Academia.eduAcademia.edu

Fatih Sultan Mehmed Döneminde Üsküdar Nahiyesi

2020, 3. Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongresi

With the conquest of Istanbul by Sultan Mehmed the Conqueror, it was made some regulation concerning military and provincial (kazai) arrangements. There is, however, few offical documents and information on this regulation. Therefore there is lack of some information on social and economic situation of Istanbul in the period of Sultan Mehmed the Conqueror. In particular merely the registry of foundation (vakıf kayıtları) has recently existed from the registry of the Ottoman archieve given information in regard to the Anatolian side of Istanbul. The first registry (archive) including information on Üsküdar is the Foundation Books (Vakıf Defterleri) after the conquest of Istanbul. Such Vakıf Defterleri between the years of 1453 and 1481 contain registries and information about mahallahs of Çamlıca and Çengel villages, Salacak (the Conqueror) Mosque, Rum Mehmed Pasha Mosque and also Toygar Hamza Masjid. Besides to these mahallahs it is clear that there ought to be more settlement units in Üsküdar nahiyah in the period of Sultan Mehmed the Conqueror. A Cadastral Survey (Tahrir Defteri) has been discovered during working on the classification of the Ottoman Archives of the Presidency in the late of 2019. This Tahrir Defteri indicates detailed information on administrative units of Kocaeli sanjak. Dated by 1466 and registered by number 1160, this Tahrir Defteri contains detailed information on the Anatolian side of Istanbul. This book holds significant information on rural areas in nahiyah of Üsküdar. It will be analysed the settlement units and population of Üsküdar during that period. This paper explains the reasons of the fact that Üsküdar nahiyah was belonged to Ġstanbul in context of provincial and also belonged to Kocaeli sanjak in context of administrative during the periods of the pre-conquest and after conquest of İstanbul.

4. CİLT / VOL TARİH / HISTORY 12-14 KASIM / NOVEMBER 2020 ANKARA / TÜRKİYE 4. CĠLT / VOL TARĠH / HISTORY EDĠTÖR ALĠ OSMAN AKALAN ALĠ AHMETBEYOĞLU ANKARA / TÜRKĠYE ARALIK-2020 TÜRK EĞİTİM SEN GENEL MERKEZİ YAYINLARI ©Türk Eğitim Sen Genel Merkezi, 2020. Türk Eğitim Sen Genel Merkezi yayınlarının tamamının veya bir kısmının yayımcının yazılı izni olmadan herhangi bir yolla çoğaltılması yasaktır. Yayımların fikri sorumluluğu ve imla tercihi yazarlarına aittir. Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi yayınlarında yer alan baĢka kaynaklardan alınmıĢ tablo, resim ve benzeri Ģeylerin yasal kullanım sorumluluğu yazarlarına aittir. Ali Osman AKALAN (Ed.), Ali AHMETBEYOĞLU (Ed.), 2020 “Bilge Tonyukuk Yılı Anısına” 3 Uluslararası Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongresi Bildirileri 4. Cilt Tarih/ Ali Osman AKALAN (Ed.), Ali AHMETBEYOĞLU (Ed.), ISBN 978-605-80038-9-7 1. Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi, 2.Tarih, 3. Bildiri. TÜRK EĞİTİM-SEN GENEL MERKEZİ YAYINLARI TÜRK DÜNYASI KONGRE BİLDİRİLERİ DİZİSİ 05 Kapak ve Sayfa Tasarımı: Fatih Taha AKALAN İletişim Adresi: Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi Erzurum Mahallesi TalatpaĢa Bulvarı No:160 Kat:6 Cebeci/ANKARA Tel: 0 312 424 09 60 (8 Hat) Belgegeçer: 0 312 424 09 68 Genel Ağ: http://www.turkegitimsen.org.tr elmek: iletisim@turkegitimsen.org.tr 2020 “Bilge Tonyukuk Yılı Anısına” 3.Uluslararası Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongresi Bildirileri , 4. Cilt Tarih, Matsa Basımevi’’nde 29.12.2018 Tarihinde 100 adet basılmıştır. (İvedik O.S.B., Matbaacılar Sitesi 1514. Sokak No: 42 Yenimahalle / ANKARA Tel: 0 (312) 395 20 54) Ankara-2020 ONUR KURULU – HONORARY BOARD MEMBERS Talip GEYLAN (Türk Eğitim-Sen Genel BaĢkanı) Sattar MOHBALĠYEV (Azerbaycan Bağımsız Sendikalar Ġttifakı Genel BaĢkanı) Aigul MUKASHEVA (Kazakistan Ġlim ve Eğitim ÇalıĢanları Sendikası Genel BaĢkanı) Asylbek TOKTOKULOV (Kırgızistan Ġlim ve Eğitim ÇalıĢanları Sendikası Genel BaĢkanı) Erol KALA (Kosova Türk Öğretmenler Derneği Genel BaĢkanı) Elvin HASAN (Makedonya Ufuk Derneği Genel BaĢkanı) Abdulselam BAYRAKTAR (Irak Türkmen Eğitimcileri Öğretmen Örgütü Genel BaĢkanı) Akın Manga (Kıbrıs Türk Memur Sen Genel BaĢkanı) Leman ALI (Romanya Türk ve Tatar Kökenli Öğretmenler Derneği Genel BaĢkanı) GENEL KOORDĠNATÖR - GENERAL COORDINATOR Cengiz KOCAKAPLAN (Türk Eğitim-Sen Genel BaĢkan Yardımcısı) KOORDĠNATÖRLER – COORDINATORS Dr. Ali Osman AKALAN Dr. Bahadır Bumin ÖZARSLAN Dr. Yılmaz YEġĠL Uzm. Metin ĠSKENDEROĞLU YÜRÜTME KURULU – EXECUTIVE COMMITTEE Musa AKKAġ Genel BaĢkan Yardımcısı Seyit Ali KAPLAN Genel BaĢkan Yardımcısı Cengiz KOCAKAPLAN Genel BaĢkan Yardımcısı ii M.YaĢar ġAHĠNDOĞAN Genel BaĢkan Yardımcısı Selahattin DOLĞUN Genel BaĢkan Yardımcısı Fuat YĠĞĠT Genel BaĢkan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet ÖZTÜRK Konya 3 Nolu ġb. BaĢkanı Dr. Öğretim Üyesi Ali AHMETBEYOĞLU Ġstanbul 10 Nolu ġb. BaĢkanı Doç Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Hanefi BOSTAN Ġstanbul 1 Nolu ġb. BaĢkanı Dr. Öğretim Üyesi Tayfun FINDIK Ankara 7 Nolu ġb. BaĢkanı Bahadır BOZDUMAN Adana 3 Nolu ġb. BaĢkanı Ġbrahim ÇÖMEZ Ankara 1 Nolu ġb. BaĢkanı Sezai UĞUR Denizli 2 Nolu ġb. BaĢkanı Murat Ercüment KESKĠNLER Erzurum 2 Nolu ġb. BaĢkanı Gürol YER EskiĢehir 2 Nolu ġb. BaĢkanı Hüseyin ORMANCI Ġzmir 4 Nolu ġb. BaĢkanı Metin ĠSKENDEROĞLU Trabzon 2 Nolu ġb. BaĢkanı DÜZENLEME KURULU – ORGANIZATION COMMITTEE Prof. Dr. Tolga Erdoğan Trabzon Üniversitesi Prof. Dr. Hasan ġahan Akdeniz Üniversitesi Prof. Dr. Uğur Üçüncü Karadeniz Teknik Üniversitesi Prof. Dr. DurmuĢ Ekiz Trabzon Üniversitesi Prof. Dr. Musa ġamil Yüksel Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Doç. Dr. Osman Düzgün Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Doç. Dr. Seyfullah Yıldırım Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Doç. Dr. Cengiz ġahin Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Doç. Dr. Ersan Tolukan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Doç. Dr. Musa Aygül Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Doç. Dr. Mehmet AK Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Doç.Dr. Zeynep Aycıbın Seyitkıran Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Doç.Dr. Yüksel Eroğlu Bayburt Üniversitesi Doç.Dr. Yasemin Tümer Erdem Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Yaprak Türkan Yücelsin Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Ümran Ay Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Uğur Demir Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Ufuk Alpkaya Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Tülin Malkoç Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Tuğba Eray Biber Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Doç.Dr. Tonguç Tokol Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Tahir Zorkul Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Doç.Dr. ġimal Yakut Aymankuy Balıkesir Üniversitesi Doç.Dr. ġehnaz Yalçın Wells Marmara Üniversitesi Doç.Dr. ġahin Özen Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Süleyman Sadi Küçür Marmara Üniversitesi Doç.Dr. Seyhan Mercan Kalaycı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Doç.Dr. Sevinç Arı Marmara Üniversitesi FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR FATĠH SULTAN MEHMED DÖNEMĠNDE ÜSKÜDAR NAHĠYESĠ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR Mehmet Hanefi BOSTAN454 Öz: Fatih Sultan Mehmed tarafından Ġstanbul‟un fethi ile birlikte Ģehir ve Ģehrin hinterlandı içinde yer alan yerleĢim birimleri için kazai ve askeri düzenlemeler yapılmakla birlikte bu düzenlemelerle konusunda bilgi veren kayıtların çok azı günümüze ulaĢabildi. Bu nedenle Ġstanbul‟un Fatih zamanındaki sosyal ve iktisadi durumu konusundaki bilgilerimiz eksik kaldı. Özellikle Ġstanbul‟un Anadolu Yakası konusunda bilgi veren arĢiv kayıtlarından sadece vakıf kayıtları günümüze gelebildi. Ġstanbul‟un fethinden sonra Üsküdar ile ilgili bilgi veren ilk arĢiv kayıtları Vakıf Defterleri‟nden oluĢmaktadır. 1453-1481 tarihleri arasındaki bir tarihe ait olan bu kayıtlar Çamlıca ve Çengel köyleri ile Salacak ( Fatih ) Camii, Rum Mehmed Paşa Camii ve Toygar Hamza Mescidi mahalleleri hakkındadır. Fatih Sultan Mehmed döneminde Üsküdar nahiyesinin iskân birimlerinin bunlarla sınırlı olamayacağı açıktır. Nitekim CumhurbaĢkanlığı Osmanlı ArĢivi‟nde tasnif çalıĢmaları devam ederken 2019 yılının sonlarında Kocaeli sancağına ait idari birimler konusunda ayrıntılı bilgiler veren bir tahrir defteri bulunarak araĢtırmacıların istifadesine sunuldu. 1466 yılına ait ve 1160 numaralı bu Tahrir Defteri, Ġstanbul‟un Anadolu Yakası ile ilgili ayrıntılı bilgilere haizdir. Bu defterde Üsküdar Nahiyesinin özellikle kırsal kesimi hakkında önemli bilgiler yer almaktadır. Bu dönemde Üsküdar‟ın iskân birimleri ve nüfusu değerlendirilecektir. Bu tebliğde Üsküdar‟ın Fatih Sultan Mehmed‟in Ġstanbul‟u fethinden önceki durumu ile fetihten sonra kazai yönden Ġstanbul‟a ve idari yönden Kocaeli sancağına bağlılığının nedenleri ortaya konulacaktır. Tebliğimiz büyük ölcüde 1160 numaralı Kocaeli sancağına ait tahrire dayanılarak Üsküdar Nahiyesinin durumu ele alınacaktır. Anahtar Kelimeler: Üsküdar, Fatih Sultan Mehmed, Ġskân, Nahiye, Nüfus Doç. Dr., Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü mhbostan@marmara.edu.tr; mhanefibostan@gmail.com; ORCID: 0000-0003-3498-0142 454 303 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR Abstract: With the conquest of Istanbul by Sultan Mehmed the Conqueror, it was made some regulation concerning military and provincial (kazai) arrangements. There is, however, few offical documents and information on this regulation. Therefore there is lack of some information on social and economic situation of Istanbul in the period of Sultan Mehmed the Conqueror. In particular merely the registry of foundation (vakıf kayıtları) has recently existed from the registry of the Ottoman archieve given information in regard to the Anatolian side of Istanbul. The first registry (archive) including information on Üsküdar is the Foundation Books (Vakıf Defterleri) after the conquest of Istanbul. Such Vakıf Defterleri between the years of 1453 and 1481 contain registries and information about mahallahs of Çamlıca and Çengel villages, Salacak (the Conqueror) Mosque, Rum Mehmed Pasha Mosque and also Toygar Hamza Masjid. Besides to these mahallahs it is clear that there ought to be more settlement units in Üsküdar nahiyah in the period of Sultan Mehmed the Conqueror. A Cadastral Survey (Tahrir Defteri) has been discovered during working on the classification of the Ottoman Archives of the Presidency in the late of 2019. This Tahrir Defteri indicates 304 detailed information on administrative units of Kocaeli sanjak. Dated by 1466 and registered by number 1160, this Tahrir Defteri contains detailed information on the Anatolian side of Istanbul. This book holds significant information on rural areas in nahiyah of Üsküdar. It will be analysed the settlement units and population of Üsküdar during that period. This paper explains the reasons of the fact that Üsküdar nahiyah was belonged to Ġstanbul in context of provincial and also belonged to Kocaeli sanjak in context of administrative during the periods of the pre-conquest and after conquest of Ġstanbul. Key Words: Üsküdar, Sultan Mehmed the Conqueror, Settlement (Ġskân), Nahiyah, Population. *Assoc. Prof. Dr., Marmara University, Faculty of Arts and Sciences, Department of History, mhbostan@marmara.edu.tr; mhanefibostan@gmail.com; ORCID: 0000-0003-3498-0142 GiriĢ Türklerin 1078‟te Anadolu Selçukluları zamanında Üsküdar‟a kadar gelerek Boğaz‟da çadırlarını kurdukları ve Üsküdar‟a kadar olan bölgelerde rahatlıkla dolaĢtıkları bilinmektedir (Turan, 1984: 55). Hatta Ali Bahadırlı örneğinde olduğu gibi 1260‟lı yıllarda bölgede bazı Mehmet Hanefi BOSTAN köyler kurup buralara yerleĢtikleri anlaĢılmaktadır (Emecen, 2013: 411). Osmanlı Türkleri 1305 yılında Yoros kalesini ġile kalesi ile birlikte ele geçirdikleri ancak burada fazla tutunamadıkları, Boğaz ve Yoros dâhil olmak üzere bütün Anadolu yakasını 1329‟dan sonra hâkimiyet altına altıkları anlaĢılmaktadır (Ġnalcık, 2004: 11-13; 2012: 15). Orhan Gazi‟nin 1329‟da Gebze sahilinde Pelekanon savaĢında Bizans Ġmparatoru III. Andronikos‟un kumandasındaki orduyu yenmesiyle sahilde bulunan Hereke, Pendik, Kartal ile birlikte Üsküdar‟ın da Osmanlılar‟ın kontrolü altına girdiği tahmin edilmektedir. Bu savaĢtan sonra yapılan barıĢ görüĢmelerinde Orhan Gazi barıĢ Ģartı olarak Merdivenköy‟deki av köĢkünü alıp burayı ahîlere verdi. 1347‟de kayınpederi Bizans Ġmparatoru Kantakuzenos‟u ziyaret amacıyla Üsküdar‟a gelen Orhan Bey, Kız Kulesi‟ne hâkim bir noktada otağını kurdu. 1352‟de Venedikliler‟e yenilen Ceneviz donanmasına yardım amacıyla Kadıköy ve Üsküdar‟a atlı birlikler gönderdi. Bu yıllarda muhtemelen Büyük Çamlıca, Küçük Çamlıca ile Doğancılar‟a kadar Üsküdar ve Kadıköy‟ün stratejik yerlerini tamamen ele geçirdi. Bölgedeki Osmanlı kontrolü 1402 Ankara bozgununa kadar devam etti. Yıldırım Bayezid döneminde Ġstanbul‟da oturan Müslümanların davalarına bakmak üzere Üsküdar‟da bir kadı görevlendirilmesi bu hususu teyit etmektedir (Bostan, 2012: 365). 1351-1402 yıllarında Üsküdar ve yöresi Osmanlı Türklerinin kontrolünde bulunmakla beraber, 1348‟den sonra Yoros‟un kısa bir süre Cenevizlilerin hâkimiyetine girdiği, 1391‟de Yıldırım Bayezid‟in Kocaeli‟nden karadan kalabalık bir kuvvetle Yoros kalesini tekrar aldığı ve YahĢi Bey‟i buradan ġile kalesini almaya gönderdiği kaydedilmektedir (ÂĢıkpaĢaoğlu, 1970: 72). Yıldırım Bayezid‟in Yoros kalesini üs olarak kullanarak Anadolu Hisarı‟nın yapımına baĢladığı (Eyice, 1994: 534) ve hisar inĢaatının 1396‟da tamamlandığı anlaĢılmaktadır (UzunçarĢılı, 1982: 291-292). 1399‟da Bizans‟a yardım etmek için Batı Avrupa‟dan Boğazın Karadeniz‟e açılan kapısı olan Yoros ve Riva‟ya kadar gelen MareĢal Boucicaut komutasındaki paralı askerlerin Türklerin elinde bulunan Yoros Kalesi'ne saldırmaya cesaret edemeyerek, sadece kalenin eteğindeki köyü yaktıktan sonra geri çekilmek zorunda kalmıĢlardır (Eyice, 1994: 534; 2004: 19). Yıldırım Bayezid Han‟ın Anadolu Hisarını ve Yoros Kalesi‟nde bir cami yaptırması (Evliya Çelebi, 2003: 225) ve MareĢal Boucicaut komutasındaki paralı askerlerin Yoros Kalesini ele geçirememeleri, Türklerin bütün Anadolu yakasını hâkimiyetlerinde bulundurduklarının açık delili olarak 305 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR değerlendirilmektedir (Eyice, 2004: 19). 1402 Ankara bozgunundan sonra yörenin tekrar Bizanslıların hâkimiyetine geçtiği belirtilmektedir (Haskan, 2001: 30). 1420‟de Çelebi Mehmed zamanında Ġstanbul‟un Anadolu yakası tekrar Türklerin eline geçti ve 1424‟te Bizans‟la yapılan anlaĢma gereği Karadeniz sahilindeki bütün yerler, Üsküdar, Yoros ve çevresi Osmanlılara bırakıldı (UzunçarĢılı, 1982: 372, 399 ). Üsküdar ve çevresindeki Türk yerleĢmeleri bu dönemden itibaren daha da arttı. Türklerin, Ġstanbul‟un fethinden çok önce Üsküdar bölgesinin yanı sıra (BOA, TD 1160: 58; BOA, Ali Emiri 40: 4a-b, 6a; BOA, MAD 22: 3, 23, 38) Yoros ve çevresinde de hâkimiyetlerini sürdürdükleri tahrir ve vakıf kayıtları da teyit etmektedir. Nitekim Orhan Bey, Kartal‟ı feth ederek Gebze‟de bulunan camiine vakf etmiĢtir (BOA, TD 1160: 269). Tuzla (Niğde)‟nın Yıldırım Bayezid‟in Bursa‟daki imaretine vakf edildiği kaydedilmektedir (BOA, TD 1160: 270). Pendik ve Çengelköy, Kadı Fazlullah‟ın Zaviyesi‟ne vakf edildi. Murad Han b. Mehmed Han, Kadı Fazlullah‟a Çengel ve Pendik köylerini “temlik edip eline mülkname verdi” (BOA, 306 MAD 22: 3, 23). Kadı Fazlullah da bu köyleri 1434 yılında Gebze‟de bulunan zaviyesine vakf etti (BOA, TD 1160: 268, 277; Erdoğan ve Bayrak, 2015: 190, 191). Çamlıca köyü Sultan Mehmed b. Bayezid Han tarafından Ġvaz Fakih‟e hükm-i Ģerif verilerek vakıf haline getirildi (BOA, MAD 22: 38). Fatih dönemindeki bir tahrir kaydında Kalamıc (KalamıĢ?) köyünün timar geliri Seyid Ahmed‟e verildiği ve buranın “hünkâr zamanında” bu kiĢinin “atası yeri” olduğu belirtilmektedir (BOA, TD 1160: 90). Yine Fatih Sultan Mehmed (II. Mehmed) Han dönemine ait bir Tahrir Defteri‟nde Yoros‟a tabi Depeevran (Depeviran) köyünün “Hüdavendigar zamanında Musa yeri” olduğu belirtilmektedir (BOA, TD 1160: 111). Fatih dönemine ait bir vakıf kaydında Yoros‟a tabi Hacılı mezrasının fakih Ahmed oğlu Hızır fakihin bir çiftlik vakıf yeri olduğu ve buranın Murad Bey tarafından Hızır fakihe verildiği kaydedilmektedir (BOA, Ali Emiri 40: 7a). 1523 tarihli bir baĢka Vakıf Defteri‟nde adı gecen vakıf mezrasının Hacılı köyüne tabi olduğu ve Murad Bey‟den kasıt Gazi Hüdavendigar (I. Murad) olduğu ortaya çıkmaktadır (BOA, MAD 22: 111). Yine Hacılı köyü kayıtları içinde yer alan Yusuf adlı kiĢinin mülkü olan çiftliği Sultan Murad bin Mehmed Han‟ın hükmü ile kendisine verildiği belirtilmektedir (BOA, TD 438: 797; BOA, TD 733: 331b; TK. KKA, TD 579: 101b). 1523 tarihli Vakıf Defteri‟nde Ali Mehmet Hanefi BOSTAN Bahadır köyü kayıtları içinde yer alan Ġbrahim Fakih vakfına ait Hacı Halil adlı çiftliğin Ġbrahim Fakih veled-i Ġdris Fakih‟e Gazi Murad Han, Bayezid Han, Sultan Mehmed Han ve Murad Han‟ın mukarrernâmeleri (resmi mektuplarıyla) ile verildiği kaydedilmektedir (BOA, MAD 22: 111; BOA, TD 733: 331b). Yoros‟a tabi TaĢoğlu köyünün Fatih döneminde ve öncesinde “kadılar yeri” olduğu belirtilmektedir (BOA, TD 1160, s. 109). Bütün bu kayıtlar Ġstanbul fethedilmeden Ġstanbul‟un Anadolu Yakası‟nın (Üsküdar ve çevresinin) Türklerin hâkimiyetinde olduğunu ortaya koymaktadır. A. Ġdari Yapı, Ġskân Birimleri, Nüfus, Görevliler ve Unvan Sahipleri 1. Ġdari Yapı ve Ġskân Birimleri Fatih Sultan Mehmed tarafından Ġstanbul‟un fethi ile birlikte Ģehir ve Ģehrin hinterlandı içinde yer alan yerleĢim birimleri için kazai ve askeri düzenlemeler yapılmakla birlikte bu düzenlemeler konusunda bilgi veren kayıtların çok azı günümüze ulaĢabildi. Bu nedenle Ġstanbul‟un Fatih zamanındaki sosyal ve iktisadi durumu konusundaki bilgilerimiz eksik kaldı. Özellikle Ġstanbul‟un Anadolu Yakası konusunda bilgi veren arĢiv kayıtlarından sadece vakıf kayıtları günümüze gelebildi. Ġstanbul‟un fethinden sonra Üsküdar ile ilgili bilgi veren ilk arĢiv kayıtları Vakıf Defterleri‟nden oluĢmaktadır. 1453-1481 tarihleri arasındaki bir tarihe ait olan bu kayıtlar Çamlıca, Çengel ve Kartal köyleri (BOA, Ali Emiri 40: 4a, 6a, 6b7a) ile Salacak ( Fatih ) Camii, Rum Mehmed PaĢa Camii ve Toygar Hamza Mescidi mahalleleri hakkındadır (Ayverdi, 1958: 56). Fatih Sultan Mehmed döneminde Üsküdar nahiyesinin iskân birimlerinin bunlarla sınırlı olamayacağı açıktır. Nitekim CumhurbaĢkanlığı Osmanlı ArĢivi‟nde tasnif çalıĢmaları devam ederken 2019 yılının sonlarında Kocaeli sancağına ait idari birimler ve bu idari birimlerin nüfusu ve iktisadî yapısı konusunda ayrıntılı bilgiler veren bir tahrir defteri bulunarak araĢtırmacıların istifadesine sunuldu. 1466 yılına ait olduğu belirtilen (?)1160 numaralı bu Tahrir Defteri, Ġstanbul‟un Anadolu Yakası ile ilgili ayrıntılı bilgilere haizdir. Bu defterde Üsküdar Nahiyesinin özellikle kırsal kesimi hakkında önemli bilgilere yer verilmektedir. Defterin 1466 tarihli ya da Ġstanbul‟un fethinden önceye ait olması Ģüphelidir. Nitekim 1160 numaralı Tahrir Defteri‟nin bazı vakıf ve timar kayıtlarında Fatih öncesine atıflar bulunmakla beraber Ġstanbul kadısı Mevlana ġemseddin‟e timar geliri tahsis edilmesi ve Gebze kazasına tabi Aslıca köyündeki bir yerin ve çiftliğin vakıf olduğu ve bu vakıfla 307 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR ilgili “Bayezid Bey, Murad Bey ve Sultanımızdan (Fatih‟ten) mektupları var” ibaresinin yer alması defterin Fatih dönemine ait olduğunu düĢündürmektedir (BOA, TD 1160: 76, 92, 93, 95, 274). Fatih döneminde Ġstanbul kadısı olarak görev yapan Mevlana ġemseddin adında biri olmamakla birlikte, bu Ģahsın Ġstanbul‟un ilk kadısı Hızır Bey olabileceği muhtemeldir. Nitekim Gebze kadısı Fazlullah‟ın 18 Kasım 1434 tarihinde tescillenen vakfına, 28 Ocak 1459 tarihinde torunu Kutbeddin Çelebi‟nin (Çelik, 2003: 47) tescillenen vakfının giderleri karĢılandıktan sonra vakıf fazlasının dedesi Fazlullah‟ın zaviyesinin imaretine bağıĢlanmasını Ģart koĢmuĢtur (Erdoğan ve Bayrak, 2015: 190, 199). Fazlullah Efendi‟nin vakıf kayıtları 1160 numaralı tahrirde yer almakla birlikte, torunu Kutbeddin Çelebi‟nin vakfı ile ilgili bir bilgi bulunmamakta, fakat kendisine verilen timar ve mülk kayıtlarının yer aldığı görülmektedir (BOA, TD 1160: 94, 95, 266, 268, 275, 276, 277). Bütün bu bilgiler, arĢiv uzmanlarının 1160 numaralı tahrir için 1466 tarihi vermekle beraber bu defterin 1453-1458 yılları arasında düzenlendiğini göstermektedir. Üsküdar Ģehir merkezi ve kırsal kesimi, XV. yüzyılın ikinci yarısından (1453 tarihinden) itibaren idarî-askerî yönden (dirlik yönünden) Kocaeli (Ġznikmit-Ġzmit) sancağına bağlı 308 Gebze vilayetine (kazasına) bağlıydı (BOA, TD 1160: 44, 47, 68, 70-72, 79, 90-93, 269, 266, 277-278). Ġdarî-kazaî yönden Ġstanbul‟un Üsküdar kadılığına tabi bulunmaktaydı. Üsküdar kadılığı, Ġstanbul‟un bilâd-ı selâse (Galata, Üsküdar, Eyüp) olarak anılan kadılıklarından biri idi. Dolayısıyla Üsküdar ve çevresi idarî-kazaî yönden Ġstanbul‟a bağlı bulunmaktaydı. Üsküdar kadılığı beĢ naiplikten oluĢmaktadır ki, bu naipliklerden biri Üsküdar nahiyesi naipliğidir. XVI. yüzyılın ilk çeyreğine ait sicil kayıtlarında Üsküdar naibine tayin edilen köylerin sayısı 18 adet olup bu köyler Ģunlardır: BaĢıbüyük, Çengelköy, Heregedun (Kadıköy), Ġstavroz, Karamanlu, Kartal, Kısıklu, Kuzguncuk, Küçük Dudullu (Çepni), Nerdubanlu (Merdivenköy), Reislü (2 köy), Salihlü, Samandıra, Soğanlık, Viranköy, Yakacık ve Yenice. Ancak bu 18 köy içinde sıralanmayan Bulgurlu, Çamlıca, Ilısuluk ve Maltepe köyleri de Üsküdar nahiyesine tabi olduğu belirlenmektedir (Bostan, 2009: 365). Fatih döneminde Üsküdar nahiyesine tabi köylerin Bulgurlu, Canlu ve BüyükbaĢlu, Çamlıcaköy, Çengarköy (Çengelköy), Diğer Nerdubanlu (Karamanlu), Heregedun (Kadıköy), Ilısuluk, Ġstavroz, Kartal, Kalamıc (KalamıĢ ?), Kuzguncuk, Nerdubanlu (Merdivenköy), Reislü, Soğanlu, Viran (Erenköy), Yakacık, Yeniceköy adlı köy iskân birimleri ile nefs-i Samandıra adlı yerleĢim birimlerinden oluĢtuğu tespit edilmektedir. Mehmet Hanefi BOSTAN Bu iki ayrı yapılanmanın güvenlikle ilgili düzenlemelere de yansıdığı görülmektedir. Nitekim Üsküdar kadılığının (Anadolu Yakası) asayiĢi Ġzmit Sancak Beyi tarafından sağlanmaktaydı. BostancıbaĢı da Üsküdar‟dan Kartal ve Pendik‟e kadar olan sahilleri ve Saray Bahçelerinin gözetim görevini yürütmekteydi. Fatih döneminde Üsküdar nahiyesine tabi kır iskân yerleri Küçüksu‟dan Samandıra‟ya ve buradan Yakacık ve Kartal‟a uzanan geniĢ bir coğrafi alanı içine almaktaydı. 2. Nüfus Fatih Sultan Mehmed devrinde Üsküdar Ģehir merkezi ile ilgili üç mahalle kaydına rastlanmaktadır. Bunların da Salacak (Fatih) Camii, Rum Mehmed PaĢa Camii ve Toygar Hamza Mescidi mahalleleri olduğu görülmektedir. Bu dönemde Üsküdar‟ın mahallelerinin bunlarla sınırlı olup olmadığı tespit edilememektedir. Mahallelerde yaĢayan nüfus miktarı ile ilgili bir bilgiye ulaĢılamamakla beraber E. H. Ayverdi‟nin Fatih devri sonlarında Üsküdar ve Anadolu sahilleri için verdiği 10 bin kiĢilik nüfusun (Ayverdi, 1958: 56, 79-80, 82), XVI. yüzyıldaki mahalle nüfus verilerine dayanarak yaklaĢık 300-400 kiĢisinin Üsküdar Ģehir merkezinde yaĢadığı tahmin edilmektedir. Mahalle isimlerinden hareketle XV. yüzyılda Üsküdar Ģehir merkezinde gerçekleĢen Türk yerleĢmesinin ġemsipaĢa‟nın arkasındaki yamaçlarda baĢladığı düĢünülmektedir (Bostan, 2019: 119, 129). Fatih zamanında Üsküdar kırsal kesiminde, birlikte yazılan Canlu ve BüyükbaĢlu köyleri ile birlikte toplam 19 köy iskân birimi bulunmaktaydı. Köy iskân birimlerinde 176 çift sahibi hane ile çifti olmayan 96 hane olmak üzere toplam 272 hane ve iki bîve (dul kadın) yaĢamaktaydı. Bîveler nefs-i Samandıra‟da ikamet etmekteydi. Fatih döneminde Samandıra‟nın bir pazarının bulunması, burada ikamet edenlerin çifti olmaması ve “nefs” olarak nitelendirilmesi (BOA, TD 1160: 91), bu yerleĢim biriminin Ģehir merkezi olabileceğini düĢündürmekle beraber daha sonraki kayıtlarda köy iskân birimi olarak kaydedilmesi (Bostan, 2009: 367, 368, 369, 370) buranın köy statüsünde bir yerleĢim birimi olduğunu göstermektedir. Üsküdar nahiyesi sınırları içinde Ģehir ya da kasaba merkezi olarak değerlendirilebilecek yerin Üsküdar olduğu mahallelerinin bulunmasından ortaya çıkmaktadır. Üsküdar Ģehir merkezindeki üç mahallede toplam 65 hanenin yaĢadığı tahmin edilmektedir. Nahiyenin Ģehir merkezi ve kırsal kesimi dâhil olmak üzere toplam nüfusu 337 hane ve iki bîveden oluĢtuğu 309 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR görülmektedir. Bir hanenin beĢ kiĢiden ve bir bîvenin de dört kiĢiden meydana geldiği (Barkan, 1953: 11-12; Göyünç, 1979: 331-348; Ġnalcık, 1960: 45) göz önüne alındığında nahiye nüfusunun yaklaĢık 1700 kiĢiden teĢekkül ettiği hesaplanmaktadır. Tablo 1: Üsküdar Nahiyesinde İskân Birimlerinin Ayrıntılı Nüfusu MAHALLE ve KÖY YERLEġĠM BĠRĠMLERĠ Çift Sahibi Hane Çiftsiz Hane Bîve (Dul) Hane Toplam Hane Tahmini Nüfus MAHALLELER Fatih (Salacak) Camii 0 0 0 15 (?) 15 (?) 75 (?) Rum Mehmed PaĢa Camii Toygar Hamza Mescidi 0 0 0 40 (?) 40 (?) 200 (?) 0 0 0 10 (?) 10 (?) 50 (?) KÖYLER 310 Bulgurlu 9 6 0 0 15 75 Canlu ve BüyükbaĢlu 11 0 0 0 11 55 Çamlıcaköy 9 3 0 0 12 60 Çengarköy (Çengelköy) 15 8 0 0 23 115 Diğer Nerdubanlu (Karamanlu) Ilısuluk 6 3 0 0 9 45 3 0 0 0 3 15 Ġstavroz 10 7 0 0 17 85 Kadıköy (Heregedun) 19 4 0 0 23 115 Kartal 19 5 0 0 24 120 Kalamıc (KalamıĢ ?) 6 3 0 0 9 45 Kuzguncuk 5 0 0 0 5 25 Nefs-i Samandıra 0 29 2 0 29 153 Nerdubanlu (Merdivenköy) Reislü 25 13 0 0 38 190 13 5 0 0 18 90 Soğanlu 6 5 0 0 11 55 Viran (Erenköy) 11 5 0 0 16 80 Yakacık 4 0 0 0 4 20 Yeniceköy 5 0 0 0 5 25 TOPLAM 176 96 2 65 337 1693 Mehmet Hanefi BOSTAN Kırsal kesimdeki yaĢayan nüfusun bîveler hariç %64.70‟i çift sahibi, %35.29‟u çift sahibi değildi. Nahiye nüfusunun %80.80‟i (1368 kiĢisi) köylü, %19.19‟u (325 kiĢisi) Ģehirli idi. Üsküdar Ģehir merkezinde en çok nüfus Rum Mehmed PaĢa mahallesinde, en az nüfus da Toygar Hamza Mescidi mahallesinde yaĢamaktaydı. Kırsal kesimde de en çok nüfus sırasıyla Nerdubanlu (Merdivenköy), nefs-i Samandıra ve Kartal köylerinde, en az nüfus da Ilısuluk, Yakacık ve Yeniceköy ile Kuzguncuk köylerinde yaĢadığı tespit edilmektedir. *KATEGORİ ADI+; *DEĞER+; *YÜZDE+ *KATEGORİ ADI+; *DEĞER+; *YÜZDE+ 311 Çift Sahibi Haneler Çifti Olmayan Haneler Grafik 1: Köylerdeki Nüfusun Çift Sahibi ve Çifti Olmayan Haneler Olarak Dağılımı FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR Şehirli; 325; 19% Köylü; 1368; 81% Şehirli Köylü Grafik 2: Üsküdar Nahiyesi Nüfusunun Şehirli ve Köylü Olarak Dağılımı Üsküdar Ģehir merkezinde XVI. yüzyıl tahrir verilerine dayanarak gayr-i Müslim nüfusun bulunmadığını söylemek mümkündür. Nahiyenin kır iskân birimlerinden Çengelköy, Ġstavroz 312 (Beylerbeyi), Kadıköy, Kartal, Kalamıc ve Kuzguncuk köylerinde gayr-i Müslim nüfusun yaĢadığı tespit edilmektedir. Bu iskân birimlerinde toplam 92 haneden (yaklaĢık 460 kiĢiden) oluĢan bir gayr-i Müslim nüfus ikamet etmekteydi (BOA, TD 1160: 90, 92-93, 95, 269, 277278). YaklaĢık 1693 kiĢiden oluĢan nahiye nüfusunun % 27.17‟si (460 kiĢisi) gayr-i Müslim, %72.82‟isi (1233 kiĢisi) de Müslümanlardan oluĢmaktaydı. Gayr-i Müslim nüfusun tamamı kırsal kesimde ikamet etmekte ve kırsal kesimdeki toplam 1368 kiĢilik nüfusun %33.62‟si teĢkil etmekteydi. Müslüman nüfus da 908 kiĢi ile %66.37‟lik bir orana sahipti. Kırsal kesimde en çok gayr-i Müslim nüfus sırasıyla Kartal, Çengelköy ve Kadıköy‟de, en az nüfus da Kalamıc, Kuzguncuk ve Ġstavroz köylerinde yaĢamaktaydı. Mehmet Hanefi BOSTAN *KATEGORİ ADI]; *DEĞER+; *YÜZDE+ *KATEGORİ ADI+; *DEĞER+; *YÜZDE+ Müslim Gayr-i Müslim Grafik 3: Üsküdar Nahiyesi Nüfusunun Müslim ve Gayr-i Müslim Olarak Dağılımı Gayr-ı Müslim; 460; 34% Müslüman 313 Müslüman; 908; 66% Gayr-ı Müslim Grafik 4: Üsküdar Nahiyesinin Kırsal Kesiminde Yaşayan Müslim ve Gayr-i Müslim Nüfusun Dağılımı Tablo 2: Üsküdar Nahiyesinde Nüfusun Müslim ve Gayr-ı Müslim Olarak Dağılımı ĠSKÂN BĠRĠMLERĠ Müslim Hane Bîve (Dul Kadın) Tahmini Nüfus Gayr-ı Müslim Hane Tahmini Nüfus MAHALLELER Fatih (Salacak) Camii 15 (?) 0 75 (?) 0 0 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR Rum Mehmed PaĢa Camii 40 (?) 0 200 (?) 0 0 Toygar Hamza Mescidi 10 (?) 0 50 (?) 0 0 KÖYLER 314 Bulgurlu 15 0 75 0 0 Canlu ve BüyükbaĢlu 11 0 55 0 0 Çamlıcaköy 12 0 60 0 0 Çengarköy (Çengelköy) 0 0 0 23 115 Diğer Nerdubanlu (Karamanlu) Ilısuluk 9 0 45 0 0 3 0 15 0 0 Ġstavroz (Beylerbeyi) 0 0 0 17 85 Kadıköy (Herekedun) 3 0 15 20 100 Kartal 0 0 0 24 120 Kalamıc (KalamıĢ ?) 6 0 30 3 15 Kuzguncuk 0 0 0 5 25 Nefs-i Samandıra 29 2 153 0 0 Nerdubanlu (Merdivenköy) Reislü 38 0 190 0 0 18 0 90 0 0 Soğanlu 11 0 55 0 0 Viran (Erenköy) 16 0 80 0 0 Yakacık 4 0 20 0 0 Yeniceköy 5 0 25 0 0 TOPLAM 245 2 1233 92 460 3. Görevliler ve Unvan Sahipleri Üsküdar nahiyesi dâhilinde köy iskân birimlerinde yaĢayan halktan alınan vergi geliri 10 ayrı timara ayrılmıĢ olup ve bunlar 13 nefer askerî görevliye tahsis edilmiĢti. Bu 10 adet timarı; zaim, Ġstanbul kadısı ġemseddin, Emir-i hor oğlu Ali, Kale-i Cedid dizdarı Balaban, Reisoğlu Hamza ve Ali (müĢterek), Ġsa ve Ġsmail (müĢterek), Ġsmail ve Kasım (müĢterek), Dur Hasan ve Ġdris (müĢterek) ile Ġsmail adındaki sipahi tasarruf etmekteydi (BOA, TD 1160: 47, 56, 68, 70, 71-72, 79, 90-93, 95). Timar tasarruf eden askerî görevliler dıĢında beĢ fakih, yedi hacı, dört imam ve iki Ģeyh unvanını taĢıyan kiĢilerin kaydına rastlanmaktadır. Ġmamlar, Nerdubanlu, Reislü, Viran ve Mehmet Hanefi BOSTAN Yenice köyleri kayıtları içinde yer almaktaydı. ġeyh unvanını taĢıyanlardan biri nefs-i Samandıra‟da, diğeri de Nerdubanlu köyünde ikamet etmekteydi. Samandıra‟da “Ģeyh” olarak kaydedilenin adı belirtilmemektedir (BOA, TD 1160: 91). Nerdubanlu köyünde yaĢayan Ģeyhin Murad adında biri olduğu görülmektedir (BOA, TD 1160: 47). Fakih unvanını taĢıyan beĢ neferden ikisi nefs-i Samandıra‟da, birer kiĢisi de Nerdubanlu, Reislü ve Viran köylerinde iskân etmekteydi. Tatar unvanıyla kaydedilen iki kiĢi nefs-i Nerdubanlu yaĢamaktaydı. Hacı unvanını taĢıyan yedi kiĢiden üç kiĢisi nefs-i Samandıra‟da, birer kiĢi de Çamlıcaköy, Kadıköy, Nerdubanlu ve Soğanlu köylerinde ikamet ettiği tespit edilmektedir. Ġki bîvenin (dul kadının) ve bir kasabın nefs-i Samandıra kayıtları içinde yer aldığı görülmektedir. Kayıtlarda yer alan unvan sahipleri toplam nüfus içinde önemli bir oran teĢkil etmemekteydi. Tablo 3: Üsküdar Nahiyesinde Görevliler ve Unvan Sahipleri KÖY YERLEġĠM BĠRĠMLERĠ Bîve Fakih Hacı Ġmam Kasap ġeyh Tatar Çamlıcaköy 0 0 1 0 0 0 0 Kadıköy 0 0 1 0 0 0 0 Nefs-i Samandıra 2 2 3 0 1 1 0 Nerdubanlu 0 1 1 1 0 1 2 Reislü 0 1 0 1 0 0 0 Soğanlu 0 0 1 0 0 0 0 Viran 0 1 0 1 0 0 0 Yenice 0 0 0 1 0 0 0 TOPLAM 2 5 7 4 1 2 2 Timar tasarruf eden askerî görevlilerle unvan sahipleri toplam nüfus içinde %2.12‟lik bir orana sahipti. Görevli ve unvan sahiplerinin %38‟ini timar sahipleri, %20‟sini hacılar, %15‟ini fakihler, %12‟sini imamlar teĢkil etmekteydi. ġeyh ve bîveler ayrı ayrı %6‟lık, kasap da görevli ve unvan sahipleri içinde %3‟lük bir orana sahip bulunmaktaydı. 315 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR Kasap; 1; 3% Şeyh; 2; 6% İmam; 4; 12% Timar sahipleri; 13; 38% Hacı; 7; 20% Fakih; 5; 15% Timar sahipleri 316 Bîve Fakih Hacı Bîve; 2; 6% İmam Kasap Şeyh Tatar B. Ġktisadî Yapı Fatih döneminde Üsküdar nahiyesinde yaĢayan halk tarım, hayvancılık ve balıkçılıkla geçimini sağlamaktaydı. Üretilen ürünlerden ve beslenen hayvanlardan belirli oranlarda vergi alınmaktaydı. Bu bölümde halktan alınan raiyyet rüsumu ile diğer vergiler, yetiĢtirilen ve elde edilen ürünler, iskeleler ve sanayi kuruluĢu olarak değerlendirilebilecek yapılar ile elde edilen vergi dağılımının nasıl yapıldığı hususları üzerinde durulacaktır. 1. Raiyyet Rüsûmu a. Çift Resmi Halktan alınan raiyyet rüsumu kalemleri içinde çift resmi önemli bir yere sahip bulunmaktaydı. Nitekim Üsküdar nahiyesi dâhilinde yaĢayan halkın %51.97‟si çiftçilikle uğraĢmaktaydı. Çiftçilikle uğraĢanların ellerinde çift miktarı toprak bulunmaktaydı. Çift sahiplerinin çift resmi olarak “kulluk” vergisi verdikleri tahrir verilerinden ortaya çıkmaktadır. Çift (kulluk) resminin (Emecen, 1993b: 309) XV. yüzyılın ortalarına kadar 22 Mehmet Hanefi BOSTAN akçe olarak alındığı, Fatih‟in bu vergiyi 1458 yılında Anadolu‟da %50 oranında artırdığı belirtilmektedir (Ġnalcık, 1959: 585, 586). Üsküdar nahiyesinde kulluk resmi diğer vergilerle birlikte yazılmıĢtır. Bu nedenle çifti bulunan hane sahiplerinin ne kadar kulluk resmi verdiğini belirlemek güçleĢmektedir. Bununla beraber Yoros (Beykoz) kazasına bağlı Göllü köyünde bu vergi müstakil olarak yazılarak dört çift haneden 25 akçe alındığı görülmektedir (BOA, TD 1160: 120). Bu da hane baĢına timarlı sipahi için çift resmi olarak 6,25 akçe alındığını göstermektedir. Yine Gebze kazasına tabi Sekülü, Köselü, Demirciler, TavĢanlu, Bekçiler ve ÇerkeĢlü köyleri Hüdavendigar hâssına dâhil köylerdi. Adı geçen bu altı köyde 98 çift bulunmakta ve bunlardan toplam 900 akçe kulluk vergisi alınmaktaydı (BOA, TD 1160: 53-54). Bu köylerden çift baĢına 9,18 akçe alındığını ortaya koymaktadır. Üsküdar nahiyesindeki diğer köylerdeki vergi kayıtları incelendi ve hiçbir iskân biriminde alınan çift resminin 22 akçeye karĢılık gelmediği tespit edilmektedir. Muhtemelen çift vergisinin bir kısmı timarlı sipahiye, bir kısmının da sancakbeyi ve zaime verildiğini, ya da Hüdavendigar hassına dâhil edildiğini düĢündürmektedir. Nitekim Anadolu‟da bazı sancaklarda bu tür uygulamaların olduğu belirtilmektedir (Ġnalcık, 1959: 585). Üsküdar nahiyesinde çift resmi Müslümanların yanında gayr-i Müslimlerden de alındığı görülmektedir (BOA, TD 1160: 90, 92-93, 95, 269, 277278). Fatih zamanında Üsküdar nahiyesinde çift tasarruf eden 176 hane bulunmaktaydı. Kaza dâhilinde çift tasarruf eden veya çiftlik sahibi olanların sayısı bunlarla sınırlı değildir. Nitekim tahrir kayıtlarından nahiye sınırları içinde timarlı sipahilere “kılıç yeri” olarak verilen ve bunlar tarafından iĢletilen (Ġnalcık, 1993: 314) beĢ adet hassa çitlik bulunmaktaydı (BOA, TD 1160: 47, 79, 90, 91, 277). Ancak bu beĢ çiftlikten biri vakıf köyü olan Çamlıca köyü kayıtları içinde yer almaktaydı. Ayrıca Reislü ve Yakacık köylerinde birer çiftin olduğu ve bunların timarlı sipahiler tarafından tasarruf edildiği anlaĢılmaktadır (BOA, TD 1160: 70, 71-72). Bütün bu bilgilerden nahiye dâhilinden 178 çiftin yanında beĢ hassa çiftliğin olduğu ortaya çıkmaktadır. Gebze kazasında bir çiftlik yere sahip olanlardan yılda 100 ile 127 akçe vergi alındığı görülmektedir (BOA, TD 1160: 53-54). b. Ġspence Resmi Fatih zamanında Üsküdar nahiyesine tabi Ġstavroz ve Kadıköy iskân birimlerindeki gayr-i Müslim halktan hem çift ve hem de bir baĢ vergisi olan ve çift resmine karĢılık verildiği 317 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR belirtilen ispence resmi (Ġnalcık, 2001: 177) adıyla bir vergi alındığı kaydedilmektedir (BOA, TD 1160: 92-93, 95). Ancak aynı nahiyeye tabi ve vakıf köyleri olan Çengel ve Kartal köyleri ile timar köyleri olan Kuzguncuk ve Kalamıç köylerinde yaĢayan gayr-i Müslimlerden bu verginin alınmadığı görülmektedir (BOA, TD 1160: 90, 93, 269, 277-278). Bu durum kâtibin hatasından mı yoksa baĢka bir sebepten mi kaynaklandığı hususu tespit edilememektedir. Osmanlı Devleti‟nde gayr-i Müslimlerden XV. asırda 25 akçe ispence vergisi alınıyordu. Bu vergi halkın durumuna göre 15 ile 30 akçe ve hatta daha fazla miktarda alındığı kaydedilmektedir (Ġnalcık, 1959: 605-607). Üsküdar nahiyesinde bu verginin 25 akçe olarak değil farklı miktarlarda alındığı görülmektedir. Nitekim Ġstavroz köyünde 17 neferden 355 akçe, Kadıköy ve bu köyle birlikte ispence vergisi yazılan Silivrican köylerinde iskân eden 25 neferden toplam 425 akçe alındığı kaydedilmektedir (BOA, TD 1160: 92-93, 95). Bu da Ġstavroz köyünde nefer baĢına 20,88 akçe, Kadıköy‟de 17 akçeye tekabül etmekteydi. 2. Topraktan Elde Edilen Mahsuller Üsküdar nahiyesinde Yoros (Beykoz) kazasında olduğu gibi halktan alınan vergi 318 kalemlerinin büyük bir kısmı birlikte yazılmıĢtır. Bundan dolayı hangi kalemden ne kadar vergi alındığının tespiti güçleĢmektedir. Ancak topraktan elde edilen mahsulün vergisi, galle resmi olarak genelde müstakil ve bazen de diğer vergi kalemleri ile birlikte yazılmıĢtır. Tahıl ürünlerinden alınan galle vergisinin müstakil olarak kaydedileni 21.075 akçe olduğu yapılan hesaplamalardan ortaya çıkmaktadır. Bu vergi halktan alınan toplam verginin (32.304 akçe) %65.23‟üne tekabül etmekteydi. Tablo: 4‟te görüldüğü üzere Canlu ve BüyükbaĢlu ile Kuzguncuk köylerinde galle resmi diğer vergi kalemleri ile birlikte yazılmıĢtır. Kartal köyüne ait galle vergisi muhtemelen mukataaya verilen vergi kalemleri içinde yer almaktaydı. Topraktan elde edilen mahsulün XVI. asrın ikinci yarısında olduğu gibi hınta alef, Ģa'ir, kapluca, burcak ve nohud (Bostan, 2009: 384-385) olduğu düĢünülmektedir. Nerdubanlu ve Karamanlu köylerinde yetiĢtirilen bostanlardan, Yakacık köyünden de soğandan vergi alındığı görülmektedir (BOA, TD 1160: 47, 70). Nefs-i Samandıra kayıtları içinde 520 akçelik galle vergisi kaydı bulunmaktadır. Ancak aynı nefs kayıtları içinde “Bulgurlu hâsıl iledir” ibaresi yer almaktadır (BOA, TD 1160: 90-91). Bu galle vergisinin nefs-i Samandıra‟da çifte sahip hane kaydı bulunmadığından bu verginin Bulgurlu köyüne ait olduğu düĢünülmektedir. Mehmet Hanefi BOSTAN 3. Sanayi Ürünleri ve ĠĢletmeler Bir sanayi ürünü olarak keten üretiminin Çamlıca, Ilısuluk, Reislü ve Yeniceköy adlı köy iskân birimlerinde yapıldığı kayıtlardan ortaya çıkmaktadır (BOA, TD 1160: 71-72, 79, 90, 277). Ancak keten ve bazı ürünlerin vergi geliri birlikte yazıldığından ne kadar keten üretildiği, değerinin ne kadar olduğu ve bundan ne kadar vergi alındığını tespit etmek mümkün olamamaktadır. Üsküdar nahiyesinde sanayi iĢletmesi olarak değirmenler göze çarpmaktadır. Birlikte kaydedilen Canlu ve BüyükbaĢlu köyleri ile Ilısuluk, Viran köylerinden değirmen vergisi alınmasından bu köylerde değirmen olduğu anlaĢılmaktadır. Yeniceköy‟de bir değirmen bulunmakla birlikte bunun battal olduğu kaydedilmektedir. Kadıköy‟de bir yel değirmeninin olduğu görülmektedir. Kadıköy‟deki Yel Değirmeni semtinin adını bu değirmenden aldığı anlaĢılmaktadır. Üsküdar nahiyesine tabi olup birlikte yazılan Canlu ve BüyükbaĢlu köyleri kayıtlarında bir sanayi ürünü olarak buhurdan yapıldığı ve bundan yılda 220 akçe vergi alındığı görülmektedir (BOA, TD 1160: 91). 4. Hayvancılık Üsküdar nahiyesine tabi Nerdubanlu, Diğer Nerdubanlu (Karamanlu) ve Ilısuluk köylerinde koyun resmi alınmaktaydı. Ayrıca Nerdubanlu ve Karamanlu köylerinden çayır resmi alınması bu köylerde hayvancılığın ileri düzeyde olduğunu göstermektedir. Ancak bu resimler diğer vergi kalemleri ile birlikte yazıldığından toplam vergi içindeki oranlarını tespit etmek mümkün olamamaktadır. Nahiye dâhilinde koyun beslemenin yanında arıcılık da yapıldığı alınan kovan resminden ortaya çıkmaktadır. Nahiyeye tabi 19 köy iskân biriminden dokuzundan kovan vergisi alındığı görülmektedir. Arıcılık yapılan köyler Ģunlardır: Canlu, BüyükbaĢlu, Nerdubanlu, Karamanlu, Ilısuluk, Kalamıc, Reislü, nefs-i Samandıra ve Yeniceköy. 5. Diğer Vergi Kalemleri Üsküdar nahiyesinde vergi kalemleri yukarıda sıraladığımız verilerle sınırlı değildir. Nitekim 1160 numaralı tahrir defterinde Kadıköy‟den balık resmi olarak yılda 110 akça vergi alınmaktaydı. Reislü köyünden sazan vergisi alındığı görülmektedir. Bu bilgiler nahiye 319 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR dâhilinde vergi alınacak düzeyde balıkçılık yapıldığını göstermektedir. Yine nahiye sınırları içinde birlikte kaydedilen Canlu ve BüyükbaĢlu köyleri ile Ġstavroz (Beylerbeyi), Kadıköy, Kartal ve Kalamıc‟da birer iskele bulunmaktaydı. Ġstavroz iskelesindeki faaliyetlerden yılda 600 akçe, Kartal iskelesinden 420 akçe ve Kalamıc iskelesinden 220 akçe vergi geliri elde edilmekteydi. Kadıköy iskelesinden ve meyhanesinden yılda 120 akçe alındığı kaydedilmektedir (BOA, TD 1160: 90, 91, 92-93, 95, 269). Nefs-i Samandıra‟da “bazar” bulunmakta ve bu pazardaki ticari faaliyetlerden vergi alınmaktaydı. Bu vergi kovan ve kulluk resmi ile birlikte yıllık 525 akçe olarak kaydedilmiĢtir. Muhtemelen bu verginin önemli bir bölümü “bazar” resmine aitti. Ayrıca nefs-i Samandıra kayıtları içinde “kelle resmi”ne yer verilmiĢ, ancak bu resmin ne kadar olduğu belirtilmemiĢ ve “şehirlünün” olduğu kaydedilmiĢtir (BOA, TD 1160: 91). Ilısuluk köyünden yemiĢ resmi, Yakacık köyünden de ceviz (koz) ve zeytin resmi alınmaktaydı. Orhan Bey‟in Gebze‟deki camiye vakfettiği Kartal köyünün vergi gelirlerinin önemli bir bölümü 2160 akçeye mukata'aya, 220 akçeliği kesime verilmiĢtir (BOA, TD 1160: 269-270). Reislü köyündeki toplam 1999 akçelik vergi gelirinin 1464 akçesi “mülkden” 320 alınmaktaydı (BOA, TD 1160: 71-72). Mehmet Hanefi BOSTAN Tablo 4: Üsküdar Nahiyesinde Fatih Zamanında Vergi Alınan Kalemler Gall e K ÖY YERLE ġĠM BĠRĠML ERĠ Ça Ket Gal Ko Bu Ko Ġsp Ġsk yır, an le van hur yu enç ele ko ve ve e res , dan n, yu kul isk ket mi kul res n, luk ele an, bos res luk mi değ tan, mi ve irm değ ko en, van ko irm ve van en gay , ri kul luk ve ye miĢ B u l g u r l u Bal uk Ġsk Mu Ke Ku Gal Ket Mü Ba Kel Ku Ku ele kat sim llu le an, lkt zar, le llu llu sin aa k ve ko en ko res k k den yek ve gay van van mi res ve ve sâl ko ri , ve Ģeh mi değ me van kul kul irlü ve irm yha luk luk nü gay en nes ve nd ri ind saz ür en an Bâ kî has ıl Ko Ku z, llu zey k, tun ket , an kul ve luk ko ve van soğ an Hâsıl 321 h â ı Bulgurlu 520 s l i l e d Canlu ve Büyükba Ģlu Çamlıca köy Çengark öy (Çengelk öy) 0 0 0 87 0 21 5 22 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 370 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 6000 0 11 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 i r 0 0 520 0 0 0 0 1305 0 0 0 0 0 480 0 0 0 0 0 6000 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR Ilısuluk 2595 0 0 0 0 0 Ġstavroz 2400 0 0 0 0 0 23 8 0 Kadıköy (Hereked un) Kartal 5300 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 Kalamıc (KalamıĢ ?) Kuzgunc 322 uk Nefs-i Samandı ra Nerduba nlu (Merdive nköy) ve Diğer Nerduba nlu (Karama nlu) 475 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 1189 54 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 2833 35 5 42 5 60 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 3355 11 0 12 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 5955 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 2800 0 0 0 22 0 0 0 0 21 60 0 0 0 42 0 22 0 83 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 778 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 1500 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 15 00 0 0 0 52 5 0 0 0 0 0 0 525 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 1729 Mehmet Hanefi BOSTAN Reislü 410 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 Soğanlu 804 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 Viran (Evrankö y/Erenkö y) Yakacık 662 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 250 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 Yenicek öy TOPLA M 100 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 2107 5 54 0 11 0 87 0 21 5 22 0 23 8 78 0 12 40 11 0 12 0 0 12 5 0 14 64 0 0 0 0 0 0 0 1999 0 0 70 0 0 0 0 874 0 0 0 0 0 0 0 12 0 30 0 0 0 1080 (2) 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 369 0 0 0 0 0 0 0 0 11 9 0 0 0 0 200 15 00 12 5 14 64 52 5 0 70 12 0 30 0 11 9 10 0 10 0 21 60 22 0 83 32304 323 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR 6. Toplanan Vergilerin Timar Görevlilerine ve Vakıf Görevlilerine Dağılımı Fatih zamanında Üsküdar nahiyesine ait 19 köyden üçü vakıf köyü olup diğer 16 köy timarlı sipahilere ayrılmıĢtı. Vakıf köyleri Çamlıca, Çengel ve Kartal köyleri idi. Vakıf köylerinin vergi geliri 9280 akçeye tekabül etmekteydi. 480 akçe vergi geliri olan Çamlıca köyü Ġvaz Fakih oğlu Ali‟nin tasarrufundaydı (BOA, TD 1160: 277). Çengel köyünün vergi geliri 6000 akçe olup, bu gelir eski Gebze kadısı Fazlullah‟ın Gebze‟de bulunan tekkesine tahsis edilmiĢti (BOA, TD 1160: 277-278). 2800 akçe vergi geliri olan Kartal köyü, Orhan Bey‟in Gebze‟de bulunan camiine vakfedilmiĢti. Bu gelirden günde iki akçe caminin imamına, iki akçe müezzin Mehmed‟e, iki akçe de hafızlara veriliyordu. Tahrir defterinde düĢülen derkenarda “vakıfnâmede iki akçe kadıya, üç akçe huffaza ve bir akçe müezzine” yazıldığı belirtilmektedir (BOA, TD 1160: 269-270). Nahiyenin 32.304 akçeden ibaret vergi gelirinin %28.72‟si (9280 akçesi) vakıflara tahsis edildiği hesaplanmaktadır. Üsküdar nahiyesinde vakıf köyleri dıĢındaki köylerden olan Kadıköy ve Kuzguncuk köylerinin vergi geliri Ġstanbul kadısı Mevlana ġemseddin‟e tahsis edilmiĢti. Kadıköy‟ün (Silivrican köyü ile birlikte) yıllık vergi geliri 5955 akçe, Kuzguncuk köyünün de 1500 akçe olmak üzere toplam 7455 akçe timar gelirinin Ġstanbul kadısına arpalık olarak verildiği ortaya çıkmaktadır. Bu da toplam vergi geliri içinde %23.07, timar geliri içinde (toplam 23.024 akçe) de %32.37‟lik bir orana sahipti. Kadıya tahsis edilen timar geliri nedeniyle herhangi bir yükümlülük getirilmedi. Toplam 23.024 akçeden meydana gelen timar gelirinin kadıya tahsis edilenin dıĢında 15.569 akçe kalmaktadır ki, bu da zaim baĢta olmak üzere 13 sipahiye ayrılmıĢtır. Zaime Nerdubanlu ve diğer Nerdubanlu (Karamanlu) köylerinin toplam vergi geliri olan 1729 akçe yanında Gebze ve Kocaeli‟nden olmak üzere toplam 13.341 akçe timar tahsis edildi. Zaim de buna karĢılık “kendü bürüme ve dört cebelü ve bir bağırdaklu oğlanıyla tâçlu çâdır ile” sefere katılma yükümlülüğü getirilmiĢti (BOA, TD 1160: 46-49). Yani zaim kendisi bürüme ile teçhizli olarak (Beldiceanu, 1985: 88), dört cebelü (zırhlı asker) (Emecen, 1993a: 188), zırh altına giyilen bir cins pamuklu kaftan veya kısa kollu entari giyinmiĢ (bağırdaklu) bir oğlanı (Beldiceanu, 1985: 90-91) ve taçlu çadırı ile sefere katılmak zorundaydı. Emir-i hor oğlu Ali‟ye Samandıra “deyresi” ile Gebze kazasından Aydınlu ve Kocaeli‟nden Kadılı köylerinin timar geliri olarak 1954 akçe verilmiĢti. Samandıra deyresi 324 Mehmet Hanefi BOSTAN için hâsıl yazılmadı. Buranın eskiden köy olduğu, Ģimdi raiyyetinin olmadığı ve dıĢardan ekildiği ve bunların mahsulünü aldıkları kaydedilmektedir. Emir-i hor oğlu Ali bu timar karĢılığında kendisi bürüme ile teçhizli olarak ve bir bağırdaklu oğlanıyla sefere katılması gerekmekteydi (BOA, TD 1160: 55-56). Ġsmail ve Kasım adlı sipahilere Evranköy, Soğanlu ve Gebze kazasından Yayalar ve Denüzcük (Denizcik) köylerinin vergi geliri olan 3509 akçe timar olarak verilmiĢ ve bunun karĢılığında “kendü bürüme ve bir cebelü ve tenkturuyla (çadırla)” sefere katılma yükümlülüğü getirilmiĢti (BOA, TD 1160: 68-69). Dur Hasan ve Ġdris adlı sipahilere 369 akçe vergi geliri bulunan Yakacık köyü müĢterek olarak verildi ve bunun kadim olduğu kaydedildi. Bu timar karĢılığında bürüme ile teçhizli sefere katılma zorunluluğu getirildi (BOA, TD 1160: 70). Ġsmail adlı sipahiye 1999 akçe vergi geliri bulunan Reislü köyü timar olarak verildi ve bunun eski (kadim) olduğu kaydedildi. Timarı karĢılığında kendisinin bürüme ve bir oğlanı bağırdağıyla sefere katılma zorunluluğu getirildi (BOA, TD 1160: 71-72). Üsküdar nahiyesine tabi Ilısuluk köyünün ve Gebze kazasına bağlı Çağaiplü köyünün vergi geliri Ġsa ve Ġsmail adlı sipahilere eskiden tahsis edildi. 2833 akçelik bu timar karĢılığında kendilerine bürüme ve bir cebelü ile sefere eĢmeleri yükümlülüğü verildi (BOA, TD 1160: 78-79). Hünkar zamanında atası yeri olan Seyid Ahmed‟e 778 akçe vergi geliri bulunan Kalamıc köyü timar olarak verildi. Bunun karĢılığında kendisine bürüme ile sefere katılması zorunluluğu getirildi (BOA, TD 1160: 90). Reisoğlu Hamza ve Ali‟ye toplam vergi geliri 8094 akçe olan Bulgurlu, nefs-i Samandıra, Canlu ve BüyükbaĢlu ile Yeniceköy ve Kocaili‟nde DanıĢmedoğlu köyleri tahsis edildi. Bu tahsisin kadim olduğu belirtildi. Bunlara bu timar geliri karĢılığında “kendü bürüme ve dört cebelü ile duralar” vazifesi verildi (BOA, TD 1160: 90-92). Yenice Kalesi dizdarı Balaban‟a da Ġstavroz (Beylerbeyi) köyünün vergi geliri olan 3355 akçe tahsis edildi. Kendisine kale dizdarlığı görevi dıĢında bir yükümlülük getirilmedi (BOA, TD 1160: 95). 325 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR Sonuç Üsküdar nahiyesi dâhil olmak üzere Anadolu yakasının Ġstanbul‟un fethinden önce Osmanlı Devleti topraklarına katıldığı vakıf ve timar kayıtlarından ortaya çıkmaktadır. Ġstanbul‟un fethinden sonra Üsküdar‟ın idari-askeri yönden Kocaeli sancağına tabi Gebze kazası içinde yer almaktaydı. Ġdarî-kazaî yönden Ġstanbul‟un Üsküdar kadılığına bağlı bir naiblik olduğu kayıtlardan tespit edilmektedir. Fatih zamanında Üsküdar Ģehir merkezindeki üç mahalle ve kırsal kesimdeki 19 köy iskân biriminden teĢekkül eden Üsküdar nahiyesinde yaklaĢık 1700 kiĢiden oluĢan bir nüfus yaĢamaktaydı. Nüfusun % 27.17‟si (460 kiĢisi) gayr-i Müslimlerden, %72.82‟isi (1233 kiĢisi) de Müslümanlardan meydana gelmekteydi. Halkın büyük çoğunluğu geçimini çiftçilik, hayvancılık ve balıkçılıkla sağladığı alınan vergi kalemlerinden ortaya çıkmaktadır. Nahiye dâhilinden 178 çiftin yanında beĢ hassa çiftliğin olduğu ortaya çıkmaktadır. Topraktan elde edilen mahsulün daha çok tahıl ürünleri 326 olduğu, bunun yanında bir sanayi bitkisi olan keten üretimi de yapılmaktaydı. KüçükbaĢ hayvancılığın ileri düzeyde olmadığı birkaç köyle sınırlı olduğu, bunun yanında arıcılığın daha ileri bir düzeyde olduğu anlaĢılmaktadır. Nahiye dâhilinde beĢ iskele, Ģehir merkezi dıĢında Samandıra‟da bir pazar bulunmakla birlikte ticaretin yeni geliĢmeye baĢladığı alınan vergi miktarlarından ortaya çıkmaktadır. Üsküdar Ģehir merkezindeki ticari faaliyetleri ve alınan vergileri tespit etmek mümkün olamamaktadır. Bununla birlikte kırsal kesimde elde edilen vergi geliri 32.304 akçe olup bunun %28.72‟si (9280 akçesi) vakıflara, %71.27‟si (23.024 akçesi) timar görevlilerine tahsis edildiği görülmektedir. Mehmet Hanefi BOSTAN KAYNAKÇA 1. ArĢiv Kaynakları CumhurbaĢkanlığı Devlet ArĢivleri BaĢkanlığı, Osmanlı ArĢivi (= BOA) -----. Ali Emiri Tasnifi, nr. 40. -----. Maliyeden Müdevver Defterler (= MAD), nr. 22. -----. Tahrir Defteri (= TD), nr. 436, 438, 733, 1160. Tapu Kadastro Kuyud-ı Kadime ArĢivi (=TK. KKA), TD, nr. 579. 2. Kitap ve Makaleler ÂĢıkpaĢaoğlu. (1970). Âşıkpaşaoğlu Tarihi. Yay. N. Atsız. Ġstanbul: Milli Eğitim Bakanlığı Devlet Kitapları. Ayverdi, Ekrem Hakkı Fatih. (1958). Fatih Devri Sonlarında İstanbul Mahalleleri, Şehrin İskânı ve Nüfusu. Ankara: Vakıflar Umum Müdürlüğü Yayınları. Barkan, Ömer Lütfi. (1953). Tarihî Demografi AraĢtırmaları ve Osmanlı Tarihi. Türkiyat Mecmuası, X, 1-26. Beldiceanu, Nicoara. (1985). XIV. Yüzyıldan XVI. Yüzyıla Osmanlı Devletinde Timar, Çev. Mehmet Ali Kılıçbay. Ankara: Teori Yayınları. Bostan, M. Hanefi. (2009). XV-XVII. Yüzyıllarda Üsküdar Nahiyesi Köylerinde Sosyal ve Ġktisadi Hayat. Uluslararası Üsküdar Sempozyumu VI (6-9 Kasım 2008) Bildiriler 1 (s. 365-402). Ġstanbul: Üsküdar Belediyesi. Bostan, M. Hanefi. (2012). Üsküdar. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi 42 (s. 364-368). Ġstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları. Bostan, M. Hanefi. (2019). Üsküdar‟ın Sınırları ve Demografisi (XV-XIX. Yüzyıl). Uluslararası Üsküdar Sempozyumu X (19-20-21 Ekim 2018) Bildiriler 1 (s. 117-157). Ġstanbul: Üsküdar Belediyesi. Emecen, M. Feridun. (1993a). Cebelü. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi 7 (s. 188-189). Ġstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları. Emecen, M. Feridun. (1993b). Çift Resmi. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi 8 (s. 309-310). Ġstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları. Emecen, M. Feridun. (2013). Ġstanbul Boğazı Önlerinde Ġlk Türk YerleĢmesine Bir Örnek: Ali Bahadırlı Köyü (Beykoz). Türklük Bilgisi Araştırmaları, 39, 407-411. Erdoğan (Kaçan), Meryem ve Bayrak (FerlibaĢ), Meral. (2015). Akçakoca Ailesinden Hayırsever Bir Devlet Adamı: Fazlullah/Efdal PaĢa ve Gebze‟deki Hayratı. Haluk Selvi-Bilal Çelik (Ed.), Uluslararası Gazi Akça Koca ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu Bildirileri I. (s.189-219). Kocaeli: Kocaeli BüyükĢehir Belediyesi Yayınları. 327 FATİH SULTAN MEHMED DÖNEMİNDE ÜSKÜDAR NAHİYESİ ÜSKÜDAR NAHIYAH IN THE PERIOD OF SULTAN MEHMED THE CONQUEROR 328 Eyice, Semavi. (1994). Yoros Kalesi. Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, VII, 534536. Eyice, Semavi. (2004). Fetihden Önceki Üsküdar. Üsküdar Sempozyumu I (23-25 Mayıs 2003)-Bildiriler I (s. 17-20). Ġstanbul: Üsküdar Belediyesi. Göyünç, Nejat. (1979). Hâne Deyimi Hakkında. Tarih Dergisi, 32, 331-348. Haskan, Mehmet Nermi. (2001). Yüzyıllar Boyunca Üsküdar I. Ġstanbul: Üsküdar Belediyesi. Ġnalcık, Halil. (1959). Osmanlılar‟da Raiyyet Rüsûmu. Belleten, XXIII/92, 575-610. Ġnalcık, Halil. (1960). XV. Asır Sanayi ve Ticaret Tarihine Dair Vesikalar. Belleten, XXIV/93, 45-96. Ġnalcık, Halil. (1993). Çiftlik. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi 8 (s. 313-314). Ġstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları. Ġnalcık, Halil. (2001). Ġspence. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi 23 (s. 177). Ġstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları. Ġnalcık, Halil. (2004). AçılıĢ Konferansı. Üsküdar Sempozyumu I (23-25 Mayıs 2003)Bildiriler I (s. 11-14). Ġstanbul: Üsküdar Belediyesi. Ġnalcık, Halil. (2012). Aydos Kalesi Kocaeli Fethi‟nde Kilit Noktadır. Aydos Kalesi ve İstanbulun Fethi Sempozyum Bildirileri (28 Mayıs 2011) (s. 11-18). Ġstanbul: Sultanbeyli Belediyesi. Turan, Osman. (1984). Selçuklular Zamanında Türkiye. Ġstanbul: NakıĢlar Yayınevi. UzunçarĢılı, Ġsmail Hakkı. (1982). Osmanlı Tarihi 1. 4. Baskı. Ankara: Türk Tarih Kurumu.