Journal (Peer-reviewed) by Alan Abrek KOÇKAR
Folklore Academy, 2019
A large part of the Circassians, Abkhazians, Ossetians, Karachay-Balkarians,Chechen-Ingushes and ... more A large part of the Circassians, Abkhazians, Ossetians, Karachay-Balkarians,Chechen-Ingushes and Daghestanians of the North Caucasian people, who experienced thegreatest exile and migration in the 19th century, were placed by the Ottoman State in theBalkan geography from 1864 onwards. By the end of the 19th century, immigrants from theNorth Caucasus, who were brought from the Balkans and placed in Anatolia, brought a newinstrument with them. These people, who are nested with music and dance in their sociallives, have adopted this new instrument. This Central Europe originated and diatonic key-bellwether instrument, generally in Turkey called "Cherkes mizikasi", pioneered therecreation of their own dance and music by the Caucasian immigrant people.In this report we will discuss; how the music and dance made with this newinstrument enabled Caucasian immigrants to form their new identity, how it helped them tounite around this "Circassian" identity and how these immigrants around this new identity,also unite with this new instrument, around musical, cognitive, sensual and aesthetic values.Sample images and melodies given in the study were added at the end of the paper via QRcode.
Çerkes Müziği ve Çalgıları, 2019
ABSTRACT: The aim of this study is to investigate the traditional music and instruments of the Ci... more ABSTRACT: The aim of this study is to investigate the traditional music and instruments of the Circassians from the NorthWest People of Caucasus. The vast majority of Circassians, who lived through the 19th century's largest exile and immigration, were settled by the Ottoman Empire in Anatolia and the Balkans since 1864. These people, who are intertwined with music and dance in their social lives, tried to preserve their traditional music as a means of keeping their identity and keeping tradition and cultural heritage alive. During, they replaced some of their lost instruments, music and dances with new ones. Those who remained in the Caucasus somewhat managed to preserve their traditional instruments, music and dance traditions. In this study qualitative research system is used. Voice record resources compiled by musicologists, ethnologists and various researchers, publications and visual resources were searched and internet search was made. Some of the audio and video resource samples are added at the end of this notice via Qr Code.
ÖZET: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Batı Kafkasya halklarından olan "Çerkes"lerin geleneksel müziklerinin ve çalgılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. 19. yüzyılın en büyük sürgün ve göç olayını yaşayan Çerkeslerin oldukça büyük bir kısmı 1864 yılından itibaren Osmanlı Devleti tarafından Anadolu ve Balkan coğrafyasına yerleştirilmiştir. 19. yüzyılın sonlarından itibaren de çoğu Balkanlar'dan getirilerek Anadolu'ya yerleştirilmişlerdir. Sosyal yaşamlarında müzik ve dansla iç içe olan bu insanlar, kimliklerini kaybetmemek için, yaşama tutunma aracı olarak geleneksel müziklerini korumaya çalışmıştır. Kaybolan çalgılarının, müziklerinin ve danslarının yerine yenilerini koymuşlardır. Kafkasya'da kalanlar ise geleneksel çalgılarını, müzik ve dans geleneklerini her şeye rağmen korumayı başarmışlardır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce yazarlar tarafından ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler karekod aracılığı ile çalışma sonuna eklenmiştir.
1 22-26 Temmuz 2019 tarihinde Ürgüp'te düzenlenen 5. Uluslararası Müzik ve Dans Kongresinde sunulan bildirinin genişletilmiş halidir.
Karaçay-Malkar (Taulu) halkının en önemli sözlü kültür ürünlerinden olan Ninniler (Beşik Cırla), ... more Karaçay-Malkar (Taulu) halkının en önemli sözlü kültür ürünlerinden olan Ninniler (Beşik Cırla), çocuk büyürken onun kulağına ilk dinlediği sesler olarak girmektedir... Bu yazıda söz konusu değişikliklerin nedeni ve artık diasporada yaşamak zorunda olan Karaçay-Malkarlıların Türkiye’deki ninni söyleme geleneğinin ata vatan Kafkasya ile benzer ve ayrılan yönleri tartışılacaktır.
Proceedings (refereed) by Alan Abrek KOÇKAR
ÇOCUK VE MÜZİK: TAMAMLAYICI UNSUR OLARAK “OYUN” KAVRAMI / MUSIC AND CHILDREN: A COROLLARY FACT “PLAY”, 2024
Özet
Bu çalışmanın amacı çocuk ve müzik ilişkisinin genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Ç... more Özet
Bu çalışmanın amacı çocuk ve müzik ilişkisinin genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını müziğin fizyolojik ve pratik anlamlarını yaşamın ilk döneminden yetişkinlik dönemine kadar incelemek oluşturmaktadır. Söz konusu anlam lar bebeklerde, küçük çocuklarda ve ergenlik öncesi olmaz üzere 3 döneme tabi tutularak anlatılmıştır. Müzik, tarihsel varlığının büyük bir kısmında, ses kadar hareketi de içermiştir. Birçok kavramsal ‘oyun’ tanımı, çocukluğa dair sağduyulu ve nostaljik bir yankı barındırmaktadır. Bebekler ve küçük çocuklarsa, müzik ve oyunu birbirlerinden ayrı aktiviteler olarak görmemektedir. Oyun, çocuklar için adeta bir deney alanı gibi nesne ve olaylara sağduyu geliştirmelerinde, dünyayı kavrama ve anlamlandırma beceri lerini yönetmelerine bir zemin oluşturmaktadır. Müziği kullanırken, pratiklikten ve uygulama yöntemlerinin gerçekliğinden uzak hatta gereksiz görüldüğü durumlar sık karşılaşılabilen ama yeterince sözü edilmeyen bir sorunu işaret etmektedir. Her uygulamacı, bir müzik anlayışına, başarının nasıl göründüğüne, çocuklara dair bir imaja, kendi rollerine ve bu rolü nasıl gerçekleştirdiklerine dair kişisel bir yöntemle
çalışmaktadır. Müziği etkin kullandıkları anları deneyimleyenler neyin iyi gittiği ve neyin kötü gittiğine dair yargılara hissederek varmakta ve bu nedenle çoğunlukla sınıfın dışında görülmeyen bireysel teorilerini oluşturmayı ve geliştirmeyi tercih ettikleri söylenebilmektedir. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak yazarlar ve çeşitli araştı rmacılara dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı örnekler karekod aracılığı il bildiri sonunda eklenmiştir.
Abstract
The aim of this study is to investigate the relationship between children and music from a general perspective. The scope of the study is to examine the physiological andpractical meanings of music from the first period of life to adulthood. These meanings are explained in three periods: infants, toddlers and pre-adolescents. For most of its historical existence, music has involved movement as much as sound. Many conceptual definitions of 'play' have a discreet and nostalgic echo of childhood. Infants and toddlers, however, do not see music and play as separate activities. Play is like a field of experimentation for children, a ground for them to develop common sense aboutobjects and events and to manage their ability to comprehend and make sense of the world. Situations in which the use of music is seen as impractical or even unnecessary, far from the practicality and reality of the application methods, point to a common but under-mentioned problem. Each practitioner is working from a personal understanding of music, of what success looks like, of an image of children, of their role and how they fulfill that role. Those who experience moments when they use music effectively make judgments about what is going well and what is going badly by feeling, and therefore it can be said that they prefer to create and develop their individual theories, which often do not leave the classroom. In the study, the qualitative research method was used and sources based on authors and various researchers were scanned, publications and image sources and internet searches were carried out. Some examples from the scanned sources were added at the end of the paper via QR code.
IV Всероссийский конгресс фольклористов. Том Третий, Комплексные исследования традиционной культуры, Сборник научных статей, 2020
Kолыбельная песня без сомнения является одним из самых древних фольклорных жанров. Как отмечает А... more Kолыбельная песня без сомнения является одним из самых древних фольклорных жанров. Как отмечает А. Кабадаи, «колыбельные песни, кроме того, что они убаюкивают, успокаивают младенца, в то же время являются первыми учителями в развитии у младенца языка, мышления, музыки, чувства ритма, в социальном развитии личности. В колыбельных песнях для достижения языковой гармонии используются различные фольклорные приемы, тем самым они значительно способствуют развитию родного языка». Слова, содержащиеся в колыбельных песнях, остаются в подсознании ребенка и способствуют обучению и овладению родным языком. Аналогичная ситуация и с мелодиями колыбельных, которые являются для ребенка началом знакомства с музыкальной культурой. В основу колыбельных всегда положены самобытные народные мелодии. Мелодия колыбельных, как правило, монотонна, что позволяет ребенку успокоиться и расслабиться.
Çerkes Müziği ve Çalgıları, 2019
Abstract: The aim of this study is to investigate the traditional music and instruments of the Ci... more Abstract: The aim of this study is to investigate the traditional music and instruments of the Circassians from the North-West People of Caucasus. The vast majority of Circassians, who lived through the 19th century's largest exile and immigration, were settled by the Ottoman Empire in Anatolia and the Balkans since 1864. These people, who are intertwined with music and dance in their social lives, tried to preserve their traditional music as a means of keeping their identity and keeping tradition and cultural heritage alive. During, they replaced some of their lost instruments and music with new ones. Those who remained in the Caucasus somewhat managed to preserve their traditional instruments, music and dance traditions. In this study qualitative research system is used. Voice record resources compiled by musicologists, ethnologists and various researchers, publications and visual resources were searched and internet search was made. Some of the audio and video resource samples are added at the end of this notice via Qr Code.
Özet: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Batı Kafkasya halklarından olan "Çerkes"lerin geleneksel müziklerinin ve çalgılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. 19. yüzyılın en büyük sürgün ve göç olayını yaşayan Çerkeslerin oldukça büyük bir kısmı 1864 yılından itibaren Osmanlı Devleti tarafından Anadolu ve Balkan coğrafyasına yerleştirilmiştir. 19. yüzyılın sonlarından itibaren de çoğu Balkan-lar'dan getirilerek Anadolu'ya yerleştirilmişlerdir. Sosyal yaşamlarında müzik ve dansla iç içe olan bu insanlar, kimliklerini kaybetmemek için, yaşama tutunma aracı olarak geleneksel müziklerini korumaya çalışmıştır. Kaybolan çalgılarının, müziklerinin ve danslarının yerine yenilerini koymuş-lardır. Kafkasya'da kalanlar ise geleneksel çalgılarını, müzik ve dans geleneklerini her şeye rağmen korumayı başarmışlardır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce yazarlar tara-fından ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, ya-yınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler karekod aracılığı ile çalışma sonuna eklenmiştir.
Dağıstan Halklarında Müziksel ve Çalgısal Yapı, 2018
Abstract: The objective of this study is to observe and search traditional music types, instrumen... more Abstract: The objective of this study is to observe and search traditional music types, instruments and sound structures of NorthEast Caucasus: Avar, Dargin, Lezgi, Tabasaran, Lakh, Tat and Kumukh Dagestan peoples with a broad perspective. Analyzing traditional performing methods of these seven historically and culturally very similar ethnic groups forms the scope of the study. Musical structures, polyphonic forms and songs included in these executive methods; songs of the North Caucasus, including the Nart mythological epics, which have been mentioned for 5 thousand years, have been described by subjecting them to; war, immigration, funeral, wedding, love, and work music. Dagestan, who has a broad verbal folklore culture, had a very limited literature and modern art works until Soviet Union period. In this period, traditional music was listed and compiled, traditional verbal literature was handled with a modern approach, new artists and artworks appeared. Dagestan songs performance, human voice and traditional dances are accompanied with instruments classified as percussion, stringed and wind instruments. In this study qualitative research system is used. Old voice recorded resources compiled by musicologists, ethnologists and various researchers, publications and visual resources were searched and internet search was made. Some of the audio and video resource samples are added at the end of this notice via Qr Code.
Özet: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Doğu Kafkasya'da yaşayan Dağıstan Halklarından olan; Avar, Dargin, Lezgin, Tabasaran, Lak, Tat ve Kumuk Halklarının geleneksel müzik türleri, çalgıları ve ses yapılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını tarihsel ve kültürel olarak birbirlerine yakın olan bu halkların geleneksel icra yöntemlerini incelemek oluşturmaktadır. Söz konusu icra yöntemleri içerisinde yer alan müziksel yapılar, çoksesli söyleyiş biçimleri ve şarkılar; Destanları içeren şarkılar, töre ve tören şarkıları, savaş, göç ve ölüm temalı ağıtlar, maniler biçiminde söylenen aşk şarkıları, eğlence ve düğün şarkıları sınıflandırmalarına tabi tutularak anlatılmıştır. Çok geniş bir sözlü folklor geleneğine sahip olan Dağıstan halklarının Sovyetler birliği dönemine kadar olan dönemde yazılı edebiyatları ve modern sanat ürünleri oldukça azdı. Bu dönemde geleneksel müzikler derlenmiş, geleneksel sözlü edebiyat modern anlayışla yeniden ele alınmış, yeni sanatçılar ve yapıtlar yüzeye çıkmıştır. Bu müziklerin icrası sırasında veya dışında insan seslerine ve geleneksel danslara eşlik eden veya etmeyen çalgılar da; vurmalı, yaylı, telli ve nefesli biçiminde sınıflandırılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmış olup taramaya dayalı betimsel bir çalışmadır. Daha önce müzikologlar, etnologlar ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş eski ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler Kare-Kod'ları ile bildiri sonunda eklenmiştir. Anahtar kelimeler: Kafkas Müziği, Avar-Lezgi, Dargin-Tat.
Cumhuriyet Üniversitesi, GSF, Uluslararası Cumhuriyet Sanat Günleri Sempozyumu 18-19-20 Nisan 2017, Sivas
Özet: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Doğu Kafkasya Halklarından Çeçen ve İnguş Halklarının geleneksel ... more Özet: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Doğu Kafkasya Halklarından Çeçen ve İnguş Halklarının geleneksel müzik türleri, çalgıları ve ses yapılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını tarihsel ve kültürel olarak birbirlerine çok yakın olan bu halkların geleneksel icra yöntemlerini incelemek oluşturmaktadır. Çok geniş bir sözlü folklor geleneğine sahip olan Çeçen-İnguşların, Sovyetler birliği dönemine kadar olan dönemde yazılı edebiyatları ve modern sanat ürünleri oldukça azdı. Bu dönemde geleneksel müzikler derlenmiş, geleneksel sözlü edebiyat modern anlayışla yeniden ele alınmış, yeni sanatçılar ve yapıtlar ortaya çıkmıştır. Çeçen-İnguş şarkılarının icrası sırasında insan seslerine ve geleneksel danslara eşlik eden çalgılar da vurmalı, yaylı, telli ve nefesli sazlar biçiminde sınıflandırılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce müzikologlar, etnologlar ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş eski ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler QR Code’ları ile bildiri sonunda eklenmiştir.
Anahtar kelimeler: Kafkas Müziği, Çeçen-İnguş Müziği, Vaynakh Müziği, Pondar.
Abstract: The objective of this study is to observe and search traditional music types, instruments and sound structures of North-East Caucasus Chechen and Ingush peoples with a broad perspective. Analysing traditional performing methods of these two historically and culturally very similar ethnic groups forms the scope of the study. Chechen-Ingush, who has a broad verbal folklore culture, had a very limited literature and modern art works until Soviet Union period. In this period, traditional music was listed and compiled, traditional verbal literature was handled with a modern approach, new artists and artworks appeared. During Chechen-Ingush songs performance, human voice and traditional dances are accompanied with instruments classified as percussion, stringed and wind instruments. In this study qualitative research system is used. Old voice recorded resources compiled by musicologists, ethnologists and various researchers, publications and visual resources were searched and internet search was made. Some of the audio and video resource samples are added at the end of this notice via QR Code.
Key Words: Caucasian Music, Chechen – Ingush Music, Vaynakh Music, Pondar.
İstanbul Türk Müziği Dernek ve Vakıfları Dayanışma Konseyi Başkanlığı, Marmara Üniversitesi, Atatürk Eğitim Fakültesi, Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Başkanlığı “Güzel Sanatlar Eğitimi - Toplum Bilimler Etkileşimi” Uluslararası Sempozyumu, 10- 12 Mayıs 2017, Göztepe Kampüsü/ İstanbul
Özet Kuzey Kafkasya halklarından Karaçay-Balkarlılara ait olan ve ilk kez yazılı metin olarak, 19... more Özet Kuzey Kafkasya halklarından Karaçay-Balkarlılara ait olan ve ilk kez yazılı metin olarak, 1909 yılında Budapeşte'de yayınlanan " Keleti Szemle " adlı dergide William Pröhle'nin " Karatschajische Studien " adlı yazısında da adı geçen " Gapalau " adlı ağıt günümüze kadar çok az değişen varyantlarla aktarılmıştır. Müzikal yönden diğer Kuzey Kafkasya halkları gibi Karaçay-Balkarlılarda da geleneksel çoksesli şarkı söyleyiş biçimi olan " ejiu (ya da dejiu) " lü söylenişi son derece ilginç bir yapıya sahiptir. Bu bildiride Karaçay-Balkar dilinde " Küu " adı verilen ağıt formunun en güzel örneklerinden olan " Gapalau " un farklı varyantları da ele alınarak müzikal yapısı incelenmiştir. Çeşitli zamanlarda ve farklı kaynaklardan elde edilmiş olan ses ve görüntü kayıtları da QR kodları aracılığıyla bildiri sonuna eklenmiştir. Abstract " Gapalau " , an elegiac of Karachay-Balkars nation from Northern Caucasus, was seen for the first time as a written text in William Pröhle's " Karatschajische Studien " article in " Keleti Szemle " , a journal published in Budapest in 1909 and has reached today with very little variants. Musically, with " ejiu (or dejiu) " , the traditional polyphonic singing way of Karachay-Balkars as well as all the other Northern Caucasus nations, this elegiac has a very interesting structure. In this paper, " Gapalau " ', one of the most beautiful examples of elegiac forms which is named " Küu " in Karachay-Balkar language, is studied with its variants by its musical structure. Audio and video recordings derived from a variety of sources at different times are added at the end of this paper via QR Codes.
A Multicultural Instrument: Khomus (Vargan
"Bu çalışmada Avusturalya, Afrika, Avrupa ve Amerika k... more A Multicultural Instrument: Khomus (Vargan
"Bu çalışmada Avusturalya, Afrika, Avrupa ve Amerika kıtasında da kullanılan ve ”Ağız Arpı” veya “Ağız Kopuzu” olarak da bilinen bu çalgı ile ilgili literatür taraması yapılmak suretiyle ses, yapı ve kullanıldığı müzik türleri ile ilgili bulgular ele alınmıştır. Çok küçük bir çalgı olmasına karşın işlevi büyük olan bu çalgı ile ilgili söz konusu bulgular, QR Code’lar aracılığı ile de kaynak olarak desteklenmiştir."
Hacettepe Üniversitesi, Ankara Devlet Konservatuvarı, I. Ulusal Müzik ve Sahne Sanatları Sempozyumu, 2- 3 Mayıs 2016
ÖZET Bu çalışmanın amacı Kuzey-Batı Kafkasya Halklarının geleneksel müzik türleri, çalgıları ve s... more ÖZET Bu çalışmanın amacı Kuzey-Batı Kafkasya Halklarının geleneksel müzik türleri, çalgıları ve ses yapılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını tarihsel ve kültürel olarak birbirlerine çok yakın olan Oset, Karaçay-Balkar ve Adige (Çerkes)-Abaza halklarının geleneksel icra yöntemlerini incelemek oluşturmaktadır. Söz konusu icra yöntemleri içerisinde yer alan geleneksel müzikal yapılar, çoksesli söyleyiş biçimleri (ejiu ya da dejiu) ve şarkılar; Kuzey Kafkasya halklarının 5 bin yıldır söylenegelen Nart Mitolojik Destanlarını içeren mitolojik şarkılar, töre ve tören şarkıları, savaş, göç ve ölüm temalı ağıtlar, maniler biçiminde söylenen aşk şarkıları, eğlence ve düğün şarkıları, dans müzikleri gibi sınıflandırmalara tabi tutularak anlatılmıştır. Bu şarkıların icrası sırasında insan seslerine ve geleneksel danslara eşlik eden çalgılar da vurmalı, yaylı, telli ve nefesli sazlar biçiminde sınıflandırılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce yazarlar tarafından ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş eski ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler karekod aracılığı ile bildiri sonunda eklenmiştir.
Papers by Alan Abrek KOÇKAR
Folklor akademi dergisi, Dec 16, 2019
Öz 19. yüzyılın en büyük sürgün ve göç olayını yaşayan Kuzey Kafkasya halkları Çerkesler, Abhazla... more Öz 19. yüzyılın en büyük sürgün ve göç olayını yaşayan Kuzey Kafkasya halkları Çerkesler, Abhazlar, Osetler, Karaçay-Balkarlar, Çeçen-İnguşlar ve Dağıstan halklarının oldukça büyük bir kısmı 1864 yılından itibaren Osmanlı Devleti tarafından Balkan coğrafyasına yerleştirilmişti. 19. yüzyılın sonlarında da ikinci kez göç ettirilerek Balkanlar üzerinden getirilip Anadolu'ya yerleştirilen Kuzey Kafkasya göçmenleri, beraberlerinde yeni bir çalgı getirdiler. Sosyal yaşamlarında müzik ve dansla iç içe olan bu insanlar, bu yeni çalgıyı çok benimsedi. Türkiye'de genel adıyla "Çerkes Mızıkası" adı verilen ve kökeni Orta Avrupa olan bu tuşlu-körüklü diatonik çalgı Kafkasya göçmen halkları tarafından kendi kültür miraslarını koruma ve yaşatmalarında, acı ve tatlı anılarını paylaşmalarında her zaman yanlarında bulundurdukları, dans ve müziklerini onun eşliğinde icra ettikleri bir çalgı haline geldi. Öyle ki, Kafkas halklarında bu yeni çalgının çalım tekniği, yarattıkları yeni dansların ve müziklerin oluşumuna da önemli bir katkı sağladı. Bu makalede Kafkasya göçmen halklarının benimseyip, kültür ürünlerinin bir parçası haline getirdikleri bu yeni çalgı ile yapılan müziklerin ve dansların Kafkasya göçmenlerinin yeni kültürel kimliklerinin oluşmasına nasıl katkı sağladığı ve "Çerkes" kimliği etrafında birleşmeleri, yeni bir kimlik etrafında göçmen halkların bu yeni çalgı ile nasıl bütünleştikleri ve müzikal, bilişsel, duyusal, estetik değerler etrafında nasıl birleştikleri tartışılacaktır. Örnek görüntü ve ezgiler çalışma içerisinde, QR kodları aracılığıyla bildiri sonuna eklenmiştir.
Folklor akademi dergisi, Apr 25, 2018
Öz Karaçay-Malkar (Taulu) halkının en önemli sözlü kültür ürünlerinden olan Ninniler (Beşik Cırla... more Öz Karaçay-Malkar (Taulu) halkının en önemli sözlü kültür ürünlerinden olan Ninniler (Beşik Cırla), çocuk büyürken onun kulağına ilk dinlediği sesler olarak girmektedir. Ana dilini ilk duyduğu, ilk anlamlandırdığı sözler ninnilerle çocukların kulağına fısıldanır. Çocuklar dünyaya gözlerini açtıkları andan itibaren içerisinde bulundukları toplumun kültürünü önce annelerinin söylediği ninnilerle alırlar. Bulunduğu toplumun bir bireyi olarak çocuğun ileriki yıllarında edineceği bilgi, beceri, yetenek, sanat ve alışkanlıkları oluşturan gelenek ve göreneklerin oluşumunun önemli bölümünü çocuk folklor ürünleri belirler. Çocuk için "öğrenme"nin anne karnında başladığı düşünüldüğünde annesinin seslendirdiği ninninin güzel ve hafif ezgisiyle uykuya dalan çocuk söylenen sözleri bilinçaltına yerleştirir. Bilinci geliştikçe de yaşamı içerisinde karşılaştığı diğer sözlü ve uygulamalı kültür ürünleri ile geleceğini şekillendirir. Diasporada yaşayan Karaçay-Malkarlılar, iletişim araçlarının da etkisinde kalarak yoğun bir asimilasyon sürecinde olduklarından Taulu dilinde ninni söyleme geleneği yok olma tehlikesi ile karşı karşıyadır. Bu süreç kültürel yok oluşun da başlangıcını oluşturmaktadır. Karaçay-Malkar geleneksel müzik yapısı açısından "cır", "küy", gibi başka türlerde eski gelenekler hala devam ettirilmesine rağmen söylenen ninni sözlerinin ve ezgilerinin birtakım değişikliklere uğradığı görülmektedir. Bu yazıda söz konusu değişikliklerin nedeni ve artık diasporada yaşamak zorunda olan Karaçay-Malkarlıların Türkiye'deki ninni söyleme geleneğinin atavatan Kafkasya ile benzer ve ayrılan yönleri tartışılacaktır.
DergiPark (Istanbul University), Apr 25, 2018
Öz Karaçay-Malkar (Taulu) halkının en önemli sözlü kültür ürünlerinden olan Ninniler (Beşik Cırla... more Öz Karaçay-Malkar (Taulu) halkının en önemli sözlü kültür ürünlerinden olan Ninniler (Beşik Cırla), çocuk büyürken onun kulağına ilk dinlediği sesler olarak girmektedir. Ana dilini ilk duyduğu, ilk anlamlandırdığı sözler ninnilerle çocukların kulağına fısıldanır. Çocuklar dünyaya gözlerini açtıkları andan itibaren içerisinde bulundukları toplumun kültürünü önce annelerinin söylediği ninnilerle alırlar. Bulunduğu toplumun bir bireyi olarak çocuğun ileriki yıllarında edineceği bilgi, beceri, yetenek, sanat ve alışkanlıkları oluşturan gelenek ve göreneklerin oluşumunun önemli bölümünü çocuk folklor ürünleri belirler. Çocuk için "öğrenme"nin anne karnında başladığı düşünüldüğünde annesinin seslendirdiği ninninin güzel ve hafif ezgisiyle uykuya dalan çocuk söylenen sözleri bilinçaltına yerleştirir. Bilinci geliştikçe de yaşamı içerisinde karşılaştığı diğer sözlü ve uygulamalı kültür ürünleri ile geleceğini şekillendirir. Diasporada yaşayan Karaçay-Malkarlılar, iletişim araçlarının da etkisinde kalarak yoğun bir asimilasyon sürecinde olduklarından Taulu dilinde ninni söyleme geleneği yok olma tehlikesi ile karşı karşıyadır. Bu süreç kültürel yok oluşun da başlangıcını oluşturmaktadır. Karaçay-Malkar geleneksel müzik yapısı açısından "cır", "küy", gibi başka türlerde eski gelenekler hala devam ettirilmesine rağmen söylenen ninni sözlerinin ve ezgilerinin birtakım değişikliklere uğradığı görülmektedir. Bu yazıda söz konusu değişikliklerin nedeni ve artık diasporada yaşamak zorunda olan Karaçay-Malkarlıların Türkiye'deki ninni söyleme geleneğinin atavatan Kafkasya ile benzer ve ayrılan yönleri tartışılacaktır.
Rus Halk Müziği'ne Genel bir Bakış
İlk kez Amerika’da ortaya çıkan Caz müzik, başlangıcı olan 20. yüzyılın ilk döneminden beri geliş... more İlk kez Amerika’da ortaya çıkan Caz müzik, başlangıcı olan 20. yüzyılın ilk döneminden beri gelişmektedir... Doğu ve batı kıyıları arası (akım) çekişmeler, Afro-Amerikan kökenli akımları Avro-Amerikanların benimsemesi ya da tam tersi gibi ilişkiler günümüzde dahi nefes alıp veren Caz dinamiğinin bir parçasını oluşturmaktadır. Bu çalışmanın amacı “Cool Jazz” türü ve geleneksel olarak bu türle anılan trompet sanatçısı Chet Baker’ın hayatının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını “Cool” ve Caz türü olarak “Cool Jazz”, “West Coast Jazz” ve Chet Baker’ı geleneksel olarak incelemek oluşturmaktadır.
"Bu çalışmanın amacı Kafkasya’nın otokton halklarından olan Karaçay-Balkarlıların müzik gelenekle... more "Bu çalışmanın amacı Kafkasya’nın otokton halklarından olan Karaçay-Balkarlıların müzik geleneklerinin incelenmesine büyük emek vermiş János Sipos’un hayatı ve çalışmalarınının tanıtılmasıdır."
"The objective of this study is to introduce the life and workings of János Sipos. He has made great efforts to study the musical traditions of the Karachay-Balkar of the Caucasian people. The title Karachay-Balkar Music Researches scope to “Karachay-Balkar Folksongs” (Budapest,2015.424.) written by Ufuk Tavkul and János Sipos."
Conference Presentations by Alan Abrek KOÇKAR
International Society of Music Education (ISME) Legacy Conference, Istanbul, 2019
Çerkesler Kuzey-Batı Kafkasyanın yerli halklarındandır. 1768 yılında başlayan Rusya’nın Kafkasya ... more Çerkesler Kuzey-Batı Kafkasyanın yerli halklarındandır. 1768 yılında başlayan Rusya’nın Kafkasya işgali nedeniyle birçoğu göç etmiştir. Düşüşe geçen bir kültürde kimliklerini kaybetmemek için, yaşama tutunma aracı olarak geleneksel müziklerini korumaya çalışmışlardır. Sosyal yaşamlarında müzik ve dansla iç içe olan Çerkesler kaybolan çalgılarının, müziklerinin ve danslarının yerine yenilerini koymuştur. Göç ile beraberlerinde getirdikleri çalgı, müzik ve dans kültürleri zamanla “Pşıne” çalgısında yoğunlaşmıştır. Türkiye diasporasında yaşayan Çerkeslerin geleneksel toplantılarında kullanmak üzere çoğunlukla “Pşıne” tercih ettikleri görülmüştür. Bu çalgının akordeonla benzerlik gösteren çoksesli yapısı, Çerkes müzik kültürünün çoksesli yapısıyla uyum göstermiş; Nart destanları, iş şarkıları ve hatta ağıt melodilerinin kolaylıkla geleneksel dans ve toplantı müziğine aktarılmasını ve çeşitlendirilmesine olanak sağlamıştır. “Pşıne” Çerkes müzik geleneğinin hayata döndürülmesinde önemli bir rol üstlenmiştir. Son yıllarda Türkiye’nin belli bölgelerinde “Pşıne” eğitimi ve eğitim metodları üzerine çalışmalar artış kazanmıştır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce yazarlar tarafından ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler karekod aracılığı ile çalışma sonuna eklenmiştir.
V. International Music and Dance Congress, Urgup, 2019
Türkiye’ye 19.yüzyılın ikinci yarısından itibaren çeşitli nedenlerle göç eden Kuzey Kafkasya halk... more Türkiye’ye 19.yüzyılın ikinci yarısından itibaren çeşitli nedenlerle göç eden Kuzey Kafkasya halkları olan Adige (Çerkes), Abhaz, Karaçay-Balkarlı, Çeçen-İnguş, Oset ve Dağıstanlılar göç yıllarını izleyen yıllarda sürgün ve göçün yanı sıra savaşların da getirdiği birçok acı olayları yaşamışlardır. Buna rağmen göç ederek yerleştikleri yıllarda yerleşik köy hayatını kurmuşlar, tarım ve hayvancılıkla geçinmişlerdir. Bu göçmenler Kafkasya’dan beraberlerinde getirdikleri birçok geleneği de titizlikle sürdürmeye çalışmışlardır. Bu geleneklerin en önemlilerinden birisi de “akraba” bağlılığıdır. Ancak son 20-30 yıldır köyden kente göç sürecinin hızlanması, iletişim araçlarının ve teknolojinin hızla büyümesi sonucu sıkıca sarılmış oldukları gelenekler hızla kaybolmaya yüz tutmuştur. Kaybolan geleneklerin yeniden canlandırılması, unutulmaya yüz tutmuş olanların yaşatılması için Eskişehir Kuzey Kafkas Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından geleneksel yaşamın en önemli unsuru olan akrabalık ilişkilerinin sürdürülebilmesi amacını taşıyan Eskişehir ili, Musaözü köyünde “Azhvala Şenlikleri” adı verilerek büyük bir toplantı düzenlenmektedir. “Azhvala” sözcüğü Abhazca “hep birlikte büyük toplantı” anlamına gelir. Adigelerin ve Abhazların anavatanları Kafkasya’da pagan dönemlerde de düzenledikleri bu tür toplantıları anımsatmak, bir araya gelerek akraba ilişkilerini ve kültürlerini sürdürmek amacını taşıyan “Azhvala Şenliği”nin 20.si 24 Ağustos 2019 tarihinde düzenlenecektir. “Azhvala Şenliği” 2014 yılında Eskişehir Valiliği, İl Kültür Müdürlüğü tarafından, Eskişehir’in Somut Olmayan Kültür Mirası Envanterine kaydedilmiştir.
IV. International Music and Dance Congress, Bodrum, 2018
Bu çalışma; konusu ile ilgili tez ve makalelerin taranarak sağlık alanında kanıt-temelli müzik te... more Bu çalışma; konusu ile ilgili tez ve makalelerin taranarak sağlık alanında kanıt-temelli müzik terapi uygulamalarını incelemekte; dil ve konuşma bozuklukları, inme, Parkinson hastalığı, Alzheimer hastalığı gibi çeşitli nörolojik bozukluklarda, müzik aracılığı ile nöroplastisite mekanizmaları üzerinden gerçekleştirilen rehabilitasyon yaklaşımlarının, hastaların fiziksel, bilişsel ve psikolojik semptomları üzerinde yarattığı değişiklikler ve müzik terapi uygulamalarının temel kriterleri hakkında bilgi vermektedir. İnsanların; fiziksel ve duygusal olarak kendilerini iyi hissetmelerinde müziğin bir tamamlayıcı unsur olduğu kaçınılmazdır. Ancak Türkiye’de Tıp bilimlerinde müziğin kullanılması ve Müzik Terapi uygulamalarının yerinin ve öneminin vurgulandığı çalışmaların az olduğu saptanmıştır. Bu çalışmanın amacı, hastalıkların akut ve kronik evrelerinde terapötik hedeflere ulaşmayı kolaylaştıran kanıt-temelli Müzik Terapinin yardımcı, tamamlayıcı ve işlevsel bir araç olarak kullanımını çoğaltmaktır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş eski kayıtlar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı görüntülü örnekler karekod aracılığı ile bildiri sonunda eklenmiştir.
Uploads
Journal (Peer-reviewed) by Alan Abrek KOÇKAR
ÖZET: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Batı Kafkasya halklarından olan "Çerkes"lerin geleneksel müziklerinin ve çalgılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. 19. yüzyılın en büyük sürgün ve göç olayını yaşayan Çerkeslerin oldukça büyük bir kısmı 1864 yılından itibaren Osmanlı Devleti tarafından Anadolu ve Balkan coğrafyasına yerleştirilmiştir. 19. yüzyılın sonlarından itibaren de çoğu Balkanlar'dan getirilerek Anadolu'ya yerleştirilmişlerdir. Sosyal yaşamlarında müzik ve dansla iç içe olan bu insanlar, kimliklerini kaybetmemek için, yaşama tutunma aracı olarak geleneksel müziklerini korumaya çalışmıştır. Kaybolan çalgılarının, müziklerinin ve danslarının yerine yenilerini koymuşlardır. Kafkasya'da kalanlar ise geleneksel çalgılarını, müzik ve dans geleneklerini her şeye rağmen korumayı başarmışlardır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce yazarlar tarafından ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler karekod aracılığı ile çalışma sonuna eklenmiştir.
1 22-26 Temmuz 2019 tarihinde Ürgüp'te düzenlenen 5. Uluslararası Müzik ve Dans Kongresinde sunulan bildirinin genişletilmiş halidir.
Proceedings (refereed) by Alan Abrek KOÇKAR
Bu çalışmanın amacı çocuk ve müzik ilişkisinin genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını müziğin fizyolojik ve pratik anlamlarını yaşamın ilk döneminden yetişkinlik dönemine kadar incelemek oluşturmaktadır. Söz konusu anlam lar bebeklerde, küçük çocuklarda ve ergenlik öncesi olmaz üzere 3 döneme tabi tutularak anlatılmıştır. Müzik, tarihsel varlığının büyük bir kısmında, ses kadar hareketi de içermiştir. Birçok kavramsal ‘oyun’ tanımı, çocukluğa dair sağduyulu ve nostaljik bir yankı barındırmaktadır. Bebekler ve küçük çocuklarsa, müzik ve oyunu birbirlerinden ayrı aktiviteler olarak görmemektedir. Oyun, çocuklar için adeta bir deney alanı gibi nesne ve olaylara sağduyu geliştirmelerinde, dünyayı kavrama ve anlamlandırma beceri lerini yönetmelerine bir zemin oluşturmaktadır. Müziği kullanırken, pratiklikten ve uygulama yöntemlerinin gerçekliğinden uzak hatta gereksiz görüldüğü durumlar sık karşılaşılabilen ama yeterince sözü edilmeyen bir sorunu işaret etmektedir. Her uygulamacı, bir müzik anlayışına, başarının nasıl göründüğüne, çocuklara dair bir imaja, kendi rollerine ve bu rolü nasıl gerçekleştirdiklerine dair kişisel bir yöntemle
çalışmaktadır. Müziği etkin kullandıkları anları deneyimleyenler neyin iyi gittiği ve neyin kötü gittiğine dair yargılara hissederek varmakta ve bu nedenle çoğunlukla sınıfın dışında görülmeyen bireysel teorilerini oluşturmayı ve geliştirmeyi tercih ettikleri söylenebilmektedir. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak yazarlar ve çeşitli araştı rmacılara dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı örnekler karekod aracılığı il bildiri sonunda eklenmiştir.
Abstract
The aim of this study is to investigate the relationship between children and music from a general perspective. The scope of the study is to examine the physiological andpractical meanings of music from the first period of life to adulthood. These meanings are explained in three periods: infants, toddlers and pre-adolescents. For most of its historical existence, music has involved movement as much as sound. Many conceptual definitions of 'play' have a discreet and nostalgic echo of childhood. Infants and toddlers, however, do not see music and play as separate activities. Play is like a field of experimentation for children, a ground for them to develop common sense aboutobjects and events and to manage their ability to comprehend and make sense of the world. Situations in which the use of music is seen as impractical or even unnecessary, far from the practicality and reality of the application methods, point to a common but under-mentioned problem. Each practitioner is working from a personal understanding of music, of what success looks like, of an image of children, of their role and how they fulfill that role. Those who experience moments when they use music effectively make judgments about what is going well and what is going badly by feeling, and therefore it can be said that they prefer to create and develop their individual theories, which often do not leave the classroom. In the study, the qualitative research method was used and sources based on authors and various researchers were scanned, publications and image sources and internet searches were carried out. Some examples from the scanned sources were added at the end of the paper via QR code.
Özet: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Batı Kafkasya halklarından olan "Çerkes"lerin geleneksel müziklerinin ve çalgılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. 19. yüzyılın en büyük sürgün ve göç olayını yaşayan Çerkeslerin oldukça büyük bir kısmı 1864 yılından itibaren Osmanlı Devleti tarafından Anadolu ve Balkan coğrafyasına yerleştirilmiştir. 19. yüzyılın sonlarından itibaren de çoğu Balkan-lar'dan getirilerek Anadolu'ya yerleştirilmişlerdir. Sosyal yaşamlarında müzik ve dansla iç içe olan bu insanlar, kimliklerini kaybetmemek için, yaşama tutunma aracı olarak geleneksel müziklerini korumaya çalışmıştır. Kaybolan çalgılarının, müziklerinin ve danslarının yerine yenilerini koymuş-lardır. Kafkasya'da kalanlar ise geleneksel çalgılarını, müzik ve dans geleneklerini her şeye rağmen korumayı başarmışlardır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce yazarlar tara-fından ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, ya-yınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler karekod aracılığı ile çalışma sonuna eklenmiştir.
Özet: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Doğu Kafkasya'da yaşayan Dağıstan Halklarından olan; Avar, Dargin, Lezgin, Tabasaran, Lak, Tat ve Kumuk Halklarının geleneksel müzik türleri, çalgıları ve ses yapılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını tarihsel ve kültürel olarak birbirlerine yakın olan bu halkların geleneksel icra yöntemlerini incelemek oluşturmaktadır. Söz konusu icra yöntemleri içerisinde yer alan müziksel yapılar, çoksesli söyleyiş biçimleri ve şarkılar; Destanları içeren şarkılar, töre ve tören şarkıları, savaş, göç ve ölüm temalı ağıtlar, maniler biçiminde söylenen aşk şarkıları, eğlence ve düğün şarkıları sınıflandırmalarına tabi tutularak anlatılmıştır. Çok geniş bir sözlü folklor geleneğine sahip olan Dağıstan halklarının Sovyetler birliği dönemine kadar olan dönemde yazılı edebiyatları ve modern sanat ürünleri oldukça azdı. Bu dönemde geleneksel müzikler derlenmiş, geleneksel sözlü edebiyat modern anlayışla yeniden ele alınmış, yeni sanatçılar ve yapıtlar yüzeye çıkmıştır. Bu müziklerin icrası sırasında veya dışında insan seslerine ve geleneksel danslara eşlik eden veya etmeyen çalgılar da; vurmalı, yaylı, telli ve nefesli biçiminde sınıflandırılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmış olup taramaya dayalı betimsel bir çalışmadır. Daha önce müzikologlar, etnologlar ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş eski ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler Kare-Kod'ları ile bildiri sonunda eklenmiştir. Anahtar kelimeler: Kafkas Müziği, Avar-Lezgi, Dargin-Tat.
Anahtar kelimeler: Kafkas Müziği, Çeçen-İnguş Müziği, Vaynakh Müziği, Pondar.
Abstract: The objective of this study is to observe and search traditional music types, instruments and sound structures of North-East Caucasus Chechen and Ingush peoples with a broad perspective. Analysing traditional performing methods of these two historically and culturally very similar ethnic groups forms the scope of the study. Chechen-Ingush, who has a broad verbal folklore culture, had a very limited literature and modern art works until Soviet Union period. In this period, traditional music was listed and compiled, traditional verbal literature was handled with a modern approach, new artists and artworks appeared. During Chechen-Ingush songs performance, human voice and traditional dances are accompanied with instruments classified as percussion, stringed and wind instruments. In this study qualitative research system is used. Old voice recorded resources compiled by musicologists, ethnologists and various researchers, publications and visual resources were searched and internet search was made. Some of the audio and video resource samples are added at the end of this notice via QR Code.
Key Words: Caucasian Music, Chechen – Ingush Music, Vaynakh Music, Pondar.
"Bu çalışmada Avusturalya, Afrika, Avrupa ve Amerika kıtasında da kullanılan ve ”Ağız Arpı” veya “Ağız Kopuzu” olarak da bilinen bu çalgı ile ilgili literatür taraması yapılmak suretiyle ses, yapı ve kullanıldığı müzik türleri ile ilgili bulgular ele alınmıştır. Çok küçük bir çalgı olmasına karşın işlevi büyük olan bu çalgı ile ilgili söz konusu bulgular, QR Code’lar aracılığı ile de kaynak olarak desteklenmiştir."
Papers by Alan Abrek KOÇKAR
"The objective of this study is to introduce the life and workings of János Sipos. He has made great efforts to study the musical traditions of the Karachay-Balkar of the Caucasian people. The title Karachay-Balkar Music Researches scope to “Karachay-Balkar Folksongs” (Budapest,2015.424.) written by Ufuk Tavkul and János Sipos."
Conference Presentations by Alan Abrek KOÇKAR
ÖZET: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Batı Kafkasya halklarından olan "Çerkes"lerin geleneksel müziklerinin ve çalgılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. 19. yüzyılın en büyük sürgün ve göç olayını yaşayan Çerkeslerin oldukça büyük bir kısmı 1864 yılından itibaren Osmanlı Devleti tarafından Anadolu ve Balkan coğrafyasına yerleştirilmiştir. 19. yüzyılın sonlarından itibaren de çoğu Balkanlar'dan getirilerek Anadolu'ya yerleştirilmişlerdir. Sosyal yaşamlarında müzik ve dansla iç içe olan bu insanlar, kimliklerini kaybetmemek için, yaşama tutunma aracı olarak geleneksel müziklerini korumaya çalışmıştır. Kaybolan çalgılarının, müziklerinin ve danslarının yerine yenilerini koymuşlardır. Kafkasya'da kalanlar ise geleneksel çalgılarını, müzik ve dans geleneklerini her şeye rağmen korumayı başarmışlardır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce yazarlar tarafından ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler karekod aracılığı ile çalışma sonuna eklenmiştir.
1 22-26 Temmuz 2019 tarihinde Ürgüp'te düzenlenen 5. Uluslararası Müzik ve Dans Kongresinde sunulan bildirinin genişletilmiş halidir.
Bu çalışmanın amacı çocuk ve müzik ilişkisinin genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını müziğin fizyolojik ve pratik anlamlarını yaşamın ilk döneminden yetişkinlik dönemine kadar incelemek oluşturmaktadır. Söz konusu anlam lar bebeklerde, küçük çocuklarda ve ergenlik öncesi olmaz üzere 3 döneme tabi tutularak anlatılmıştır. Müzik, tarihsel varlığının büyük bir kısmında, ses kadar hareketi de içermiştir. Birçok kavramsal ‘oyun’ tanımı, çocukluğa dair sağduyulu ve nostaljik bir yankı barındırmaktadır. Bebekler ve küçük çocuklarsa, müzik ve oyunu birbirlerinden ayrı aktiviteler olarak görmemektedir. Oyun, çocuklar için adeta bir deney alanı gibi nesne ve olaylara sağduyu geliştirmelerinde, dünyayı kavrama ve anlamlandırma beceri lerini yönetmelerine bir zemin oluşturmaktadır. Müziği kullanırken, pratiklikten ve uygulama yöntemlerinin gerçekliğinden uzak hatta gereksiz görüldüğü durumlar sık karşılaşılabilen ama yeterince sözü edilmeyen bir sorunu işaret etmektedir. Her uygulamacı, bir müzik anlayışına, başarının nasıl göründüğüne, çocuklara dair bir imaja, kendi rollerine ve bu rolü nasıl gerçekleştirdiklerine dair kişisel bir yöntemle
çalışmaktadır. Müziği etkin kullandıkları anları deneyimleyenler neyin iyi gittiği ve neyin kötü gittiğine dair yargılara hissederek varmakta ve bu nedenle çoğunlukla sınıfın dışında görülmeyen bireysel teorilerini oluşturmayı ve geliştirmeyi tercih ettikleri söylenebilmektedir. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak yazarlar ve çeşitli araştı rmacılara dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı örnekler karekod aracılığı il bildiri sonunda eklenmiştir.
Abstract
The aim of this study is to investigate the relationship between children and music from a general perspective. The scope of the study is to examine the physiological andpractical meanings of music from the first period of life to adulthood. These meanings are explained in three periods: infants, toddlers and pre-adolescents. For most of its historical existence, music has involved movement as much as sound. Many conceptual definitions of 'play' have a discreet and nostalgic echo of childhood. Infants and toddlers, however, do not see music and play as separate activities. Play is like a field of experimentation for children, a ground for them to develop common sense aboutobjects and events and to manage their ability to comprehend and make sense of the world. Situations in which the use of music is seen as impractical or even unnecessary, far from the practicality and reality of the application methods, point to a common but under-mentioned problem. Each practitioner is working from a personal understanding of music, of what success looks like, of an image of children, of their role and how they fulfill that role. Those who experience moments when they use music effectively make judgments about what is going well and what is going badly by feeling, and therefore it can be said that they prefer to create and develop their individual theories, which often do not leave the classroom. In the study, the qualitative research method was used and sources based on authors and various researchers were scanned, publications and image sources and internet searches were carried out. Some examples from the scanned sources were added at the end of the paper via QR code.
Özet: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Batı Kafkasya halklarından olan "Çerkes"lerin geleneksel müziklerinin ve çalgılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. 19. yüzyılın en büyük sürgün ve göç olayını yaşayan Çerkeslerin oldukça büyük bir kısmı 1864 yılından itibaren Osmanlı Devleti tarafından Anadolu ve Balkan coğrafyasına yerleştirilmiştir. 19. yüzyılın sonlarından itibaren de çoğu Balkan-lar'dan getirilerek Anadolu'ya yerleştirilmişlerdir. Sosyal yaşamlarında müzik ve dansla iç içe olan bu insanlar, kimliklerini kaybetmemek için, yaşama tutunma aracı olarak geleneksel müziklerini korumaya çalışmıştır. Kaybolan çalgılarının, müziklerinin ve danslarının yerine yenilerini koymuş-lardır. Kafkasya'da kalanlar ise geleneksel çalgılarını, müzik ve dans geleneklerini her şeye rağmen korumayı başarmışlardır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak daha önce yazarlar tara-fından ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, ya-yınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler karekod aracılığı ile çalışma sonuna eklenmiştir.
Özet: Bu çalışmanın amacı Kuzey-Doğu Kafkasya'da yaşayan Dağıstan Halklarından olan; Avar, Dargin, Lezgin, Tabasaran, Lak, Tat ve Kumuk Halklarının geleneksel müzik türleri, çalgıları ve ses yapılarının genel bir bakış açısıyla araştırılmasıdır. Çalışmanın kapsamını tarihsel ve kültürel olarak birbirlerine yakın olan bu halkların geleneksel icra yöntemlerini incelemek oluşturmaktadır. Söz konusu icra yöntemleri içerisinde yer alan müziksel yapılar, çoksesli söyleyiş biçimleri ve şarkılar; Destanları içeren şarkılar, töre ve tören şarkıları, savaş, göç ve ölüm temalı ağıtlar, maniler biçiminde söylenen aşk şarkıları, eğlence ve düğün şarkıları sınıflandırmalarına tabi tutularak anlatılmıştır. Çok geniş bir sözlü folklor geleneğine sahip olan Dağıstan halklarının Sovyetler birliği dönemine kadar olan dönemde yazılı edebiyatları ve modern sanat ürünleri oldukça azdı. Bu dönemde geleneksel müzikler derlenmiş, geleneksel sözlü edebiyat modern anlayışla yeniden ele alınmış, yeni sanatçılar ve yapıtlar yüzeye çıkmıştır. Bu müziklerin icrası sırasında veya dışında insan seslerine ve geleneksel danslara eşlik eden veya etmeyen çalgılar da; vurmalı, yaylı, telli ve nefesli biçiminde sınıflandırılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmış olup taramaya dayalı betimsel bir çalışmadır. Daha önce müzikologlar, etnologlar ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş eski ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler Kare-Kod'ları ile bildiri sonunda eklenmiştir. Anahtar kelimeler: Kafkas Müziği, Avar-Lezgi, Dargin-Tat.
Anahtar kelimeler: Kafkas Müziği, Çeçen-İnguş Müziği, Vaynakh Müziği, Pondar.
Abstract: The objective of this study is to observe and search traditional music types, instruments and sound structures of North-East Caucasus Chechen and Ingush peoples with a broad perspective. Analysing traditional performing methods of these two historically and culturally very similar ethnic groups forms the scope of the study. Chechen-Ingush, who has a broad verbal folklore culture, had a very limited literature and modern art works until Soviet Union period. In this period, traditional music was listed and compiled, traditional verbal literature was handled with a modern approach, new artists and artworks appeared. During Chechen-Ingush songs performance, human voice and traditional dances are accompanied with instruments classified as percussion, stringed and wind instruments. In this study qualitative research system is used. Old voice recorded resources compiled by musicologists, ethnologists and various researchers, publications and visual resources were searched and internet search was made. Some of the audio and video resource samples are added at the end of this notice via QR Code.
Key Words: Caucasian Music, Chechen – Ingush Music, Vaynakh Music, Pondar.
"Bu çalışmada Avusturalya, Afrika, Avrupa ve Amerika kıtasında da kullanılan ve ”Ağız Arpı” veya “Ağız Kopuzu” olarak da bilinen bu çalgı ile ilgili literatür taraması yapılmak suretiyle ses, yapı ve kullanıldığı müzik türleri ile ilgili bulgular ele alınmıştır. Çok küçük bir çalgı olmasına karşın işlevi büyük olan bu çalgı ile ilgili söz konusu bulgular, QR Code’lar aracılığı ile de kaynak olarak desteklenmiştir."
"The objective of this study is to introduce the life and workings of János Sipos. He has made great efforts to study the musical traditions of the Karachay-Balkar of the Caucasian people. The title Karachay-Balkar Music Researches scope to “Karachay-Balkar Folksongs” (Budapest,2015.424.) written by Ufuk Tavkul and János Sipos."
Çalışmanın kapsamını tarihsel ve kültürel olarak birbirlerine yakın olan bu halkların geleneksel icra yöntemlerini incelemek oluşturmaktadır. Söz konusu icra yöntemleri içerisinde yer alan müziksel yapılar, çoksesli söyleyiş biçimleri ve şarkılar; Destanları içeren şarkılar, töre ve tören şarkıları, savaş, göç ve ölüm temalı ağıtlar, maniler biçiminde söylenen aşk şarkıları, eğlence ve düğün şarkıları sınıflandırmalarına tabi tutularak anlatılmıştır. Çok geniş bir sözlü folklor geleneğine sahip olan Kuzey Kafkasya halklarının Sovyetler birliği dönemine kadar olan dönemde yazılı edebiyatları ve modern sanat ürünleri oldukça azdı. 20. yüzyılın başlarından itibaren gerek batılı, gerekse Sovyet müzikologlar ve araştırmacılar tarafından bu dönemde geleneksel müzikler derlenmiş, geleneksel sözlü edebiyat modern anlayışla yeniden ele alınmış, yeni sanatçılar ve yapıtlar ortaya çıkmıştır. Anadolu coğrafyasında dağınık bir biçimde yerleşen Kuzey Kafkasya halkları, 70-80 yıl kadar ata yurtlarından ayrı kalsalar da Kafkasya’dan getirdikleri ve büyük bir kısmını korudukları dans ve müziklerin yanı sıra yeni çalgılar, müzikler ve danslar da yaratmışlardır. Bu müziklerin icrası sırasında insan seslerine veya geleneksel danslara eşlik eden çalgılar da; vurmalı, yaylı, telli ve nefesli biçiminde sınıflandırılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmış olup kaynak taramasına dayalı betimsel bir yöntem izlenmiştir Müzikologlar, etnologlar ve çeşitli araştırmacılar tarafından derlenmiş eski ses kayıtlarına dayalı kaynaklar taranmış, yayınlar ve sosyal medya görüntü kaynakları ile internet taraması gerçekleştirilmiştir. Taranan kaynaklardan bazı sesli ve görüntülü örnekler Kare-Kod’ları ile bildiri sonunda eklenmiştir.