Aşırı feministlikten overdose olmuş yönetmenin lezbiyenliğe doğru yol alan karakterinin gelişimini izliyoruz..
(film üzerine çok daha güzel hakkını veren bi yazı yazılablr ama hiç havamda deilim uyuyacağım iyi gecelr)
Edit
Simdi fark ettim de baskarakter filmin en basında zaten lezbiyendi yanlıs cümle olmus ama silmicem
Bu filmde resmen teyzemi gördüm. Annemle babam her kavga edişinde annem beni alır beraber İstanbul'a teyzemin yanına giderdik teyzem de dul haliyle tek başına evlere temizliğe giderek yaşamını sürdürmeye çalışan bir kadındı. İstanbul'daki çilekeş, arkasında kimsesi olmayan annelerin zorluklarını yansıtan gerçekçi, güzel bir yapım olmuş.
O kadar samimiyetsizce çekmişsin ki bu filmi Deniz Gamze Ergüven . Yaşanan ciddi sorunları bu kadar ayaklar altına alıp gerçeklikten bağımsız, hatta alay eder bir biçimde "Kız kardeşlerim" diye nitelendirdiğin gruba hakaret gibi bir film olmuş. Gülse Birsel'in Yalan Dünya dizisinde yaptığı 2 3 dakikalık "Bebeğe gelinlik geline palyaço giydirmek de ne, tam tersi olacaktı." repliği daha çok bilinç oluşturmuştur ülkede. Türkiye'de hiçbir kız evladı rahibeler gibi giydirilip evlere kapatılmıyor Ergüven ya da hiçbir kız babasının arabasına erkek atıp ilişkiye…
