evakim
• bir bab manav dükkânı arsası: rub hissesi Ümmü Gülsüm mahsulünden
KUMKAPI HARİCİ 26
PAŞA HAMAM
27
TAVAŞİ SÜLEYMAN AĞA
28
İBRAHİMPAŞA
• bir bab menzil arsası: nısfı Fatma Lütfiye Hanım
• Tahta Minare Mescidi ittisalinde bir rub menzil arsası: Maliye Hazinesi’nde arz (?) odasında
Mehmet Bey mahsulünden
TOPLUMSAL TAR‹H 263 KASIM 2015
PEYKHANE
• bir bab menzil arsası: sülüsan hissesi Balatlı Saadettin Ağa kerimeleri Zağfire ve Nazire
• Makaracılar Çarşısında rub hisse Kara Kuyumcu dükkânı arsası: Emine Hanım mahsulünden
• bir bab menzil arsası: nısfı Ayşe Hanım
• bir bab menzil arsası: nısfı imameci Lütfi Ağa
• Okçular başında bir bâb dükkân arsası: nısfı okçu Mehmet Ağa mahdumu mahsulünden
• bir bab menzil arsa: rubu Şerife Adile Hanım
• bir bab menzil arsası: rub hissesi nalband Ali Ağa’nın kerimesi Halime Hanım
• bir bab menzil arsası: rub hissesi Ali Rıza Efendi
• ittisalinde bir bab arsa: Ali Rıza Efendi
• arsa-i mezkûr ittisalinde diğer bir kıt’a arsa: rub hissesi Rıza Efendi
• nısf menzil arsası: fesci Mehmet Efendi
• nısf menzil arsası: kalafatçı Seyid Ağa mahdumu Sami ve Hediye bir bâb menzil ve tahtında bakkal
elyevm arsa: bakkal Nikola mahsulünden
• İbrahim Paşa Camii karşısında bir bab kürekçi dükkânı mülkü: Hacı Mustafa Ağa
• bir bab sagir arsa: Hatice Hanım
• bir bab menzil arsası ve pişegâhında bahçe mahallinin rubu: Huriye Hanım
• İncir dibi namlı mahalde bir bab menzil arsası: nısfı yorgani Tevfik Ağa
• bir bab arsa: nısfı çiçekçi Hacı Haçadur
• bir bab menzil arsası: nısfı dökmeci Nişan mahsulünden
79
dipnotlar
OSMANLI TARİHİ
*
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
80
Bu yazı MSGSÜ Şehir ve Bölge Planlama
Bölümü’nde, Haziran 2015’te tamamlanmış
olan “Tarihi Yarımada’da Hocapaşa Yangın
Alanının Mekânsal Dönüşümü” isimli doktora
tezinin bir bölümünden alıntı yapılarak
kurgulanmıştır.
Zeynep Çelik, 19.Yüzyılda Osmanlı BaşkentiDeğişen İstanbul (İstanbul, 1986), s. 41.
Osman Nuri Ergin, Mecelle-i Umûr-ı
Belediyye, c. 3, s. 1222. [Yazara göre, yangın
İstanbul için felaket yerine saadet getirmiştir;
çünkü yangından sonra İslahat-ı Turûk
Komisyonu oluşturulmuş ve bu komisyon
yürütücülüğünde şehrin çoğu semti kıymet
kazanmıştır.]
Ernest Mamboury, İstanbul Rehberi Seyyahin
(İstanbul, 1920), s. 550.
Age, s. 550.
Thomas Madden, “The Fires of The Forth
Crusade in Constantinople.12031204: A
Demage Assesment”, Byzantinische
Zeitschrift 84-85 (1992): 72-93.
Harry Magoulias (çev.), O City Of Byzantium
Annals Of Nikeats Choniates, 1984, s. 302.
Madden, agm, s. 74-76.
Magoulias (çev.), age, s. 303.
Mustafa Cezar, Osmanlı Devrinde
İstanbul’da Tahribat Yapan Yangınlar ve
Tabii Afetler, Türk Sanatı Tarihi Araştırma ve
İncelemelerinden Ayrı Basım (İstanbul, 1963),
s. 46.
Çelik, age, s. 47.
11
12
13
14
Ruzname-i Ceride-i Havadis, sayı 249, 5
Cumaziyelevvel 1282 [26 Eylül 1865].
Ergin, age, s. 1225.
Tasvir-i Efkâr, sayı 336, 16 Cemaziyelevvel
1282 [7 Ekim 1865].
Osman Nuri Ergin’in verdiği birinci yangın
tarihi üzerine: Ergin (age, s. 1224) Takvim-i
Vekâyi’den alıntı yaparak, büyük Hocapaşa
yangınının tarihini ayın altısı olarak
(çarşamba günü) verir. Oysa gazetedeki
“on altı” rakamını yanlışlıkla “altı” olarak
aktarmıştır. Bu konuda Zeynep Çelik (age,
s. 41-67) ve Uğur Tanyeli (“Düşlenmiş
Rasyonalite Olarak Kent: Türkiye’de
Planlama ve Çifte Bilinçlilik”, İlhan Tekeli’ye
Armağan Yazıları, [İstanbul, 2004], s. 505)
büyük ihtimalle, çalışmalarında Osman Nuri
Ergin’in bilgilerine dayanarak farklı miladi
tarihleri kabul etmişlerdir. (Üstelik, Osman
Nuri Ergin’in yangınlar listesinde verdiği
doğru tarih [25 Ağustos 1281] de gözden
kaçırılmışa benzer.) Ne var ki makaleye
konu olan Hocapaşa yangını üzerine yapılan
araştırmada, ismi geçen gazete okunmuş ve
bilginin yanlışlığı görülmüştür. Öte yandan bu
konuda yapılan bir diğer çalışmada Necdet
Hayta, yangın tarihini doğru olarak aktarır
(“Dönemin Gazetelerine göre 1865 İstanbulHocapaşa Yangını [Harik-i Kebir]”, Musa
Çadırcı’ya Armağan Yazılar [Ankara, 2012], s.
179-186). Zira kendisi kaynak olarak dönemin
diğer gazetelerine başvurarak, yangın tarihini
15 Rebiyülâhır 1282 [7 Eylül 1865] olarak verir
15
16
17
18
19
20
21
22
(burada miladi tarihte bir günlük yanılma
payı dikkate alınmalıdır); kaldı ki İAK’nin
arşivinde bulunan özgün yangın haritası da
15 Rebiyülâhır 1282/25 Ağustos 1281 olarak, bu
yangın tarihini doğrular (İAK; 352.961.MEH/
HRT-GEC-001433-HRT-GEC-000981 numaralı
haritalar).
Tasvir-i Efkâr, sayı 246, 17 Rebiyülâhır 1282/3
Eylül 1865.
Takvim-i Vekâyi, sayı 822; 5 Recep 1282
[24 Kasım 1865].
BOA.ML.VRD.D.d.2886.
B.O.A/İDH.540/37561.
Darü’l-Sultânî-Plan of Constantinople, 1264
(1848), yaklaşık 1/11.000 ölçekli (British
Library Map Room, MAPS 18.a.57); ayrıca
İstanbul Atatürk Kitaplığı’nda taranmış
kopyası mevcuttur. Yangında zarar gören
mahallelerinin konumu bu harita üzerine
yaklaşık olarak işaret edilmiştir. Mahalleler
yaklaşık sınırlarıyla işaretlenerek,
dönemin gazetesinde tarif edilen yangının
çıktığı yerden itibaren yayıldığı güzergâh
görselleştirilmiştir (S. Gürses).
Hocapaşa yangın alanı ve sınırları, elde
edilen yeni veriler doğrultusunda, yangın
alanı içinde yer alan mahallelerin yaklaşık
sınırlarından yola çıkılarak 1848 tarihli harita
üzerinde işaret edilmiştir (S. Gürses).
Mutasarrıf: Tasarruf hakkına sahip kimse.
Mahallelerin yangının yayıldığı güzergâh
doğrultusundaki sıraları.