bitmez. bir müddet bittiğini düşünürüz.
bunun kim bilir ne şirin bir avlusu vardır. küçük bir süs havuzu beklemem ama ince kıvrımlı bacakları olan demir masa ve sandalyeler beklerim. üzerlerine hardal sarısı minderler atılmıştır.
bana haddinden fazla kıymet verildiğinde kıymetin fazla olduğunun farkına vardıracak nankörlükler yaparak kıymetçilere yardımcı oluyorum. sana ne kadar kıymet veriyoruz bak, diyerek kafama kafama vurulan kıymetten hazzetmiyorum. kimseden sınırsız bir kıymet istemiyorum. istemediğim şey verildiğinde minnet edesim gelmiyor. bir telaşe içindeyken yere düşürdüğüm kalem alınıp bana uzatılınca minnetten ölüyorum. gözlerim doluyor. ama kimse kafama vurmasın. teşekkürler.
anım
doktor “gel canım” dedi. “geç tatlım” dedi. sevgi yumağına döndüm. “kimlik alayım” dedi. verince dedi ki “ne kadar küçük görünüyorsunuz, 92 doğumluymuşsunuz” dedi. doğumluymuşsunuzun yazımı ne kadar uzun ya bu arada. yetmiş sekiz yaşında hissettiğim bi günde sağ olsun elli sekizleştirdi beni. inşallah yaşımız doktorla yakın değildir. üzmek istemem hiç.
neler gördün neler
ruhumun senden ilahî, şudur ancak emeli
değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli
bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli
ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli
Allah, bu millete istiklal marşını yeniden yazdıracak. akif, kalk edirnekapı'dan bu yana bi bak. Allah şu mübarek günlerde bu rezaletleri işleyenlerin kendilerini ve nesillerini başları secdeden bir an olsun kalkmak istemeyen nesillerden eylesin. Allah bütün beddua etme şevkimizi ümmetin çok derinden ve büyük faydasına olacak kabul olunacak ihlasta dualar etme şevkine çevirsin. çok güç küfretmemek. çok güç beddua etmemek. Allah'ım güç kuvvet ver Müslümanlara. izzet ve şerefimizi bize bağışla.
yante, geçen sene derse gitsem mi ikileminde sana başvuruyordum
şimdiyse çok daha ciddili bir mevzuyu danışmak istiyorum
ben eğitim fakültesinde okuyan bir öğretmen aday adayıyım.. akademi muhabbetleri malum. şimdi son sınıfım aman aman bir kpss hazırlığı yapamadım. son ama yorucu bir yıl oldu. eve gitmekten korkmuyorum evelallah.. başa gelen çekilir bir şekilde halledilir. ama benim aklıma takılan ahiretimi ne kadar ihmal ettiğim. fen öğretmenliği okuyorum ve periyodik cetvelden tut da hücreye kadar her bir bilginin tarihsel süreçte nasıl mutasyon geçirdiğini görüyorum. e bugün öğrenilenlerin de karanlık veya yanlış bir çok noktası var. birileri bulursa açığa çıkar.
ben gazzali değilim yante, verileni ezberliyor, sorgularımı o minicik kadrajımda hocalarımın izin verdiği derecede yapıyorum. lablara bile onların anahtarı varsa girebiliyorum. haliyle bu bilgileri çocuklara vermek sahtekarlık gibi geliyor. yarın değişebilecek bir şeyi doğru diye dayatmak, tutup buna sınavlar yapmak, iyice ezberletmek son zamanlarda komik gelmeye başladı. eskiler anonim, eskiler bir şeylerden yola çıkmasa bulmasa nasıl ilerlerdik? uçaklar, ev aletleri ve daha niceleri deme nolur, çünkü onların bilip bizim bilmediğimiz; gizlenen saklanan bir sürü şey var
tutup ilmî ahlak edineyim desem, her öğrendiğimi sorgulasam buna gücüm potansiyelim yetmez. dedim ya gazzali değilim
hal böyleyken Allahın yasası değişmez, ben hafız olayım dedim. bir kaç arkadaşla da istişare ettik aklımıza yattı.
amma ve de lakin bu acaba ags gibi baba sınavlardan kaçış mı? pozitf ilmin değişkenliğini öne sürüp bundan kaçmak bir vesvese olabilir mi?
kusura bakman gece gece.. sencesi benim için mühim..
Anonymousben anadolu lisesinde görev yapıyorum. birkaç genç, biyolojici hanımefendi ile Allah'ı hatırlatan dersler yapıyorlar. ders sonu ettikleri duada öğrencilerin benim de adımı geçirdiklerini söyledi. öyle haberim oldu. siz Allah'ın kulu olarak size baktıklarında insanların Allah'ı hatırladığı bir insan olarak öğretmenlik yapmak istiyor musunuz yoksa başka bir mekanda başka bir titr ile mi Allah'ın faydalı bir kulu mu olmak istiyorsunuz buna karar verin. her ikileme vesvese dememek lazım bana kalırsa bazı ikilemler sadece ikilemdir. siz sadece bütün ikilemlerinizde kendinize ve ümmete faydalı olmayı, helal-haram çizgisini korumayı önemseyin. birçok zararlı fikir ayıklanıyor kendiliğinden. böyle.
-hocam yok yazmayın.
+gördünüz arkadaşınızı aradım, arattım, mesaj attırdım. fakat nerdesin diyen arkadaşına sadece noldu yazmış.
-devamsızlığı 22 gün hocam.
+işte tam da o yüzden gelip devamsızlığı bizzat kendi dert etmeliydi. kaç haftadır bulunduğu yerden çağırtıp yok yazmıyorum. neredeyse, etkinlik, bir hocanın yanı, bana bir mesaj atmasının yeterli olduğunu söylüyorum. tamam diyor haklısınız diyor. bu hafta bir şeyleri anlamasını sağlayayım. yok yazıyorum bugünlük.
-ama hocam devamsızlığınız ne kadar çoksa peşini o kadar az kovalamaya başlıyorsunuz. öyle bir çıkmazı var bu işin.
+sence dersin son 5 dakikasında aldığım yoklamada ve şu şartlarda bu müthiş çıkarımın benim umrumda olur mu?
-olmaz gibi
+olmaz.
-kehkeh
+mehmeh