Bartın University
Felsefe
Yurtseverlik eğitimi modern eğitim programlarında yurttaşlık ve değerler eğitiminin önemli bir parçasıdır. On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından günümüze değin Türk eğitim sisteminin genel amaçları arasında yer alan yurtseverlik... more
Yurtseverlik eğitimi modern eğitim programlarında yurttaşlık ve değerler eğitiminin önemli bir parçasıdır. On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından günümüze değin Türk eğitim sisteminin genel amaçları arasında yer alan yurtseverlik eğitimi, tarih ve sosyal bilgiler ders programlarında öğretilmesi gereken değerlerden biri olmuştur. Bu çalışma, tarih ve sosyal bilgiler öğretmenlerinin yurtseverlik ve yurtseverlik eğitimi hakkındaki tutumlarını; yurtseverlik eğitiminde kullandıkları strateji ve yöntemleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Elde edilen bulgular tarih ve sosyal bilgiler öğretmenlerinin yurtseverlik ve yurtseverlik eğitimi tutumlarının önemli ölçüde benzerlik gösterdiği, öğretmenlerin tutumları ile kullandıkları strateji ve yöntemler arasında anlamlı ilişki olduğunu göstermiştir. Araştırma verileri sosyal bilgiler öğretmenlerinin tarih öğretmenlerine göre yurtseverlik eğitimi verirken rol model ve işbirlikçi öğrenme stratejilerini; sınıf içi tartışmaları; görsel araçları; drama, oyun ya da simülasyonlardan yararlanma yöntemlerini daha sıklıkla kullandığını göstermiştir.
- by sedat yazıcı
- •
This pa per ex plores and in terprets Rawls's idea of pub lic jus tification by analysing the types of rea sons that cit izens use when en gaged in pub lic jus tification of a po litical con ception of jus tice. In par ticular, I fo cus... more
This pa per ex plores and in terprets Rawls's idea of pub lic jus tification by analysing the types of rea sons that cit izens use when en gaged in pub lic jus tification of a po litical con ception of jus tice. In par ticular, I fo cus on the dis tinction be tween "con sen sual" and "dis trib u tive" modes of jus ti fi ca tion. Some critics have ar gued that Rawls is un clear whether he is re lying on "con sensual" or "dis tributive" forms of rea soning; oth ers ar gue that Rawls shifts inconsistently be tween them. I at tempt to clar ify this puz zle. I show that consen sual and dis trib u tive modes of pub lic rea son ing are not mu tu ally ex clu sive to each other. On the contrary, they are in troduced as nec essary com ponents of pub lic jus tification in Rawls's the ory. Thus, his model is con sensual-cumdistributive. I also sug gest some rea sons why this model can better account for the lib eral idea of plu ralism, and how it offers a more re alistic moral and political psychology, giv ing the account greater epistemic virtue than its alter na tives.
- by sedat yazıcı
- •
This study examines the place of controversial issues in education within the context of primary, secondary and high school teacher candidates in Turkey. Two features of controversial issues make them important to educational studies. One... more
This study examines the place of controversial issues in education within the context of primary, secondary and high school teacher candidates in Turkey. Two features of controversial issues make them important to educational studies. One is the fact that such issues somehow take part in class discussions by teachers and students; another is the idea that teaching controversial issues themselves is an educational objective. The aim of the study was to identify major controversial issues, examine the perceptions, tendencies and ideas of social studies and social sciences teacher candidates with respect to appropriateness of these issues for class discussions; educational objectives of teaching controversial issues; proper teaching methods and techniques; perceived barriers in teaching such issues. We found that the participants assign high educational value in teaching such issues, mostly in terms of thinking skills and civic efficiencies. We also found that, compared to high school teacher candidates, primary and secondary school teacher candidates were more positive, and they prefer more student-centered methods and techniques. The perceived barrier and anxiety level of female participants were found higher than that of male participants. Key Words: Controversial Issues, Social Studies, Social Sciences.
- by sedat yazıcı
- •
Although the beginning of modern constitutional movements in Turkey started in the same period with that of many European countries, the Turkish constitutional development bears its own peculiar historical and societal effects in many... more
Although the beginning of modern constitutional movements in Turkey started in the same period with that of many European countries, the Turkish constitutional development bears its own peculiar historical and societal effects in many respects. Among others, one is the existence of the unity of powers in the constitu- tions of 1921 and 1924. A great number of commentators suggest that this was due to consequences of the conditions of that period. This paper argues that, unlike the common interpretation, the con- stitutional principle of the unity of powers in the 1921 and 1924 constitutions was defended on the basis of theoretical, philosophi- cal and normative arguments, rather than on the necessity of such historical facts. The first part of the paper examines widely accepted comments with respect to the unity of powers in these constitu- tions; the second part discusses the historical development of the idea of the separation and unity of powers; the third part argues that the main reason behind the argument defended by Atatürk and his colleagues with respect to the unity of powers rested not on the conditions of war or concern for an effective government, but on a Rousseauian idea of sovereignty. Keywords Unity of Powers, Separation of Powers, The Constitutions of 1921 and 1924, Sovereignty, Atatürk.
- by sedat yazıcı
- •
Yurtseverlik egitimi modern egitim programlarında yurttaslık ve degerler egitiminin önemli bir parçasıdır. On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından günümüze degin Türk egitim sisteminin genel amaçları arasında yer alan yurtseverlik... more
Yurtseverlik egitimi modern egitim programlarında yurttaslık ve degerler egitiminin önemli bir parçasıdır. On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından günümüze degin Türk egitim sisteminin genel amaçları arasında yer alan yurtseverlik egitimi, tarih ve sosyal bilgiler ders programlarında ögretilmesi gereken degerlerden biri olmustur. Bu çalısma, tarih ve sosyal bilgiler ögretmenlerinin yurtseverlik ve yurtseverlik egitimi hakkındaki
tutumlarını; yurtseverlik egitiminde kullandıkları strateji ve yöntemleri belirlemek amacıyla yapılmıstır. Elde edilen bulgular tarih ve sosyal bilgiler ögretmenlerinin yurtseverlik ve yurtseverlik egitimi tutumlarının önemli ölçüde benzerlik gösterdigi, ögretmenlerin tutumları ile kullandıkları strateji ve yöntemler arasında anlamlı iliski
oldugunu göstermistir. Arastırma verileri sosyal bilgiler ögretmenlerinin tarih ögretmenlerine göre yurtseverlik egitimi verirken rol model ve isbirlikçi ögrenme stratejilerini; sınıf içi tartısmaları; görsel araçları; drama, oyun ya da simülasyonlardan yararlanma yöntemlerini daha sıklıkla kullandıgını göstermistir.
tutumlarını; yurtseverlik egitiminde kullandıkları strateji ve yöntemleri belirlemek amacıyla yapılmıstır. Elde edilen bulgular tarih ve sosyal bilgiler ögretmenlerinin yurtseverlik ve yurtseverlik egitimi tutumlarının önemli ölçüde benzerlik gösterdigi, ögretmenlerin tutumları ile kullandıkları strateji ve yöntemler arasında anlamlı iliski
oldugunu göstermistir. Arastırma verileri sosyal bilgiler ögretmenlerinin tarih ögretmenlerine göre yurtseverlik egitimi verirken rol model ve isbirlikçi ögrenme stratejilerini; sınıf içi tartısmaları; görsel araçları; drama, oyun ya da simülasyonlardan yararlanma yöntemlerini daha sıklıkla kullandıgını göstermistir.
Bu çalışmanın amacı Schatz, Staub ve Lavine (1999) tarafından geliştirilen Yurtseverlik Tutum Ölçeği’nin (YTÖ) Türkçe uyarlamasını yaparak geçerlilik ve güvenirliğini incelemektir. İki alt boyuttan oluşan YTÖ’nin uygulaması Gaziosmanpaşa... more
Bu çalışmanın amacı Schatz, Staub ve Lavine (1999) tarafından geliştirilen Yurtseverlik Tutum Ölçeği’nin (YTÖ) Türkçe uyarlamasını yaparak geçerlilik ve güvenirliğini
incelemektir. İki alt boyuttan oluşan YTÖ’nin uygulaması Gaziosmanpaşa Üniversitesi’nde öğrenim gören 490 öğrenci üzerinde uygulanmıştır. Ölçeğin geçerliliği için uygulanan
açıklayıcı faktör analizinde faktör yüklerinin kör yurtseverlik boyutunda .331-.645, yapıcı yurtseverlik boyutunda ise .570-.792 arasında değiştiği görülmüştür. Yapılan doğrulayıcı
faktör analizi sonucunda elde edilen uyum iyiliği değerleri RMSEA= ,078; RMR=,080; SRMR=,071; GFI=,90; AGFI=,87; CFI=,81 olarak hesaplanmıştır. İç tutarlılık analizi için hesaplanan Cronbach Alpha katsayısı kör yurtseverlik boyutu için bu değer .76; yapıcı yurtseverlik boyutu için .77; ölçeğin tamamı için ise .75 olarak hesaplanmıştır. Elde edilen veriler YTÖ’nin kör ve yapıcı yurtseverlik tutumlarını ölçmede geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı olduğunu ortaya koymuştur.
incelemektir. İki alt boyuttan oluşan YTÖ’nin uygulaması Gaziosmanpaşa Üniversitesi’nde öğrenim gören 490 öğrenci üzerinde uygulanmıştır. Ölçeğin geçerliliği için uygulanan
açıklayıcı faktör analizinde faktör yüklerinin kör yurtseverlik boyutunda .331-.645, yapıcı yurtseverlik boyutunda ise .570-.792 arasında değiştiği görülmüştür. Yapılan doğrulayıcı
faktör analizi sonucunda elde edilen uyum iyiliği değerleri RMSEA= ,078; RMR=,080; SRMR=,071; GFI=,90; AGFI=,87; CFI=,81 olarak hesaplanmıştır. İç tutarlılık analizi için hesaplanan Cronbach Alpha katsayısı kör yurtseverlik boyutu için bu değer .76; yapıcı yurtseverlik boyutu için .77; ölçeğin tamamı için ise .75 olarak hesaplanmıştır. Elde edilen veriler YTÖ’nin kör ve yapıcı yurtseverlik tutumlarını ölçmede geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı olduğunu ortaya koymuştur.
ÖZET Bu araştırmanın ana problem cümlesi " Felsefe öğretim üyelerinin değerlendirmesine göre, çağdaş Batı felsefesinin temel klasikleri nelerdir? " sorusudur. Çalışmada nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini... more
ÖZET Bu araştırmanın ana problem cümlesi " Felsefe öğretim üyelerinin değerlendirmesine göre, çağdaş Batı felsefesinin temel klasikleri nelerdir? " sorusudur. Çalışmada nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini Türkiye'de devlet ve vakıf üniversitelerinin farklı fakülte ve bölümlerinde felsefe alanında eğitim veren öğretim üyeleri oluşturmaktadır. Veri toplama aracında çağdaş felsefenin toplam 84 klasiğine yer verilmiş, katılımcılardan bu klasiklerden beşini önem sırasına göre belirlemeleri istenmiştir. Elde edilen bulgulara göre, toplam 33 eser 10 kez veya daha fazla sayıda öğretim üyesi tarafından tercih edilmiştir. Çağdaş felsefenin klasiği olarak Heidegger'in Varlık ve Zaman (56 kez) adlı eseri katılımcıların en fazla tercih ettiği klasik olmuştur. Onu Wittgenstein'ın Felsefi Soruşturmalar (41 kez) adlı eseri, T. Kuhn'un Bilimsel Devrimlerin Yapısı (41 kez) ve yine Wittgenstein'ın Tractatus-Logico-Philosophicus (37) adlı eserleri izlemiştir. Öğretim üyelerinin klasik tercihlerinin ilgi ve çalışma alanına göre farklılık gösterdiği görülmüştür. Ders programlarında ve içeriklerinde felsefenin ana klasiklerine yer vermek felsefe eğitiminin önemli bir parçasıdır. Öğretim üyelerinin gözünde çağdaş felsefenin klasiklerinin neler olduğunun tespit edilmesi ülkemizde yürütülen felsefe eğitiminin içeriğinin tanınmasına ve mevcut eğitim programlarının ve ders içeriklerinin değerlendirilmesine katkı sağlayacak niteliktedir. Bu çalışmada elde edilen bulgular Kuzey Amerika'da yapılmış benzer bir çalışmayla karşılaştırılarak akademik felsefe eğitimimizin uluslararası boyutu belirlenmeye çalışılmış; ülkemizde mevcut felsefi eğilim ve ilginin içeriği üzerine bazı değerlendirmeler yapılmıştır. Bu çalışma, Çankırı Karatekin Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeler (BAP) Birimi tarafından desteklenmiştir. Çalışmaya katkılarından dolayı Murat Öner ve Sinem Öndeş'e teşekkür ediyoruz.
- by Aslı Yazıcı and +1
- •
Öz Bu çalışma değerler eğitiminde rol model olarak kahramanlardan yararlanma durumunu sosyal bilgiler ders kitapları ile öğretmen adaylarının kahramanları rol model alma eğilimlerini karşılaş-tırarak incelemektedir. Böyle bir... more
Öz Bu çalışma değerler eğitiminde rol model olarak kahramanlardan yararlanma durumunu sosyal bilgiler ders kitapları ile öğretmen adaylarının kahramanları rol model alma eğilimlerini karşılaş-tırarak incelemektedir. Böyle bir karşılaştırma Türk eğitim sisteminin resmi ve örtük programla-rını sınırlı bir açıdan da olsa karşılaştırarak değer tercihini anlamamıza yardım etmesi açısından önemli görülebilir. Araştırma bulguları bu iki değişken arasında önemli benzerlik ve farklılıklar olduğunu ortaya koymaktadır. Cinsiyet açısından değerlendirildiğinde, ders kitaplarındaki kahra-manların % 97,4'ü erkek, % 2,6'sı kadın; öğretmen adaylarının seçimlerinde belirtilen kahraman-ların tamamı erkek olmuştur. Yerellik ve evrensellik açısından ise ders kitaplarındaki kahraman-ların % 73,6'sı yerel, % 26,4'ü evrensel; öğretmen adaylarının seçimlerinin % 75'i yerel, % 25'i ev-rensel kahraman olmuştur. Ancak, kahraman ismi açısından sosyal bilgiler ders kitaplarıyla öğ-retmen adaylarının kahramanlarının örtüşme düzeyinin düşük olduğu bulgusuna rastlanmıştır. Ders kitaplarında rol model olarak en fazla Atatürk yer alırken, öğretmen adaylarının seçimlerinin ağırlıklı olarak Atatürk ile dini kahramanlardan oluştuğu görülmüştür.
Library ethics is an important research topic because of its conceptual connection with many areas of academic ethics. However, although concerns about ethical issues in librarianship go back to beginning of the twenty century, very few... more
Library ethics is an important research topic because of its conceptual connection with many areas of academic ethics. However, although concerns about ethical issues in librarianship go back to beginning of the twenty century, very few empirical studies have been conducted on this topic. The purpose of this study was to examine library professionals' and users' perceptions, experiences and awareness of library ethics. The study group consists of 52 library users and 13 library professionals. Data were obtained via semi-structured interviews and analyzed for coding using NVIVO program. A great number of participants from both groups declared that they were unfamiliar with the notion of library ethics. However, the participants pointed out many issues, situations and behaviors that are very closely related to library ethics. Among others, the most common ethical issues faced in libraries were found damaging library materials, copy rights violations, concealing books, reservation of seats, disturbing others, disrespectful behavior, requesting privilege user rights. Taking care of library materials, fair and equal services, not censoring, providing suitable place for study, helping users, obeying copy rights, professional efficiencies were stated among the institutional ethical responsibilities of libraries.
- by sedat yazıcı and +2
- •
- Library Ethics
Dünyanın gündemi her geçen gün felsefe üzerine düşünmeye, konuşmaya imkân vermeyen bir alana sürükleniyor. Yoğun bir şiddet, çok yakınımızda savaşlar, büyük patlamalar ve insanlık ayıpları yaşanıyor. Vicdanlar tatilde! Peki özellikle bu... more
Dünyanın gündemi her geçen gün felsefe üzerine düşünmeye, konuşmaya imkân vermeyen bir alana sürükleniyor. Yoğun bir şiddet, çok yakınımızda savaşlar, büyük patlamalar ve insanlık ayıpları yaşanıyor. Vicdanlar tatilde! Peki özellikle bu karmaşanın tam ortasında, felsefi düşünme şeklimize özen göstermemiz, bize yol gösterebilir mi?
Bu sayımızda içinde bulunduğumuz coğrafyayı büyük oranda ilgilendiren mültecilik ve göçmenlik üzerine bir söyleşi bulacaksınız. Bu insanlar genellikle savaştan kaçanlar. Yarın çok daha fazlası iklim mültecisi olarak bu kitleye katılacak. Çok boyutlu olan bu meseleyi düşünmeye, filozoflardan yardım istemeye devam edeceğiz.
Bu sayımızda içinde bulunduğumuz coğrafyayı büyük oranda ilgilendiren mültecilik ve göçmenlik üzerine bir söyleşi bulacaksınız. Bu insanlar genellikle savaştan kaçanlar. Yarın çok daha fazlası iklim mültecisi olarak bu kitleye katılacak. Çok boyutlu olan bu meseleyi düşünmeye, filozoflardan yardım istemeye devam edeceğiz.
Giriş. Son yirmi yrl iginde, <izellikle ingilizce yayrmlanan felsefe dergi ve kitaplalnda, erdem ahlakrna iligkin hrzla artan bir ilginin varhf,rna tantk oluyoruz. Bu ilginin belli bagh nedenlerinden biri modern ahlak felsefesinde temel... more
Giriş. Son yirmi yrl iginde, <izellikle ingilizce yayrmlanan felsefe dergi ve kitaplalnda, erdem ahlakrna iligkin hrzla artan bir ilginin varhf,rna tantk oluyoruz. Bu ilginin belli bagh nedenlerinden biri modern ahlak felsefesinde temel yaklaqrmlardan Kantgr ve yararcr kuramlann eksiklitini ve yetersizlif,ini vurgulayan yazrlar olmugtur. Bu yazrlar arasrnda, Anscombe'un 1958 yrhnda yayrmladrf,r "MoiJern Ahlak Felsefesi" adh makalesi erdem ahlakrna ydnelik ilginin artmasrnda dnemli rol oynamrgtr. Sonraki yrllarda, dzellikle 1980'lerin bagrndan itibaren, bir yandan Maclntyre, Montague, Stocker, Williams, Taylor ve Slote gibi felsefeciler Kantgr ve yararcr ahlak kuramlanna alternatif bir kuram olarak erdem ahlalanr savunmaya ve temellendirmeye gahgrken diler yandan erdem ahlakrna yonelik olumlu yaklagrmlan destekleyen akademik ve entelektiiel geligmeler ortaya qrkmr$fir. Bu geligmelerden biri Maclntyre'tn da iginde bulundutu toplulukgu (communitarian) yaklagrmrn salladt$ felsefi destektir. Toplulukgu felsefecilerin liberal-Kantgr kuramlann ahlak, siyaset, kigilik veya ben anlayrglanna ydnelik elegtirileri erdem ahlakrnrn kuramsal temelini destekleyici gahgmalar olmuglardrr. ikinci olarak, Carol Gilligan'rn Kohlberg'in KantEr ahlaki geliqim kuramrnrn ahlak deneyimini aErklamadaki eksikliiine ve yontemsel cinyargrhh$rna kargr geligtirdili koruyucu (care) etik anlayrgr temelinde ahlak yargrlarrnrn olugmasrnda duygulara ydnelik olumsuz, bazen de di.igmanca tutum takrnmanrn ahlak gerEeklitini agrklamada karqrlaqaca$r sorunlara iligkin elegtirilerin belli tilEi.ide kabul gdrmesi erdem ahlakrna y6nelik sempatik yaklagrmlara destek olmugtur. Genel amacr erdem ahlakrna iligkin temel yaklagrm ve tartr$malan irdeleyerek erdem ahlakrnrn geleneksel ahlak kuramlan arasrnda ayrncr dzelliklerini ortaya Er-karmak olan bu makalede, birEok girigimiere ra$menr, erdem ahlakrnrn Kantgr ku-ramlarla neden uzlagtrnlamayaca$rnr gdsterrneye gahqacaSrm. Bu genel amactn yanl slra, do$rudan de$inmesem bile, gu sorulann yanttlanmastna rgrk tutmayt u-muyorum: Erdem ahlak ahlak gergekli[ini aErklamada tek bagrna yeterli midir, yoksa, bu kuramrn savunuculannrn iddia etti$inin aksine, ahlak gergekliiinin yal-nrzca belli bir boyutunu mu agrklayabilir? Ahlaki yargrlan yalmzca erdem ahlakr-Felsefe Taftimalan 7
- by sedat yazıcı
- •
ÖZET Saygı, en temel değerlerden biri olmasına karşın bu değer üzerine ulusal ve uluslararası literatürde yapılmış sınırlı düzeyde uygulamalı çalışma mevcuttur. Bu makalenin iki amacı vardır. Birincisi, saygı değerinin kuramsal açıdan... more
ÖZET Saygı, en temel değerlerden biri olmasına karşın bu değer üzerine ulusal ve uluslararası literatürde yapılmış sınırlı düzeyde uygulamalı çalışma mevcuttur. Bu makalenin iki amacı vardır. Birincisi, saygı değerinin kuramsal açıdan kozmopolitan (evrenselci) ve komüniteryan (cemaatçi) boyutlarını değerlendirmek; ikincisi ise kuramsal olarak bu iki boyuta dayanan bir Saygı Ölçeği (SÖ) geliştirerek geçerlik ve güvenirlik çalışmasını yapmaktır. Çalışmanın kuramsal kısmında kozmopolitan ve komüniteryan yaklaşımların ben anlayışları ve bunun değer anlayışına nasıl yansıyabileceği üzerine değerlendirmeler yapılmış; bu iki yaklaşımın saygı değeri ile ilişkisi temellendirilmeye çalışılmıştır. Nicel araştırma yönteminin kullanıldığı çalışmanın uygulama kısmı iki aşamada gerçekleştirilmiştir. Birinci aşamada madde havuzu oluşturularak toplam 221 lisans öğrencisi üzerine uygulanmıştır. Bu uygulama verileri doğrultusunda ölçekte yer almasına karar verilen maddeler ikinci aşamada iki farklı üniversitede toplam 238 öğrenci üzerine uygulanarak ölçeğin nihai geçerlik ve güvenirlik çalışması yapılmıştır. Elde edilen bulgular altı faktörlü bir sonuç vermesine karşın 17 madde iki faktörlü bir çözüme zorlandığında ölçeğin kuramsal olarak öngörülen iki boyutluluğunun doğrulandığı görülmüştür. İki faktörün toplam varyansı açıklama oranı % 41.48 olarak bulunmuştur. Her iki boyut için faktör yüklerinin .606-.818 ile .415-.600 arasında olduğu görülmüştür. Ölçeğin iki boyutlu yapısı Scree Plot testinde de açıkça ortaya çıkmıştır. Ölçeğin Cronbach Alfa iç tutarlılık güvenirlik değeri toplam ölçek için .73, kozmopolitan faktör için .87 ve komüniteryan faktör için .62 olarak bulunmuştur. Felsefi kuram ve yaklaşımların deneysel ve uygulamalı çalışmalarla incelenmesi çağdaş felsefede yeni bir çalışma alanı olarak henüz gelişme aşamasındadır. Bu çalışma, hem bu açıdan hem de değer eğitimi araştırmalarıyla ilgili literatüre katkı sağlama potansiyeline sahiptir. Anahtar Kelimeler: Değerler eğitimi, saygı, saygı ölçeği, kozmopolitanizm, komüniteryanizm Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir.
ÖZET Aktif yurttaşlık, AB yurttaşlık yeterlikleri kapsamında yürütülen proje ve akademik çalışmalarda kullanılmakta olan yaygın ve yerleşik bir kavram haline gelmiştir. Ancak, aktif yurttaşlığı ölçme çalışmaları henüz gelişim... more
ÖZET Aktif yurttaşlık, AB yurttaşlık yeterlikleri kapsamında yürütülen proje ve akademik çalışmalarda kullanılmakta olan yaygın ve yerleşik bir kavram haline gelmiştir. Ancak, aktif yurttaşlığı ölçme çalışmaları henüz gelişim aşamasındadır. Uluslararası literatürde var olan ölçme araçları ya yetişkin olmayanlar için hazırlanmış, ya da pragmatik bir tercihle veri elde etme kolaylığı göz önünde bulundurularak bazı uluslararası veri toplama ölçme araçlarının maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır. Bu çalışmada, bu sınırlılıkları aşmak ve Türkiye bağlamında kullanılmak üzere geliştirdiğimiz Aktif Yurttaşlık Ölçme Aracı'nın (AYÖA) kuramsal temeli, geliştirilme süreci ve geçerlik ve güvenirliliği ile ilgili sonuçlara yer verilmiştir. Bilgi (medya takibi, bilgi ve farkındalık), Beceri (öz-yeterlilik) , Değer (eşitlik ve dayanışma, demokratik değerler) ve Katılım (örgütsel üyelik, örgütsel katılım, gösteri ve protesto) olmak üzere dört ana boyuttan, bu boyutlara ilişin yedi alt boyuttan meydana gelmiştir. Toplam 73 maddeden oluşan AYÖA'nın Cronbach alpha güvenirlik değerleri ölçme aracının tümü için .90; bilgi, değer, beceri ve katılım boyutları için sırasıyla 76, .76, .85 ve .78 olarak bulunmuştur. Alt boyutlara ilişkin faktör analizinde faktör yük değerleri .30'un üzerinde, faktörlerin toplam varyansı açıklama oranının ise % 50,929 ile % 82,388 arasında olduğu görülmüştür. Bu sonuçlar, AYÖA'nın güvenirliğe sahip bir ölçme aracı olduğunu göstermektedir. Ancak, ölçme aracı henüz gelişim aşamasında olduğu için faktörel yapısı üzerinde yeni çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyoruz.
- by sedat yazıcı and +1
- •
- Citizenship
Öz: Askeri darbeler, Türk demokrasisinin önemli bir sorunu olmasna karşn bu konuda farkl kesimlerin alg ve görüşlerini araştran uygulamal çalşmalarn says yok denecek kadar azdr. Bu çalşmann amac, üniversite öğrencilerinin,... more
Öz: Askeri darbeler, Türk demokrasisinin önemli bir sorunu olmasna karşn bu konuda farkl kesimlerin alg ve görüşlerini araştran uygulamal çalşmalarn says yok denecek kadar azdr. Bu çalşmann amac, üniversite öğrencilerinin, askeri darbelerin etki ve sonuçlarna yönelik alg ve düşüncelerini incelemektir. Araştrmann katlmclar küme örnekleme yöntemi ile belirlenmiş, iki devlet üniversitesinde öğrenim gören 127'si kz, 70'i erkek olmak üzere toplam 197 lisans öğrencisidir. Araştrmada nicel veri yöntemlerinden genel tarama modeli kullanlmştr. Verilerin analizinde frekans, yüzde ve ortalama gibi betimsel analiz işlemleri; anlamllğ belirlemek için Pearson ki-kare testi, cinsiyet, branş ve üniversite değişkenleri açsndan tek yönlü varyans analizi ile Fischer'in LSD testi uygulanmştr. Araştrmada üniversite öğrencilerinin ağrlkl olarak askeri darbelerin olumsuz etki ve sonuçlar doğurduğu yönünde alg ve düşünceye sahip olduklar bulgusuna rastlanmştr. Katlmclarn büyük bir çoğunluğu askeri darbelerin toplumun psikolojisini bozduğu ve ekonomiyi geriye götürdüğü yönünde görüş bildirirken, en düşük katlm askeri darbelerin milli birlik ve bütünlüğü yeniden sağladğ ve özgürlük ortamn geri getirdiği maddelerinde olmuştur. Cinsiyet değişkeni açsndan yedi maddede farkllk görülürken, askeri darbelere yönelik erkek öğrencilerin kz öğrencilere göre daha olumsuz alg ve düşünceye sahip olduklar bulgusuna rastlanmştr. En az görüş farkllğ siyasi görüş ve siyasi tanmlama değişkenlerinde ortaya çkmştr. Sonuç bölümünde araştrmann bulgular kuramsal çalşmalarla ilişkilendirilerek çalşmann baz snrllklarna değinilmiştir.
- by sedat yazıcı
- •
I. Giriş Kuhn'un bilim felsefesindeki çalışmaları pozitivist bilim anlayışına ciddi itibar kay-bettirmiş olmasına karşın, pozitivist bilim anlayışı farklı yaklaşımlarla bilim felsefesin-de savunulmaya devam etmektedir. Bu yaklaşımlardan... more
I. Giriş Kuhn'un bilim felsefesindeki çalışmaları pozitivist bilim anlayışına ciddi itibar kay-bettirmiş olmasına karşın, pozitivist bilim anlayışı farklı yaklaşımlarla bilim felsefesin-de savunulmaya devam etmektedir. Bu yaklaşımlardan biri Van Fraassen'ın, The Scientific Image 1 adlı kitabında, Carnap'm mantıksal pozitivizmine, Sellars ve Putnam'ın bi-limsel realizmine karşı geliştirdiği "inşacı deneycilik" (constructive empiricism) diye adlandırdığı kuramdır. Bu kuramda anahtar kavram gözlenebilirlik kavramıdır. Van Fra-assen, Carnap'ın pozitivist bilim felsefesi anlayışına belli noktalarda karşı çıkmış olma-sına karşın, kuramsal ve gözîenemez varlıklara ilişkin herhangi bir doğruluk değeri ve-remeyeceğimiz noktasında pozitivizmle örtüşür. Ona göre, bu tür varlıklardan söz eden bilimsel kuramların doğruluğuna ilişkin takınılacak uygun epistemik tutum bilinemez-liktir (agnostizm). Bu tür kuramlar için yapabileceğimiz yegane değerlendirme onların "deneysel bakımdan yeterli" olup olmadıkları olabilir. Bu makalede, Van Fraassen'ın gözlenebilirlik kavramını irdeleyerek bilim felsefe-sinde realist ve realist karşıtı görüşlerin dayanaklarını açıklamaya çalışacağım. Bunun yanı sıra, gözlenebilir/gözlenemez ayrımında var olduğu ileri sürülen epistemik farklılı-ğın bilimsel bilgiye yönelik tutumumuzu belirleyecek derinlikte olup olmadığını tartışa-rak Van Fraassen'ın inşacı deneycilik kuramının gözlenebilirlik kavramına ilişkin epis-temik ayrımdan değil, öngördüğü gerekçelendirme yönteminden kaynaklandığını savu-nacağım. İL Pozitivist, Realist ve Deneyci Bilim Felsefesi Anlayışları Günümüz bilim felsefesi tartışmaları daha çok realist ve realist karşıtı yaklaşımlar et-rafında sürdürülmektedir. Pozitivizm son yıllarda önemli itibar kaybına uğramış olsa da, realist karşıtı görüşlerin ortaya çıkmasında etkili olmuş önemli bir akımdır. Bu nedenle ilkin, lan Hacking'i izleyerek, pozitivist bilim felsefesi anlayışının altı genel özelliğini sıralamakta yarar var: 1. Metafiziğe karşı olma; 2. doğrulama veya yalnışlamaya vurgu; 3. duyusal bilgiyi doğru bilginin temeli olarak alma; 4. fiziksel nedensellik konusunda
- by sedat yazıcı
- •
ÖZET Aktif yurttaşlık, AB yurttaşlık yeterlikleri kapsamında yürütülen proje ve akademik çalışmalarda kullanılmakta olan yaygın ve yerleşik bir kavram haline gelmiştir. Ancak, aktif yurttaşlığı ölçme çalışmaları henüz gelişim... more
ÖZET Aktif yurttaşlık, AB yurttaşlık yeterlikleri kapsamında yürütülen proje ve akademik çalışmalarda kullanılmakta olan yaygın ve yerleşik bir kavram haline gelmiştir. Ancak, aktif yurttaşlığı ölçme çalışmaları henüz gelişim aşamasındadır. Uluslararası literatürde var olan ölçme araçları ya yetişkin olmayanlar için hazırlanmış, ya da pragmatik bir tercihle veri elde etme kolaylığı göz önünde bulundurularak bazı uluslararası veri toplama ölçme araçlarının maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır. Bu çalışmada, bu sınırlılıkları aşmak ve Türkiye bağlamında kullanılmak üzere geliştirdiğimiz Aktif Yurttaşlık Ölçme Aracı'nın (AYÖA) kuramsal temeli, geliştirilme süreci ve geçerlik ve güvenirliliği ile ilgili sonuçlara yer verilmiştir. Bilgi (medya takibi, bilgi ve farkındalık), Beceri (öz-yeterlilik) , Değer (eşitlik ve dayanışma, demokratik değerler) ve Katılım (örgütsel üyelik, örgütsel katılım, gösteri ve protesto) olmak üzere dört ana boyuttan, bu boyutlara ilişin yedi alt boyuttan meydana gelmiştir. Toplam 73 maddeden oluşan AYÖA'nın Cronbach alpha güvenirlik değerleri ölçme aracının tümü için .90; bilgi, değer, beceri ve katılım boyutları için sırasıyla 76, .76, .85 ve .78 olarak bulunmuştur. Alt boyutlara ilişkin faktör analizinde faktör yük değerleri .30'un üzerinde, faktörlerin toplam varyansı açıklama oranının ise % 50,929 ile % 82,388 arasında olduğu görülmüştür. Bu sonuçlar, AYÖA'nın güvenirliğe sahip bir ölçme aracı olduğunu göstermektedir. Ancak, ölçme aracı henüz gelişim aşamasında olduğu için faktörel yapısı üzerinde yeni çalışmalar yapılması gerektiğini düşünüyoruz.
- by Hakan Arslan and +2
- •