Academia.eduAcademia.edu

Eski Gence Mimarliki

Eski Gence Mimarlıkı Dünya çapındaki Nizami Gencevi'nin Vatanı, eski kültür abidesi-Gence şehri Küçük Kafkasya'nın kuzey-doğusunda, Gence-Gazah düzlüğünde, Gence çayın her iki kıyısında bulunmaktadır. Azerbaycan'ın sosyal-ekonomik, siyasi ve kültürel hayatında önemli rol oynamış bu şehir kervan yollarının kesiştiği yer oldu. Burada sayahətçilər duruyor, uzak ülkelerden gelen bilim adamları görüşlerini paylaşıyorlardı. Zengin tarihin sayfalarını vərəqləyərkən biz onun her satırında eski şehrin izlerine rastlıyoruz, onun sesini duyuyor, nefesini hissediyoruz. Gəncənin şehir gibi oluşumuna dair çeşitli fikirler var. Bazı bilim adamları şehrin yaranmağını milattan önceki döneme, bazıları ise orta esirlerin ortalarına ait edirlər.Şəhərin tarihinden konuşurken yaddan çıkarmak gerekmez, o ictimai-ekonomik ve kültürel merkez olarak yaranmışdır.Gəncənin yaşının kanıtı olarak 656-661 yıllarında hakimiyetde olan Xelif Ali bin Ebu Təlibin döneminde yaşamış Cömert kasabı hakkındaki rivayetleri ve onun türbesini sayabiliriz. O zaman, Gəncənin nüfusunun esasen büdpərəst olmasına rağmen, o Muhammed'in dinini gizli kabul etmişdir.Kiminsə dinini gizlice değişmesi, daha o zamanlar Gəncənin siyasi hakimiyetinin ve nüfuzlu ruhani idaresinin olmasını ve şehrin artık şekillendiğini göstermektedir. Söylenenlere göre, Cömert kasap terazi çalıştırmayan kasap "Ya Ali" deyerek eti doğrayardı ve hiçbir sakin etin eksik gelmesine şikayet etmemiştir. Cömert kasap vefat ettikten sonra naaşı üzerinde büyük bir türbe ucaldılmışdır.Bu türbe Gence çayın sağ kıyısında eski Gence hasarının 1 km'de VII-VIII yüzyıllarda inşa edildiği tahmin edilir.Məşhur 1139 yılı zəlzələsinə kadar mevcut olmuş eski Gəncənin arazisinde 1940 yılında ilk kez arkeolojik araştırmalar yapan İsaq Cəfərzadə VII yüzyıla ait bulgular sırasında Cömert Kasabın kabrini de tespit ederek ortaya çıkarmıştı.Halk arasında dürüstlüğü, kendi temiz inancı ile tanınan ve sevilen bir kişinin meqberesinin eski Gence mimarisi tarzında Haydar Aliyev Vakfı malzemesi ile 2004 yılında ilk görkemine tam uygun olarak yeniden inşa edilmişdir.Artıq inşası başa ulaştırılan 8 köşeli meqberenin üst kısmı künbəzlə tamamlanır. Türbe 8 köşeli biçimdedir. "Cömert Kasap" türbesi pişmiş tuğla ve gecden hazırlanmış solüsyon ile inşa edilmiştir. Cömert Kasabın Ali'ye olan bağlılığını dikkate alarak, tahmin edilebilir, türbenin inşası dini etkilerle ilgili olmuştur. Gence bölgesinde bulunan dini anıtlardan biri de Şah Abbas camisidir. Şah Abbas mescidi XVII yüzyıl Azerbaycan mimari özgü değerli anıttır. Genel hacmi küp şeklinde olan bu anıtın büyük çaplı günbəzlə kaplanması, genel olarak, hacim yönünden ilgi çeken yapı oluşturur. Burada binanın hacminin çözümüne daha çok dikkat getirilmiş, dışa açılan portal-eyvanlar basit ama derin hacimli verilmiştir. Şah Abbas mescidinin etrafında bulunan medrese anda dağılmıştır. Caminin önünde çift minare XVIII yüzyılın sonlarında inşa edilmiştir. Ünlü Azerbaycan şairi ve tarihçisi Abbasqulu ağa Bakıxanov Şah Abbas mescidinin meşhur alim ve mimar Şeyh Baəddin tarafından inşa edildiğini bildirecektir. Binanın yapımında yumurta akı ile kil-kireç qatışığından ve kırmızı tuğla kullanılmıştır. 1776 yılında binaya ek olarak çift minare de yapılmıştır. 1920 yılında Rus Bolşevikler tarafından kente ve çevreye atılan füzelerin etkisinden minarelerin biri eğilmiştir. Aynı yıl Gence şehir Hayriye Cemiyeti tarafından restorasyon çalışmaları yapılsa da, eğik minareyi tam iyileşme mümkün olmuyor. Şah Abbas mescidinin salonu kendi dönemine göre en büyük ibadet mekanlarından olup. Caminin salonunda sıkı palıddan hazırlanmış bir minber var. Bizatihi benzersiz bir sanat eseri olan, ağ yöntemi ile, tek bir çivi bile çalıştırılmadan hazırlanmış minberin üzerindeki yazılardan anlaşılıyor ki, yaşı camiyle yaklaşık aynı olan, çeşitli dönemdeki düşman saldırıları sırasında yaralanan görmüş bu minberi 1897 yılında Gence hakimi Cavad Han Şahverdi Han oğlu Ziyadoğlu-Qacar tamir ettirip. Şücayəti ile Azerbaycan'ın kahramanlık remzine çevrilmiş Cavad Han'ın türbesi de Şah Abbas mescidinin yakınlarındadır. Genellikle, Ziyadoğlu soyundan diğer hanların da kabirleri bu arazi de oldu. Sovyet döneminde yapılan rekonstrüksiyon çalışmaları sonucunda onlar iptal edildi. Ama Şah Abbas mescidi civarında tarihçesini henüz çoklarının bilmediği başka mezarlarda mevcut olmuştur.

 Eski Gence Mimarlıkı    Dünya çapındaki Nizami Gencevi'nin Vatanı, eski kültür abidesi - Gence şehri Küçük Kafkasya'nın kuzey-doğusunda, Gence-Gazah düzlüğünde, Gence çayın her iki kıyısında bulunmaktadır. Azerbaycan'ın sosyal-ekonomik, siyasi ve kültürelhayatında önemli rol oynamış bu şehir kervan yollarının kesiştiği yer oldu. Burada sayahətçilər duruyor, uzak ülkelerden gelen bilim adamları görüşlerini paylaşıyorlardı. Zengin tarihin sayfalarını vərəqləyərkən biz onun her satırında eski şehrin izlerine rastlıyoruz, onun sesini duyuyor, nefesini hissediyoruz.         Gəncənin şehir gibi oluşumuna dair çeşitli fikirler var. Bazı bilim adamları şehrin yaranmağını milattan önceki döneme, bazıları ise orta esirlerin ortalarına ait edirlər.Şəhərin tarihinden konuşurken yaddan çıkarmak gerekmez, o ictimai- ekonomik ve kültürel merkez olarak yaranmışdır.Gəncənin yaşının kanıtı olarak 656-661 yıllarında hakimiyetde olan Xelif Ali bin Ebu Təlibin döneminde yaşamış Cömert kasabı hakkındaki rivayetleri ve onun türbesini sayabiliriz. O zaman, Gəncənin nüfusunun esasen büdpərəst olmasına rağmen, o Muhammed'in dinini gizli kabul etmişdir.Kiminsə dinini gizlice değişmesi, daha o zamanlar Gəncənin siyasi hakimiyetinin ve nüfuzlu ruhani idaresinin olmasını ve şehrin artık şekillendiğini göstermektedir. Söylenenlere göre, Cömert kasap terazi çalıştırmayan kasap "Ya Ali" deyerek eti doğrayardı ve hiçbir sakin etin eksik gelmesine şikayet etmemiştir. Cömert kasap vefat ettikten sonra naaşı üzerinde büyük bir türbe ucaldılmışdır.Bu türbe  Gence çayın sağ kıyısında eski Gence hasarının 1 km'de VII-VIII yüzyıllarda inşa edildiği tahmin edilir.Məşhur 1139 yılı zəlzələsinə kadar mevcut olmuş eski Gəncənin arazisinde 1940 yılında ilk kez arkeolojik araştırmalar yapan İsaq Cəfərzadə VII yüzyıla ait bulgular sırasında Cömert Kasabın kabrini de tespit ederek ortaya çıkarmıştı.Halk arasında dürüstlüğü, kendi temiz inancı ile tanınan ve sevilen bir kişinin meqberesinin eski Gence mimarisi tarzında Haydar Aliyev Vakfı malzemesi ile 2004 yılında ilk görkemine tam uygun olarak yeniden inşa edilmişdir.Artıq inşası başa ulaştırılan 8 köşeli meqberenin üst kısmı künbəzlə tamamlanır. Türbe 8 köşeli biçimdedir. "Cömert Kasap" türbesi pişmiş tuğla ve gecden hazırlanmış solüsyon ile inşa edilmiştir. Cömert Kasabın Ali'ye olan bağlılığını dikkate alarak, tahmin edilebilir, türbenin inşası dini etkilerle ilgili olmuştur.      Gence bölgesinde bulunan dini anıtlardan biri de Şah Abbas camisidir. Şah Abbas mescidi XVII yüzyıl Azerbaycan mimari özgü değerli anıttır. Genel hacmi küp şeklinde olan bu anıtın büyük çaplı günbəzlə kaplanması, genel olarak, hacim yönünden ilgi çeken yapı oluşturur. Burada binanın hacminin çözümüne daha çok dikkat getirilmiş, dışa açılan portal-eyvanlar basit ama derin hacimli verilmiştir. Şah Abbas mescidinin etrafında bulunan medrese anda dağılmıştır. Caminin önünde çift minare XVIII yüzyılın sonlarında inşa edilmiştir. Ünlü Azerbaycan şairi ve tarihçisi Abbasqulu ağa Bakıxanov Şah Abbas mescidinin meşhur alim ve mimar Şeyh Baəddin tarafından inşa edildiğini bildirecektir. Binanın yapımında yumurta akı ile kil-kireç qatışığından ve kırmızı tuğla kullanılmıştır. 1776 yılında binaya ek olarak çift minare de yapılmıştır. 1920 yılında Rus Bolşevikler tarafından kente ve çevreye atılan füzelerin etkisinden minarelerin biri eğilmiştir. Aynı yıl Gence şehir Hayriye Cemiyeti tarafından restorasyon çalışmaları yapılsa da, eğik minareyi tam iyileşme mümkün olmuyor. Şah Abbas mescidinin salonu kendi dönemine göre en büyük ibadet mekanlarından olup. Caminin salonunda sıkı palıddan hazırlanmış bir minber var. Bizatihi benzersiz bir sanat eseri olan, ağ yöntemi ile, tek bir çivi bile çalıştırılmadan hazırlanmış minberin üzerindeki yazılardan anlaşılıyor ki, yaşı camiyle yaklaşık aynı olan, çeşitli dönemdeki düşman saldırıları sırasında yaralanan görmüş bu minberi 1897 yılında Gence hakimi Cavad Han Şahverdi Han oğlu Ziyadoğlu -Qacar ​​tamir ettirip. Şücayəti ile Azerbaycan'ın kahramanlık remzine çevrilmiş Cavad Han'ın türbesi de Şah Abbas mescidinin yakınlarındadır. Genellikle, Ziyadoğlu soyundan diğer hanların da kabirleri bu arazi de oldu. Sovyet döneminde yapılan rekonstrüksiyon çalışmaları sonucunda onlar iptal edildi. Ama Şah Abbas mescidi civarında tarihçesini henüz çoklarının bilmediği başka mezarlarda mevcut olmuştur.