Academia.eduAcademia.edu

Hz. Muhammet'in Mal Varlığı ve Terekesi

Peygamberimiz 632 yılında Medine'de vefat etti. Vefat ettiği yer Hz. Aişe'nin odasıydı. Vefatı anında da yanında Aişe vardı. Son derece sade olan odada bulunanlar sedir, Yemen işi bir battaniye, hasır, su tulumu, yay ve okla birkaç mutfak eşyasından ibarettir. Vefatından bir ay önce borca yiyecek aldığı bir Yahudiye kalkanını rehin olarak bırakmıştı.

Peygamberimiz 632 yılında Medine’de vefat etti. Vefat ettiği yer Hz. Aişe’nin odasıydı. Vefatı anında da yanında Aişe vardı. Son derece sade olan odada bulunanlar sedir, Yemen işi bir battaniye, hasır, su tulumu, yay ve okla birkaç mutfak eşyasından ibarettir. Vefatından bir ay önce borca yiyecek aldığı bir Yahudiye kalkanını rehin olarak bırakmıştı.   Şahsi giyecekleri ise şunlardı: Yemen işi 2 elbise, sıbti işi 2 ayakkabı, bir izar, Sehul işi bir gömlek Yemen işi bir cübbe, Suhar işi 2 elbise ve bir gömlek, 1 aba.   Gençliğinde orta halli bir tüccar olan Peygamberimizin maddi durumunda Hatice ile evlendikten sonra biraz daha iyileşme oldu. Fakat Peygamberliğin ilk yıllarıyla bu durum gittikçe kötüleşti ve boykot yıllarıyla artık son haddine vardı. Bu dönem her anlamda ambargoya maruz kalan Müslümanların maddi olarak en çok sıkıntı çektikleri dönemdir. Hicretle beraber Medine’de rahatlama oldu. Savaşlarda elde edilen ganimet mallarıyla Peygamberimizin maddi durumunda biraz daha iyileşme olması gerekir ki özellikle Peygamberimizin hanımlarından aktarılan günlerce evde yemek pişmediği ya da hurmadan başka bir yiyeceğin olmadığı yönündeki rivayetlere bakılırsa Peygamberimizin bu malları kendinin ya da ailesinin gereksinimleri için kullanmadığı anlaşılıyor. “Fakirlikle övünürüm” diyen Hz. Peygamberin borçlarını ödemesine yardım etmek için hicretten sonra ensarın kendi aralarında altın ve gümüş topladıklarını biliyoruz. Peygamberimiz vefat ettiğinde kendisine mirasçı olarak hayatta olan tek çocuğu Fatıma ile Fatıma’nın çocukları ve 9 tane hanımı vardı. Öz ya da üvey kardeşi yoktu. Peygamberimizin hanımları onun mirası için Halife olan Ebu Bekir’e bir talepte bulunmadılar. Bu, “Peygamberler miras bırakmazlar. Onların bıraktığı sadaka olarak kalır.” şeklinde rivayet edilen bir hadisten dolayı olabilir. Ya da onun vefat ettiğinde kayda değer bir mal varlığı bulunmamasından kaynaklanabilir.   Hz. Fatıma Peygamberimiz vefat edince Hayber savaşında ganimet malı olarak Peygamberimize kalan Fedek arazisini Ebu Bekir’den istemiş fakat Hz. Ebu Bekir yukardaki hadisi gerekçe göstererek ona bu araziyi vermemiştir. Bu arazi Enfal suresinin 41. ayeti gereği ganimetin beşte birlik kısmından olarak Peygamberimize verilmişti. Fatıma’nın burada tereke olarak diğer eşyalardan ya da hayvanlardan bahsetmemesi de ilginçtir. Fatıma Peygamberimizden 6 ay sonra, 20 li yaşlarının başında vefat etti.   Rivayetlerden bazılarında ihtilaflar olmakla beraber Peygamberimizin hayatı boyunca 7 tane atı olmuştur. Bunlardan biri Medine’de 12 dirheme satın aldığı Sebku isimli attı. Uhud Savaşına bu at üzerinde gelmiştir.   3 tane katırı vardır. Bunların en meşhuru Düldül’dür. Bir diğeri Ebu Bekir’e hediye ettiği Fadda isimli katırdır. 2 de eşeği olmuştu.   Yaklaşık 20 civarında süt devesi ile sayısının 100’ü geçmemesine dikkat ettiği keçileri vardır. Bunlardan biri yavrulasa bir diğerinin kurbanlık olarak kesilmesini ve etinin dağıtılmasını emretmişti. Bunların ganimet malı olduğu anlaşılmaktadır.   7 tane binek devesi olmuştur. Bunların en meşhuru da Kasva isimli devedir. Bunu 400 dirheme Ebu Bekir’den satın almıştır. Peygamberimiz bunun üzerinde hicret etmiştir. Yine Hudeybiye’ye de bununla gelmişti. Bir diğer Bedir’de ganimet malları içinde yer alan ve önceden Ebu Cehil’e ait olan bir devedir. Bunun burnunda gümüş bir işaret vardı.   Hayatı boyunca şahsına ait 7 kılıç kullanmıştır. Bunlardan biri El-Mensur adlı babasından kalan kılıçtı. Hicrette onu Medine’ye getirmiştir. Bir başkası Ali’ye hediye ettiği Zülfikar adlı kılıçtır. Bunlardan Mekke’nin fethinde yanında olan kılıcın kabzasında altın ve gümüş kaplama vardı.   2 miğfer, 3 veya 5 yay ile mızrakları bulunmaktaydı. Üzerinde koç başı resmi olan bir kalkanı da vardı ki bundan hiç hoşlanmamış ve bundaki resim silinmişti.   Yazışmalarında mühür olarak kullandığı gümüş bir yüzüğü vardı. Bu daha sonra Ebu Bekir tarafından sonra da Ömer tarafından kullanıldı. Osman zamanında ise bir kuyuya düşerek kayboldu.   Peygamberimizin hayatı boyunca pek çok köle ve cariyeleri (bunların sayısının toplamda 80 civarında olduğu rivayet edilmiştir) olmuştu ki bunların çoğu savaş esirlerinden kendisine kalan ganimet hissesi ve hediye edilen köle ve cariyelerdi. Bunlar içerisinde kendisine miras olarak kalanlarla köleliği ondan talep etmiş olanlar da vardı. Peygamberimizin hayatı boyunca para vererek satın aldığı bir köle veya cariye olmamıştır. Bunların tamamını hayatta iken azat ettiği anlaşılmaktadır.   Hayber’de bulunan Fedek hurmalığı da vardı ki bu bir ganimet malıydı. Bundan başka bir arazisinin olmadığını Fatıma’nın sadece burayı talep etmiş olmasından çıkarabiliriz.