the ultimate hopeful feminist movie

As I have written for the first movie of the series, it is like The Little Prince of the cinema - although may seem for kids, it appeals to adults as well and should be rewatched time and time again. Absolutely loved the Anxiety guy. And why have I cried over an animation movie on emotions???

A bittersweet work, tells that to get on the right track, it is necessary to first fall apart. Sometimes all you need is to reset yourself, take it easy, and re-bond with your valued relationships and calling in life. Druk is already a classic Scandinavian movie, which becomes even more heartbreaking with its sad story behind it. It changed my perception of alcohol consumption as well, which is now a much more complicated one.

“Benim hayatta başka ne silahım olabilir, söyler misiniz bana? Duygularımdı, aklımdı, başka ne silahım olabilir? Duygusuz nasıl yaşarsınız?” Belgeseli izlerken, baştan sona düşündüğüm şey Hrant Dink’in ne kadar kalbiyle düşünen bir insan olduğu, sözlerini ne kadar hissederek söylediği ve ne kadar iyi bir hatip olduğuydu. Sanırım onu bu ülkede barışa inat edenler arasında biricik kılan özelliklerinden birisi de duygusunda inat etmesiydi. Sözlerini, düşüncelerini bu kadar canlı kılan da, ortak bir gelecek kurmanın imkanlarını aramaktan vazgeçmemesini de sağlayan buydu diye düşünüyorum. Onun umduğu gibi, ağacın filizlerini arayanlardan olmak dileğiyle.