tek
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Ad
[değiştir]tek (belirtme hâli teği, çoğulu tekler) tek -ki
- birbirini tamamlayan veya aynı türden olan nesnelerden her biri
- Garsona umutsuzca bir göz attıktan sonra eldiveninin sol tekini çıkardı. - R. Ilgaz
Deyimler
[değiştir]Çeviriler
[değiştir]çeviriler
|
Belirteç
[değiştir]tek
- önüne getirildiği cümleye istek ve özlem kavramı katar
- Tek yesin de ne isterse yesin.
- Tek çalışsın da isterse arada yaramazlık da etsin.
- yalnızca
- Bunun için tek bir yol var.
Çeviriler
[değiştir]Ön ad
[değiştir]tek (karşılaştırma daha tek, üstünlük en tek)
- eşi olmayan, biricik, yegâne
- Hamit, biliyorsunuz edebiyatımızın tek dâhisidir. - Y. Z. Ortaç
- kadeh içinde belirli ölçüde olan
- hiç, hiçbir
- Tek kelime konuşmadan bu yokuşu indik. - R. H. Karay
- (matematik) iki ile bölün emeyen
- Üç, beş, yedi ... tek sayılardır.
- sessiz, hareketsiz, uslu
Çeviriler
[değiştir]çeviriler
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "tek" maddesi
Gagavuzca
[değiştir]Ön ad
[değiştir]tek
- tek
Köken
[değiştir]- Eski Türkçe täk
Deyimler
[değiştir]Atasözleri
[değiştir]Kaynakça
[değiştir]- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
Kürtçe
[değiştir]Ön ad
[değiştir]tek