TEBLiĞLER KiTABI
Beykoz Kitaplığı: 13
Sempozyum: 3
Beykoz 2020 Sempozyumu Tebliğler Kitabı
Yayın Koordinasyon
Bünyamin Korkmaz
Basri Akdemir
Yayın Yönetmeni
İsmail Coşkun
Yayın Hazırlık
Muzaffer Topcu
Hasan Otman
Editör
Hilal Yurdakul
Tasarım
Mert Uğurdil
İsmet Akın
Yapım
0212 447 74 47
ISBN 978-605-74802-1-7
Baskı - Cilt
Lapiz Kültür Sanat ve Koleksiyon Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti.
Mahmutbey Mah. Taşocaği Yolu Cad. No:25/264 Bağcılar/İstanbul
Sertifika No: 47421
1. Baskı, Şubat 2021
Beykoz Belediyesi Kültür Yayınları: 45
Sempozyum Başkanı
Murat Aydın / Beykoz Belediye Başkanı
Bilim Kurulu Üyeleri
Prof. Dr. Süha Göney / İstanbul Üniversitesi
Prof. Dr. Korkut Tuna / İstanbul Ticaret Üniversitesi
Prof. Dr. Mustafa Hamdi Sayar / İstanbul Üniversitesi
Prof. Dr. Çiğdem Dürüşken / İstanbul Üniversitesi
Prof. Dr. Levent Şahin / İstanbul Üniversitesi
Prof. Dr. Murat Gül / İstanbul Teknik Üniversitesi
Prof. Dr. Gülden Erkut / İstanbul Teknik Üniversitesi
Prof. Dr. Önder Küçükerman / Haliç Üniversitesi
Prof. Dr. Murtaza Bedir / İstanbul Üniversitesi
Dr. Fahri Solak / Marmara Üniversitesi
Doç. Dr. Arif Kolay / Dumlupınar Üniversitesi
Fuat Selim Ramazanoğluları / Mimar
Saadet Özen / Araştırmacı-Yazar
Dr. Ergin Çağman / Bandırma Üniversitesi
Dr. Murat Dinçer Çekin / Marmara Üniversitesi
Prof. Dr. Murat Çokgezen / Marmara Üniversitesi
Prof. Dr. Zekai Mete / Bandırma Üniversitesi
Dr. Murat Koraltürk / Marmara Üniversitesi
Tertip Heyeti
İsmail Coşkun İstanbul Üniversitesi (Tertip Heyeti Başkanı)
Rahmi Deniz Özbay Marmara Üniversitesi
Yücel Bulut İstanbul Üniversitesi
Enes Kabakçı İstanbul Üniversitesi
Murat Şentürk İstanbul Üniversitesi
Basri Akdemir Beykoz Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü
Şefik Memiş İstanbul Ticaret Üniversitesi (Sempozyum Sekreteri)
Danışma Kurulu Üyeleri
Prof. Dr. Halil Akkanat / Türk Alman Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Mahmut Ak / İstanbul Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Erol Özvar / Marmara Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Mehmet Durman / Beykoz Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Sabahattin Aydın / Medipol Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Bayram Öztürk / İstanbul Üniversitesi
Ahmet Katırcı / Beykoz Kaymakamı
Ali Zengin / Beykoz Eski Belediye Başkanı
Muharrem Ergül / Beykoz Eski Belediye Başkanı
Ahmet Nezih Galitekin / Araştırmacı – Yazar
Erkin Saygı / Paşabahçe Cam Fabrikası Eski Genel Müdürü
İdris Kurt / Beykoz Belediyesi Eğitim Gençlik ve Spor Komisyonu Üyesi
Manolya Demirören Tekin / Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı
Bünyamin Korkmaz / Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı
Engin Köklü / Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı
Fatih Sağlam / Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı
Feruz Kutsal / Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı
Selami Keskin / Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı
TAKDİM
Değerli Dostlar,
Beykoz 2020 Sempozyumu, Covid-19 salgınının tüm insanlıkla beraber ülkemizi
etkilediği bu dönemde bizler için yeni yöntemler ve yeni çıkış yolları oluşturma
gayretinin somutlaştığı bir alan oldu. Türkiye’nin akademik birikimini bir araya
getiren Sempozyum, ilçemizin geçmişteki izlerinin tezahür ettiği, bugününün
biçimlendiği ve geleceğinin kurgulandığı bir iklim sağladı. Bu o kadar zengin bir
birikimdi ki, salgının tüm kısıtlayıcılığına rağmen üç gün süren sempozyumda
açılış oturumu ile birlikte 17 bilimsel oturum gerçekleştirildi. Bu oturumlarda 128
akademisyen ve uzmanımız 69 tebliğ sundu. Bazı akademisyenlerimiz maalesef ki
virüse yakalandıkları için sempozyuma katılamayıp kitabımızda tebliğleriyle yer
aldılar.
Bizlere rehberlik eden sempozyumlar hem geçmişi anlamlandırmamızda hem
de geleceğe yürüyüşümüzde toplumsal hafızamızı diri tutmamıza yardımcı olurlar. Yaşantısını tümüyle hatırlayabilen insanlar kuşkusuz daha huzurlu ve mutludur; onlar ne yaptıklarını ve nereye yürüdüklerini daha iyi bilirler. Aynı durum
toplumlar ve şehirler için de geçerlidir: Şehirlerin de hafızası vardır. Bu hafızanın
diri tutulması, unutturulmaması, gelecek nesillere aktarılması gerekir. İşte bizim de
sempozyumlarla Beykoz’da yapmak istediğimiz şey budur.
Sempozyumların öğreticilik vasfına, ilk sempozyumumuz önemli bir örnek teşkil
etmektedir. Bu sempozyumla birlikte Beykoz’da tarımın potansiyelini öğrenip ilgili projeleri geliştirme konusunda harekete geçtik ve alım garantili tarım projesini
başlattık. Böylece Beykoz’daki kayıtlı çiftçilerimizin sayısını %300 artırdık. Yine
Belediyemizin 150 yıllık tarihini ve eski logosunu sempozyum sayesinde öğrendik.
Benzer şekilde, “Beykoz 2020 Sempozyumu” da bizleri heyecanlandıran pek çok
projenin doğmasına yol açtı.
Sempozyumlarımız, Beykoz’da başlattığımız kültürel hamlenin beslenme kaynağıdır. “Beykoz Kitaplığı” adı altında başlattığımız yayın çalışmamızda yer alan
kitapların önemli bir bölümü, sempozyumda sunulan bildirilerden yola çıkılarak
oluşturuldu. Sempozyumların diğer bir faydası ise akademik bir yapının Beykoz
Belediye yönetimine destek sunmuş olmasıdır. Onlarca akademisyenin katılımıyla
“Gönüllü Danışman Kadrosu” oluşturulmuş ve böylece belediyenin neredeyse her
icraatının bilimsel süzgeçten geçirilmesi sağlanmıştır.
Beykoz 2020 Sempozyumu, izah ettiğimiz bakış açımızın da bir yansıması olarak
salgın ortamına rağmen oldukça büyük bir başarıyla hayata geçirildi. Elinizdeki bu
kitap ise sempozyumun sona ermesinden sonra tebliğlerin bir araya toplanmasıyla yayına hazırlandı. Kitabın hazırlanmasında emeği geçen başta Tertip Heyeti
Başkanımız Prof. Dr. İsmail Coşkun olmak üzere tüm Bilim Kurulu, Danışma Kurulu ve Tertip Heyeti Üyelerimize ve fedakâr mesai arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
SUNUŞ
Prof. Dr. İsmail Coşkun / Sempozyum Düzenleme Heyeti Başkanı
Beykoz 2020 Sempozyumu Tebliğler Kitabı ile yine karşınızdayız. Beykoz 2020 Sempozyumu, salgın şartlarında çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. Salgın şartları, işin
örgütlenmesinden çalışmaların gerçekleştirilmesine, saha çalışmalarından metinlerin üretilme sürecine değin çok şeyi etkiledi. Buna rağmen sempozyum eksiz bir
katılım ve iyi işleyen bir organizasyon süreciyle herhangi bir aksamaya meydan
vermeden tamamlanabildi. Sempozyumun tamamlanmasını müteakip tebliğlerde
son gözden geçirmeler de gerçekleştirilip sempozyum kitabının basımı sürecine
girildi. Beykoz 2019 Sempozyumu’na göre biraz daha hacimli bir sempozyum kitabıyla karşınızdayız.
Bu sempozyumla; Beykoz ve çevresine, tarihine, toplumsal hafızasına, kentsel dinamiklerine ve toplumsal yapısına ilişkin bilgi üretimini teşvik ve üretilen bilgiyi
Beykoz sakinlerinden başlayarak kent-kent kültürüyle ilgili çalışmalarda bulunanlarla, tarih, sosyoloji, coğrafya sahalarından başlayarak diğer beşeri bilim şubelerinde çalışan bilim insanlarıyla paylaşmak amaçlandı. Beykoz 2019 Sempozyumu
Tebliğler Kitabı bu anlamda Beykozlular dâhil Türk bilim ve kültür çevrelerinde,
bilhassa kent, kent çalışmaları, sosyoloji ve kent kültürü ile uğraşan kesimlerde yoğun bir ilgiyle karşılandı. Bu ilgi, Beykoz 2020 Sempozyumu’na daha yüksek oranda bir katılımla kendini gösterdi.
Beykoz 2020 Sempozyumu’nda özellikle tekrara düşmeme konusuna çok dikkat
edildi. Bir önceki sempozyumla kıyasla, tarihle ilgili çalışmalara daha sınırlı yer
verildi. Beykoz ve çevresine ilişkin tarihi açığa çıkarma anlamında bir nebze derinleştirici, zenginleştirici, daha derleyici toparlayıcı olmaya yönelik tebliğler, yine
sempozyumun önemli bir başlığını oluşturdu.
Beykoz 2020 Sempozyumu’nda bu sene geçtiğimiz yıldan farklı olarak beş ayrı
konu / saha sempozyumun odağında yer aldı: jeolojik yapı, coğrafi yapı, orman
dokusu ve sürdürülebilirliği, tarım ve kültürel miras. Bu yıl ilk kez Beykoz ve çevresinin jeolojik yapısına ilişkin tebliğler sempozyumun içeriğinde yer aldı. Beykoz’un
jeolojik yapısına yönelik ilgimizi önümüzdeki dönemde de sürdürme çabası içinde
olacağız. Beykoz’un coğrafyası bu yıl yerleşme tarihinden Beykoz ilçesinde her biri
ayrı şehir hüviyetinde olan Beykoz, Paşabahçe, Kanlıca, Anadolu Hisarı gibi şehir
merkezlerinin ayrıntılı incelenmesine; kırsal yerleşmenin nüfus dinamiklerinden
şehir merkezlerinin özelliklerine kadar kapsamlı bir biçimde sempozyum içeriğinde yer aldı. Beykoz 2021 Sempozyumu’nda da Beykoz ve çevresinin coğrafi yapısını
coğrafyacılarımızla birlikte ele almayı sürdüreceğiz.
Beykoz ve çevresinin orman dokusu, sempozyumun merkezi temalarından birini
oluşturdu. Söz konusu orman dokusunun korunması, sürdürülebilirliği, hâlihazır
durumu, geliştirilmesi ve değerlendirilmesi konuları son derece önemlidir. Bilim
insanlarınca yürütülen çalışmaların neticeleri, sempozyumda sunulan tebliğlerle
Beykoz sakinlerinin ve konuyla ilgili çevrelerin dikkatine sunuldu. Coğrafi yapıda
olduğu gibi orman dokusu hakkındaki çalışmaları Beykoz 2021 Sempozyumunda
da sürdürmek istiyoruz.
Beykoz, tarihsel olarak İstanbul’un önemli iaşe merkezlerinden birisi olmuştur.
Taze meyve ve sebze ihtiyacının yanında, gül yetiştirilmesinden başlayarak çiçek
ziraatı da İstanbul şehir merkezinin ihtiyacını karşılama görevini görmüştür. Halen Beykoz köy yerleşmelerinin birinin ‘Zerzevatçı’ adını taşıması, bu tarihsel rolün
günümüze ulaşan bir yansımasıdır.
Beykoz Belediye Başkanlığı’nın 2019 seçimlerini müteakiben öne çıkardığı projelendirme alanlarından birisi de tarımdır. Tarım Çalıştayı, Beykoz kırsalında
sözleşmeli tarım uygulamalarına geçilmesi Beykoz Belediye Başkanlığı’nın ilgi ve
önceliklerinin somut göstergesini oluşturmaktadır. Tam da bu ilgi ve öncelikler
kapsamında Beykoz ve çevresinin coğrafi bakımdan zirai özellikleri ele alınırken,
sosyoloji sahasından bilim insanlarınca Beykoz kırsalında tarım uygulamaları da
tebliğ konusu edilmiştir. Anılan bilim insanlarının ilgisi tarımla sınırlı kalmamış,
hemşehri dernekleri, siyasi partilerin gençlik örgütlenmeleri, temsiliyet konuları
etrafında da tebliğlerle sempozyuma önemli bir katkı sağlamışlardır.
Beykoz ve çevresi Eski Çağ, Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinden gelen
çok ciddi bir tarihi mirasa ev sahipliği yapmaktadır. Bu çerçevede sempozyumda
odaklanılan konular arasında kültürel miras konusu da önemli bir başlık olarak yer
aldı. Tarih, sanat tarihi, mimarlık gibi alanlardan kültürel miras alanında uzmanlaşmış bilim insanları ve araştırmacılar sempozyuma ciddi katkıda bulundular.
Günümüz Beykoz’u tarihsel olarak esas itibariyle 19. Asır Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi sanayileşmesi etrafında oluşmuştur. Bilhassa Paşabahçe Şişe Cam,
Beykoz Deri ve Kundura, Tekel gibi büyük sanayi ve üretim teşebbüsleri çağdaş
Beykoz’u oluşturan en önemli dinamiklerdir. Bir yanıyla bu sanayi teşebbüsleri Beykoz’u üretmiştir diyebiliriz. Tam da bu anlamda çağdaş Beykoz’u var eden
bu sanayileşme döneminin tanıklıklarını ve Beykoz’un toplumsal hafızasını açığa
çıkarmak anlamında bu dönemi yaşamış Beykozluları geniş bir katılımla Beykoz
2020 Sempozyumu’nda dinlemek ve bu tanıklıkları kayıt altına almak istemiştik.
Ancak salgın şartları dolayısıyla düşündüğümüz bu toplumsal hafıza oturumlarını
gerçekleştirmedik. Toplumsal hafıza oturumları biraz da Beykoz’a dair Beykozluların konuşmasını, onların deneyimlerini kayıt altına almaya yönelikti. Bu kıymetli
tanıklıkları, inşallah salgın şartlarının geride kalacağını ümit ettiğimiz 2021 Güzünde, Beykoz 2021 Sempozyumunda gerçekleştireceğimiz toplumsal hafıza oturumunda kayıt altına almak istiyoruz.
Sempozyumda çok emek var. Yoğun bir çalışma süreci yaşandı. Çalışmalarda herhangi bir aksamaya meydan verilmeksizin her şey vaktinde ve kusursuz diyebileceğimiz bir düzenlilikte gerçekleştirildi. Mutfağın işleyişinde öncelikle Başkanlık
İdari Personeli, Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ve Sn. Basri Akdemir’in titizlikle
bütün bir sürece sahip çıkması önemliydi. Tertip heyeti adına çok teşekkür ederim.
Tertip Heyeti olarak çok sıkı çalıştık. Sürekli olarak konu / bildiri sahipleriyle temas
halinde olduk. Tertip Heyeti üyelerine, Sn. Prof. Dr. Yücel BULUT’a, Sn. Prof. Dr.
Enes KABAKCI’ya, Sn. Prof. Dr. Rahmi Deniz ÖZBAY’a, Sn. Doç. Dr. Murat ŞENTÜRK’e buradan tüm emek ve mesaileri için çok teşekkür ederim. Bilim Kurulu
ve Danışma Kurulu üyelerimizle birkaç kez toplandık, sempozyumun çerçevesini,
odaklanılacak konularını ele aldık. Salgın şartları dolayısıyla toplantılarımız sınırlı
sayıda gerçekleşti ama sürecin akışı üzerine sık sık istişarelerde bulunduk. Bilim
Kurulu üyelerimize tüm destek ve katkıları için çok teşekkür ediyorum. Burada
açılış oturumunda yer alan konuşmacılarımıza, Prof. Dr. Süha GÖNEY’e, Prof. Dr.
Murat GÜL’e, açılış konuşmasında ifade ettiğim şekliyle Beykozlu, Beykoz’un çocuğu, öykü, anlatı ve romanlarında mekân olarak hep Beykoz’u anlatmış olan Doğan YARICI’ya çok teşekkür ediyorum. Süha GÖNEY Hoca, bütün sempozyum
sürecini zihninde taşıdı, her daim neyin önemli olduğu konusunda sürekli olarak
tertip heyetinin yanında oldu. Evet, burada itiraf edeyim, sempozyumu her şeyiyle
üstlendi; kendisi, talebe ve meslektaşları ile her konunun derinlemesine işlenmesinde büyük bir hassasiyet gösterdi. Tertip Heyeti olarak kendisine müteşekkiriz.
Son olarak sürecin en verimli biçimde yürümesi için sempozyuma hassasiyetle sahip çıkan Beykoz Belediyesi Başkan Yardımcısı Sn. Bünyamin KORKMAZ’a çok
teşekkür ederim.
Beykoz Belediye Başkanı Sn. Murat AYDIN’ın ısrarlı talebi, ilgisi, sahip çıkması,
sıcak takibi, sempozyumun odağına aldığı konuları tek tek ve olağanüstü ilgiyle ve
heyecanla takip etmeseydi Beykoz 2020 Sempozyumu olmazdı. Kendilerine tertip
heyeti adına çok teşekkür ederim.
Beykoz 2021 Sempozyumunda, 2021 sonbaharında dolu dolu bir sempozyumda
görüşmek dileğiyle. Sağlıcakla kalın.
İyi okumalar.
İÇİNDEKİLER
AÇILIŞ KONUŞMALARI
Murat Gül ................................................................................................................ 19
İstanbul ‘Planlanırken’ Beykoz
Doğan Yarıcı ............................................................................................................ 23
Boğaz’ın Akıntılarında Hayatı Öğrenmek
Önder Küçükerman ................................................................................................ 29
Camköy Vakfı Projesi Bir Hayal miydi yoksa Beykoz Dünyadaki Önemli
Örneklerden Biri mi Olacaktı?
Süha Göney .............................................................................................................. 35
Beykoz’un İktisadî Kalkınması Sosyal ve
Kültürel Bakımdan da Desteklenmeli
ESKİ ÇAĞ’DAN 20. YÜZYILA BEYKOZ
Mustafa Hamdi Sayar .......................................................................................... 141
Eskiçağ Kaynaklarında Beykoz
Ebru Altan ............................................................................................................. 147
Orta Çağ’da Beykoz ve Çevresi
Zekai Mete Bandırma .......................................................................................... 159
İstanbul’un Fethinden Sonra Beykoz ve Civarının Tarihî Gelişimi
Mehmet Ali Beyhan .............................................................................................. 175
Yakın Zamanların Beykoz’u
BEYKOZ’UN NÜFUS VE YERLEŞME COĞRAFYASI
Mehmet Akif Ceylan ............................................................................................ 197
Beykoz ve Çevresinde Yer ve Yerleşme Adlarının Değerlendirilmesi
BAŞLARKEN
Mehmet Bayartan ................................................................................................. 229
Temettuat Kayıtlarına Göre Beykoz’un Tarihi Coğrafyası
Süha Göney .............................................................................................................. 41
Beykoz Yöresi Planlamasına Dair Bazı Görüşler ile Öneriler
Aylin Yaman Kocadağlı ....................................................................................... 247
Beykoz’un Kırsal Mahalleleri
BEYKOZ’DA JEOLOJİK YAPI
BEYKOZ’DA SANAYİNİN ÖYKÜSÜ
Ahmet Ertek ............................................................................................................. 55
Beykoz İlçesinin Jeomorfolojisi
Kadir Temurçin ..................................................................................................... 269
Beykoz (İstanbul) İlçesinde Sanayinin Gelişimi,
Dağılışı ve Yapısal Özellikleri
Yüksel Örgün Tutay / Muhterem Demiroğlu ................................................... 69
Hidrojeolojik ve Hidrojeokimyasal Açıdan İstanbul’un Su Kaynakları
Elmalı Su Havzası (Beykoz) Örneği
Ecmel Erlat .............................................................................................................. 85
Beykoz ve Yakın Çevresinde Sıcaklık ve Yağış Ekstremlerinde Gözlenen
Değişmeler (1950-2019)
Sabah Yılmaz Şahin / Namık Aysal .................................................................... 101
Beykoz İlçesi (İstanbul) Temel Jeolojik Özellikleri ve
Pontid Tektono-Stratigrafik Birliği İçerisindeki Konumu, KB Türkiye
Hüseyin Öztürk ..................................................................................................... 127
Yerleşim Planlaması ve Kaynak ve Kent Sürdürülebilirliği
Açısından Beykoz’un Jeolojisine Bir Bakış
İlhami Yurdakul .................................................................................................... 291
Üsküdar ve Kadıköy Su Şirketinin Kuruluşu ve
İçme Suyu Temin Projesi: Göksu Bendi (1888-1894)
Tolga Akay
Serdar Subay ......................................................................................................... 311
Marmara Üniversitesi Osmanlı Devleti’nde Bilgi ve Teknoloji Transferi:
Beykoz Fabrikaları Örneği
Fuat Selim Ramazanoğlu .................................................................................... 339
Kanlıca’dan Sosyolojik İzler
TURİZMİN ODAĞINDA BEYKOZ
SOSYO-MEKÂNSAL OLARAK BEYKOZ’UN GELİŞİMİ
Nuriye Garipağaoğlu ........................................................................................... 353
Beykoz ve Çevresinin Hava Kalitesinin Ortalamalar, Maksimumlar ve
Limit Değerler Açısından İncelenmesi
Mehmet Bayartan.................................................................................................. 628
Beykoz Şehri
Füsun Baykal ......................................................................................................... 377
Beykoz’un Turizm Coğrafyası: Potansiyel ve Değerlendirme
Semra Günay Aktaş .............................................................................................. 401
Beykoz İlçesi İçin Doğa Temelli Alternatif Turizm Önerileri
BEYKOZ ORMANLARININ FONKSİYON VE EKOLOJİSİ
Hüseyin Barış Tecimen ........................................................................................ 435
Beykoz Ormanlarının Ekolojik Özellikleri ve Ekosistem Hizmetleri
Abbas Şahin............................................................................................................ 449
Ormancılık Araştırma Enstitüsü Beykoz Ormanlarının Fonksiyonları,
Yararlanma Olanakları ve Sürekliliğini Tehdit Eden Faktörler
Ünal Asan .............................................................................................................. 477
Beykoz’daki Tarihi Koruların Fonksiyonel Değerlerinin Hesaplanması ve
Sürdürülebilir Çoklu Çevresel Faydalanma Anlayışına Uygun Olarak Planlanması
Serhun Sağlam / Ahmet Yeşil / Tufan Demirel / İnci Çağlayan ................... 511
Anıt Ağaçlarda Risk Analizleri: Beykoz Korusu Örneği
Cemalettin Şahin .................................................................................................. 643
Anadoluhisarı Şehri: Yerleşmenin Kuruluşu ve Gelişimi
Zehra Ergül Kaya .................................................................................................. 667
Boğaziçi’nde Bir Prestij Mekân: Anadoluhisarı
BEYKOZ’DA CAM SANAYİ: GEÇMİŞTEN GELECEĞE
Önder Küçükerman / Jülide Edirne Erdinç .................................................... 687
Beykoz-Paşabahçe “Camköy” Projesi
Fatih Damlıbağ ..................................................................................................... 701
Modernleşen Osmanlı Cam Üretimi: Paşabahçe Şişe Fabrikası
EDEBİYATIMIZDA BEYKOZ
Serhat Demirel ...................................................................................................... 717
Beykoz Âşığı Bir Şair: Cemal Süreya
Şehnaz Şişmanoğlu Şimşek ................................................................................. 731
Beykoz’un Karanlıkta Kalmış Romanı: Hacı Manuil
BEYKOZ’UN BEŞERÎ COĞRAFYASI
İlker Aslan ............................................................................................................. 742
Doğan Yarıcı’nın Anlatılarında Bir Mekân Olarak “Beykoz”
Erol Kapluhan Burdur ......................................................................................... 529
Beykoz ve Çevresinde Ziraat Özellikleri
Asiye Kakırman Yıldız ......................................................................................... 753
Beykoz’un Çocukları ve Çocuk Kütüphaneleri
Ayşen Şatıroğlu ..................................................................................................... 553
Kent Tarımı Açısından Alibahadır: Sizin Sebze Bahçeniz
Salih Ünüvar ......................................................................................................... 566
Sözleşmeli Çiftçilik: Beykoz Örneği
Ali Gülüm .............................................................................................................. 583
Ormana Terk Edilen Köpekler ve Kırsal Alandaki Değişimler:
Beykoz Örneği
Bülent Ayberk ....................................................................................................... 611
Beykoz’un Dereseki Köyünde Yoğunlaşan Sapçılık Mesleği
19. YÜZYILDA BEYKOZ’DA GÜNDELİK HAYAT
Arif Kolay / Duygu Ateş ....................................................................................... 771
Beykoz’un İlk Karakolhaneleri
Şeyhmus Bingül ..................................................................................................... 799
II. Abdülhamid Döneminde Beykoz’da Bulaşıcı Hastalıklar ve
Bunlarla Mücadele Yöntemleri
Salim Aydın ........................................................................................................... 815
Beykoz’da Tarihî Bir Şahsiyet: 7-8 Hasan Paşa ve Yalısı
Yücel Yiğit ............................................................................................................... 851
Ali Rıza Öge’nin Hâtıralarında Beykoz
YOROS’TAN HİSAR’A: BEYKOZ’DA TARİH
Mehmet Hanefi Bostan ....................................................................................... 871
Fatih Döneminde Yoros (Beykoz) Kazası
Ayşenur Erdoğan ................................................................................................... 893
Osmanlı Arşiv Vesikaları Perspektifinden Anadoluhisarı’nın Kullanımı ve
Korunması
Alfina Sibgatullina ................................................................................................ 911
Bazı Rusça Kaynaklarda Beykoz
BEYKOZ’DA SİYASAL HAYAT
Sevâl Baltacı .......................................................................................................... 929
Parti “Alan”ında Gençlik Teşkilatları: Beykoz Örneğinde Nitel Bir Araştırma
Esen Kaygusuz ....................................................................................................... 951
Sanayisizleşme Sonrası Hemşehri Dernekleri: Beykoz Örneğinde Bir
“Tampon Mekanizma” Tartışması
Mehmet Emin Balcı / Amine Kübra Coşkun ................................................... 969
Metropolde Yeni Taşra Temsilleri: Beykoz’da Çekilen Diziler Üzerine
Göstergebilimsel Bir Analiz
Menderes Akdağ / Serhat Yetimova ................................................................... 985
Türkiye’de Koalisyonlar Döneminin (1973-1980)
Türk Basınında Beykoz Algısı
EĞİTİM ŞEHRİ OLARAK BEYKOZ
Meryem Kaçan Erdoğan / Seyfi Erdoğan ...................................................... 1001
Modernleşme Sürecinde Bir Eğitim Kurumu:
Beykoz Erkek Rüşdiye Mektebi
BEYKOZ’DA KENTLEŞME,
DÖNÜŞÜM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Zeynep Günay ...................................................................................................... 1059
Sanayi ve Nüfus İlişkisi Bağlamında 1930 Sonrası Beykoz’unun
Kentleşme Süreci
Songül Güneş ....................................................................................................... 1073
İstanbul Umûmi Meclisi’nde Beykoz Azalarının Faaliyetleri (1930-1938)
Tuğba Sarsılmaz / Erkan Avlar ........................................................................ 1089
Kentsel Dönüşüm Uygulamalarında Yerinde Dönüşüm Odaklı
Yaklaşımın Beykoz Projesi Üzerinden Örneklenmesi
Mine Topçubaşı / Mine Esmer / Ruba Kasmo .............................................. 1113
Beykoz Yalıköy Merkez Mahallesi: Sürdürülebilir
Bir Kentsel Koruma için Mevcut Koşulların ve Önerilerin Değerlendirilmesi
BEYKOZ’DA TARİHÎ VE KÜLTÜREL MİRAS
Arzu Terzi ............................................................................................................ 1133
Beykoz’da Padişahlık Makamına Ait Bir Mülk: Tokat Çiftliği
Seda Özen Bilgili / Selman Can........................................................................ 1151
19. Yüzyılda Beykoz’un Bağ, Bahçe ve Bostanları
Olcay Aydemir .................................................................................................... 1175
İstanbul’un Kırsal Bir Köşesi Olarak Beykoz’un Kültürel-Kentsel
Miras Açısından Değerlendirilmesi
Sinem Serin ......................................................................................................... 1183
Boğaziçi’nde Mermerden Bir Serdâb Köşkü:
Beykoz Mecidiye Kasr-ı Hümâyûnu
Cem Balcan / Z. Sena Güneş Kaya ................................................................... 1203
Paşabahçe’nin Kültür Mirası Potansiyeli ve Mahmut Bey Köşkü
Merve Zayım ....................................................................................................... 1027
Bir Üniversite Şehri Olarak Beykoz
Aynur Erdoğan Coşkun ..................................................................................... 1045
Beykoz’daki Üniversitelerin Beykoz’la İlişkileri
BEYKOZ’UN MANEVİ İKLİMİ
Mehmet Erken / İbrahim Kibar........................................................................ 1223
Beykoz’da Üç İmam: Osman Akfırat, Şükrü Kibar,
İhsan Sedef
Fatih Köse ............................................................................................................ 1245
Beykoz Halvetî Tekkeleri
Mehmet Cemal Öztürk. / Melek Kahraman .................................................. 1267
Raûfîzade Abdurrahim Nesib Efendi Divançesi
Fatih Döneminde
Yoros (Beykoz) Kazası
Mehmet Hanefi BOSTAN1
Özet
Fatih Sultan Mehmed tarafından İstanbul’un fethi ile birlikte şehir ve şehrin hinterlandı içinde yer alan yerleşim birimleri için kazaî ve askeri düzenlemeler yapılmakla birlikte bu düzenlemelerle ilgili ayrıntılı bilgi veren kayıtların çok azı günümüze
ulaşabildi. Bu nedenle İstanbul’un Fatih zamanındaki sosyal ve iktisadi durumu
konusundaki bilgilerimiz eksik kaldı. Özellikle İstanbul’un Anadolu yakası konusunda bilgi veren arşiv kayıtlarından sadece vakıf kayıtları günümüze gelebildi.
Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Arşivi’nde tasnif çalışmaları devam ederken 2019 yılının sonlarında Kocaeli Sancağına ait idari birimler konusunda ayrıntılı bilgiler veren bir tahrir defteri bulunarak araştırmacıların istifadesine sunuldu. “1466 yılına
ait” ve 1160 numaralı bu tahrir defteri, İstanbul’un Anadolu Yakası ile ilgili ayrıntılı
bilgilere haizdir.
Tebliğimiz büyük ölçüde 1160 numaralı Kocaeli Sancağına ait tahrire dayanılarak
İstanbul’un Anadolu yakasında yer alan Yoros (Beykoz) ve çevresinin Fatih Sultan Mehmed dönemindeki durumu ele alınacaktır. 2016 yılında Uluslararası bir
1 Prof. Dr., Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi
mhbostan@marmara.edu.tr; mhanefibostan@gmail.com
872
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
kongrede Yoros (Beykoz) Kazasının İskân Yerleri ve Nüfus adıyla sunulup yayınlanan bir tebliğimiz bulunmakla birlikte Fatih döneminde yöre ile ilgili iki vakıf
kaydı ve bir kale kaydı dışında bilgi verilemedi. Bu yeni tebliğimizde 1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra Beykoz ve çevresine yapılan Türk akınları ve bu akınlar
sonucunda bölgede İstanbul’un fethi öncesinde hâkimiyet kurulup kurulamadığı
yeniden tartışılacaktır. Eğer hâkimiyet kurulmuşsa bunun hangi iskân birimleriyle
sınırlı olduğu ve hangi tarihlerde gerçekleştiği belirlenmeye çalışılacaktır. Murad
Hüdavendigâr Han, Yıldırım Bayezid Han, Sultan Mehmed (Çelebi) Han ve Sultan
Murad bin Mehmed Han zamanlarında Yoros (Beykoz) bölgesindeki bazı yerlerin
şahıslara verilmesi ve bazı yerlerin de vakıflara mukarernâme ile tahsis edilmesinin
ne anlama geldiği açıklanacaktır. Beykoz sınırları içinde yer alan Anadolu (Yenice)
Hisarı ve Yoros kalelerinin ne durumda ve kimin kontrolünde olduğu ve bu kalelerin İstanbul’un fethindeki etkilerinin ne düzeyde gerçekleştiği değerlendirilecektir.
İstanbul’un fethinden sonra Yoros ve çevresinde nasıl bir idarî yapılanma oluşturulduğu ortaya konulacaktır. Yoros (Beykoz)’un idari yönden Kocaeli Sancağına
ve kazaî yönden Üsküdar Kadılığı’na neden bağlı olduğu tartışılacaktır. Yöredeki
idarecilerin kimlerden oluştuğu ve bunlara hizmetleri karşılığında ne kadar gelir
tahsis edildiği ve bu gelirin nerden karşılandığı, tahrir kayıtlarından belirlenmeye
çalışılacaktır. Yoros (Beykoz)’un Osmanlılar tarafından fethi, fetihle birlikte bölgeye yerleştirilen Müslüman Türklerin ve gayrimüslimlerin olup olmadığı tespite
çalışılacaktır. Yöreye yapılan iskânlar sonucunda kurulan idari birimlerin kaç tane
olduğu ve bunların hangi adı taşıdığı tahrir kayıtlarından ortaya çıkarılacaktır. Bölgede mezra bulunup bulunmadığı ve bu mezralarda nüfus iskânının olup olmadığı
tespite çalışılacaktır. Bütün idarî birimlerde yaşayan nüfusun ne kadar olduğu hesaplanacak ve elde edilen veriler tablo ve grafiklerle gösterilecektir. Bölgedeki nüfusun en çok ve en az hangi iskân birimlerinde yaşadığı tespite çalışılacaktır. Kaza
dâhilindeki iskân birimlerine yerleştirilen Türklerin hangi boya mensup olduğu
arşiv kayıtları verilerine dayanılarak ortaya konulmaya çalışılacaktır. Çepni Türkmenlerinin bölgede bir etkinliğinin olup olmadığı tespite çalışılacaktır.
Fatih döneminde Yoros (Beykoz) kazası sınırları dâhilinde bulunan yerleşim birimlerinin bugün yalnız Beykoz ilçesi sınırları içinde mi olduğu ve başka ilçe sınırları dâhilinde yer alıp almadığı belirlenmeye çalışılacaktır. Nüfusu oluşturan
unsurlar içinde gayrimüslim nüfus bulunup bulunmadığı tahrir verileri ışığında
ortaya konulacaktır. Nüfusu oluşturan topluluk içinde görevli ve muaf zümre bulunup bulunmadığı tespite çalışılacak ve bunların toplam nüfus içindeki oranları
verilecektir.
Yoros (Beykoz) nahiyesinde yaşayan halkın geçimini nasıl sağladığı, yörede ziraata
açık ne kadar toprağın bulunduğu, çift miktarınca toprağı olan halkın sayısının
ne kadar olduğu, çiftten az toprağı olan hanelerin bulunup bulunmadığı, varsa
bunların ne kadar olduğu tespite çalışılacaktır. Ayrıca yörede hariçten gelip toprak eşenlerin bulunup bulunmadığı tahrir kayıtlardan belirlenecektir. Yörede hassa
çiftliklerin ne kadar olduğu ve bunların hangi yerleşim birimlerinin sınırları içinde
bulunduğu belirlenecektir. Yörede hangi meyvelerin yetiştirildiği ve bağcılığın ne
durumda olduğu arşiv verilerine göre açıklığa kavuşturulacaktır. Bölgede hayvan-
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
cılık yapılıp yapılmadığı, eğer yapılıyorsa bunun hangi düzeyde olduğu ve hayvancılıkla ilgili ne tür vergilerin alındığı tespite çalışılacaktır. Yörede bal üretiminin
hangi seviyede olduğu değerlendirilecektir. Kaza sınırları dâhilinde yapılan balıkçılığın ne düzeyde olduğu, vergi alınıp alınmadığı tespite çalışılacaktır. Beykoz (Yoros)’da sanayinin ne durumda olduğu, sanayi kuruluşu olarak ne tür sanayi kuruluşlarının bulunduğu, sanayi ürünü olarak ne tür ürünlerin üretildiği ve değirmen
sayısının ne kadar olduğu ve bu sanayi işletmelerinin hangi iskân birimi sınırları
içinde bulunduğu ortaya konulacaktır. Kaza dâhilinde iskele bulunup bulunmadığı,
bulunuyorsa hangi semtlerde yer aldığı tespite çalışılacaktır. Fatih Sultan Mehmed
döneminde Beykoz ve çevresinden ne kadar vergi alındığı ve bölgedeki iktisadî
kapasitenin hangi düzeyde olduğu belirlenmeye çalışılacaktır.
Bölgede şehirleşme olup olmadığı hususu değerlendirilecektir. Yoros (Beykoz) çevresindeki dinî yapılar, kaleler ve görevlilerin sayıları ile bölgede kimlere timar verildiği hususları değerlendirilecektir. Timar verilenler arasında hangi görevlilerin
bulunduğu arşiv kayıtlarından ortaya konulacaktır.
Ana kaynağımızı 1160 numaralı tahrir defteri teşkil etmekle beraber XV. ve XVI
yüzyıldaki diğer arşiv kayıtları, kadı sicilleri ve yöre ile ilgili yapılan ilmi araştırmalardan da istifade edilecektir.
Anahtar Kelimeler: Anadolu Hisarı, Yoros (Beykoz), Çepni, İskân, Nüfus, Vakıf.
Giriş
Türklerin 1078’te Anadolu Selçukluları zamanında Üsküdar’a kadar gelerek Boğaz’da çadırlarını kurdukları ve Üsküdar’a kadar olan bölgelerde rahatlıkla dolaştıkları bilinmektedir (Turan, 1984, s. 55). Hatta Ali Bahadırlı örneğinde olduğu gibi
1260’lı yıllarda bölgede bazı köyler kurup buralara yerleştikleri belirtilmektedir
(Emecen, 2013: 411). Osmanlı Türkleri 1305 yılında Yoros Kalesi’ni Şile kalesi ile
birlikte ele geçirdikleri ancak burada fazla tutunamadıkları, Boğaz ve Yoros dâhil
olmak üzere bütün Anadolu yakasını 1329’dan sonra hâkimiyet altına altıkları anlaşılmaktadır (İnalcık, 2004, s. 11-13; 2012, s. 15).
1351-1402 yıllarında Üsküdar ve yöresi Osmanlı Türklerinin kontrolünde bulunmakla beraber, 1348’den sonra Yoros’un kısa bir süre Cenevizlilerin hâkimiyetine girdiği, 1391’de Yıldırım Bayezid’in Kocaeli’nden karadan kalabalık bir kuvvetle
Yoros Kalesi’ni tekrar aldığı ve Yahşi Bey’i buradan Şile Kalesi’ni almaya gönderdiği
kaydedilmektedir (Âşıkpaşaoğlu, 1970, s. 72). Yıldırım Bayezid’in Yoros Kalesi’ni
üs olarak kullanarak Anadolu Hisarı’nın yapımına başladığı (Eyice, 1994, s. 534) ve
hisar inşaatının 1396’da tamamlandığı anlaşılmaktadır (Uzunçarşılı, 1982, s. 291292). 1399’da Bizans’a yardım etmek için Batı Avrupa’dan Boğaz’ın Karadeniz’e
açılan kapısı olan Yoros ve Riva’ya kadar gelen Mareşal Boucicaut komutasındaki
paralı askerler, Türklerin elinde bulunan Yoros Kalesi’ne saldırmaya cesaret edememiş, sadece kalenin eteğindeki köyü yaktıktan sonra geri çekilmek zorunda kalmışlardır (Eyice, 1994, s. 534; 2004, s. 19). Yıldırım Bayezid Han’ın Anadolu Hisarı ve
Yoros Kalesi’nde bir cami yaptırması (Evliya Çelebi, 2003, s. 225) ve Mareşal Boucicaut komutasındaki paralı askerlerin Yoros Kalesi’ni ele geçirememeleri, Türklerin
873
874
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
bütün Anadolu yakasını hâkimiyetlerinde bulundurduklarının açık delili olarak
değerlendirilmektedir (Eyice, 2004, s. 19). 1402 Ankara bozgunundan sonra yörenin tekrar Bizanslıların hâkimiyetine geçtiği belirtilmektedir (Haskan, 2001, s. 30).
1420’de Çelebi Mehmed zamanında İstanbul’un Anadolu yakası tekrar Türklerin
eline geçti ve 1424’te Bizans’la yapılan anlaşma gereği Karadeniz sahilindeki bütün
yerler: Üsküdar, Yoros ve çevresi Osmanlılara bırakıldı (Uzunçarşılı, 1982, s. 372,
399 ).
Türklerin, İstanbul’un fethinden çok önce Üsküdar bölgesinin yanı sıra (BOA, TD
1160, s. 58; BOA, Ali Emiri 40, s. 4a-b, 6a; BOA, MAD 22, s. 3, 23, 38) Yoros ve
çevresinde de hâkimiyetlerini sürdürdükleri tahrir ve vakıf kayıtlarından ortaya
çıkmaktadır. Nitekim Fatih Sultan Mehmed (II. Mehmed) Han dönemine ait bir
Tahrir defterinde, Yoros’a tabi Depeevran (Depeviran) köyünün “Hüdavendigar
zamanında Musa yeri” olduğu belirtilmektedir (BOA, TD 1160, s. 111). Yine Fatih
dönemine ait bir Vakıf defterinde de Yoros “vilâyeti” vakıf kayıtları içinde Hacılı
mezrasının Fakih Ahmed oğlu Hızır Fakih’in bir çiftlik vakıf yeri olduğu ve buranın Murad Bey tarafından Hızır Fakih’e verildiği kaydedilmektedir (BOA, Ali Emiri
40, s. 7a). 1523 tarihli bir başka Vakıf defterinde adı gecen vakıf mezrasının Hacılı
köyüne tabi olduğu ve Murad Bey’den kasıt Gazi Hüdavendigar (I. Murad) olduğu
ortaya çıkmaktadır. Yine Hacılı köyü kayıtları içinde yer alan Yusuf adlı kişinin
mülkü olan çiftliğin, Sultan Murad bin Mehmed Han’ın hükmü ile kendisine verildiği belirtilmektedir (BOA, MAD 22, s. 111; BOA, TD 438, s. 797; BOA, TD 733,
s. 331b; TK. KKA, TD 579, s. 101b). 1523 tarihli Vakıf defterinde Ali Bahadır köyü
kayıtları içinde yer alan İbrahim Fakih vakfına ait Hacı Halil adlı çiftliğin İbrahim
Fakih veled-i İdris Fakih’e Gazi Murad Han, Bayezid Han, Sultan Mehmed Han ve
Murad Han’ın mukarrernâmeleri (resmi mektuplarıyla) ile verildiği kaydedilmektedir (BOA, MAD 22, s. 111; BOA, TD 733, s. 331b).
Bu kayıtlar Anadolu Hisarı inşa edilmeden Yoros’a tabi Depeviran, Hacılı ve Ali
Bahadır adlı köylerin Türklerin hâkimiyetinde olduğunu göstermektedir. Yine Yoros’a tabi Taşoğlu köyünün “kadılar yeri” olduğunun belirtilmesi (BOA, TD 1160,
s. 109 ) bölgedeki Türk hâkimiyetinin Yoros bölgesinde geniş bir alana yayıldığının
delili olarak değerlendirilmektedir.
İdarî Yapı, İskân Birimleri, Nüfus, Görevliler ve Unvan Sahipleri
İdarî Yapı
Yoros (Beykoz)’un idari yapısı ile ilgili bilgi veren ilk kayıt, Fatih Sultan Mehmed
Han dönemine ait bir tahrir defteridir. Bu defter Osmanlı Arşivi’nde yapılan tasnif
çalışmaları sırasında yeni tespit edildi ve buna 1160 numarası verildi. Defterin vakıf ve timar kayıtlarında Fatih öncesine atıflar bulunmakla beraber İstanbul Kadısı
Mevlana Şemseddin’e timar geliri tahsis edilmesi ve Gebze kazasına tabi Aslıca köyündeki bir yerin ve çiftliğin vakıf olduğu ve bu vakıfla ilgili “Bayezid Bey, Murad
Bey ve Sultanımızdan (Fatih’ten) mektupları var” ibaresinin yer alması, defterin
Fatih dönemine ait olduğunu düşündürmektedir (BOA, TD 1160, s. 76, 92, 93, 95,
274). Fatih döneminde İstanbul Kadısı olarak görev yapan Mevlana Şemseddin
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
adında biri olmamakla birlikte, bu şahsın İstanbul’un ilk Kadısı Hızır Bey olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Nitekim Gebze Kadısı Fazlullah’ın 18 Kasım 1434 tarihinde tescillenen vakfına, 28 Ocak 1459 tarihinde torunu Kutbeddin Çelebi’nin
(Çelik, 2003, s. 47) tescillenen vakfından kendi vakfının giderleri karşılandıktan
sonra vakıf fazlasının dedesi Fazlullah’ın zaviyesinin imaretine bağışlanmasını şart
koşmuştur (Erdoğan ve Bayrak, 2015, s. 190, 199). Fazlullah Efendi’nin vakıf kayıtları 1160 numaralı tahrirde yer almakla birlikte, torunu Kutbeddin Çelebi’nin vakfı
ile ilgili bir bilgi bulunmamakta fakat kendisine verilen timar ve mülk kayıtlarının
yer aldığı görülmektedir (BOA, TD 1160, s. 94, 95, 266, 268, 275, 276, 277). Bu bilgiler arşiv uzmanlarının 1466 tarihini vermelerine rağmen 1160 numaralı tahririn
1453-1458 yılları arasında yapıldığını göstermektedir.
Yoros, Fatih dönemi tahririnde “vilâyet” olarak kaydedilmekte ve kadısının bulunduğu belirtilmektedir (BOA, TD 1160, s. 104, 109). Yoros Kadısı’na Taşoğlu köyünün timar geliri tahsis edilmiş olup, bu köyün “kadılar yeri” olduğu kaydedilmektedir (BOA, TD 1160, s. 109 ). Yoros, XVI. ve XVII. yüzyıllarda idari-askeri yönden
(dirlik yönünden) Kocaeli (İznikmit-İzmit) sancağına bağlı kaza statüsünde bir
idari birimdir. İdari-kazaî yönden kadı tarafından yönetildiği ve hatta kadısı olduğu belirtilmekle beraber, sicil ve ahkâm kayıtları ile bazı kaynak eser ve araştırmalardan Üsküdar kadılığına tâbi bir naip tarafından kazaî işlerinin yürütüldüğü anlaşılmaktadır. Üsküdar kadılığı, İstanbul’un bilâd-ı selâse (Galata, Üsküdar, Eyüp)
olarak anılan kadılıklarından biri idi. Dolayısıyla Üsküdar ve çevresi idarî-kazaî
yönden İstanbul’a bağlı bulunmaktaydı. Üsküdar kadısının beş naibi vardı. Bunlar
Anadolu Kavağı (Yoros), Gebze, Şile, Kartal ve Pendik idi. Üsküdar Kadılığı’na bağlı
nahiye diye tabir edilen kazalarda görev yapan kadı naiplerinin kadı yetkisi kullandıkları ifade edilmektedir. Sicil kayıtlarında Yoros Kadısı ve kazası ıstılahlarının
kullanılmasının bu yetkiden kaynaklandığı düşünülmektedir (Bostan, 2016, s. 119).
İskân Birimleri ve Nüfus
Fatih zamanında Yoros (Beykoz) kazasında toplam 31 köy iskân birimi, Hacılı ve
Samandıra adlı iki mezra, Yoros ve Yenice/Yenihisar (Anadoluhisarı) kaleleri bulunmaktaydı (BOA, TD 1160, s.104-121, 278). Tablo 1’de Yoros’ta bulunan köy ve
mezralar nüfusları ile birlikte verildi. Kalelerde askerî görevlilerin dışında bir nüfusun ikamet edip etmediğine dair bir bilgiye ulaşılamadı. Ancak 1526 tarihli bir
sicil kaydında Yoros Kalesi’nde Koca Ali Mahallesi’nin varlığı (İKS-ÜM 5, s. 282) ve
1531 tarihli bir sicil kaydında da burada bir bezazistanın bulunması (Göktaş, t.y.,
s. 71) sivil yerleşime açıldığını göstermektedir. Yine 1561 tarihli tahrir kayıtlarında
Yenice Kalesi’nde “Mahalle-i Cami-i Atik Sultan Mehmed Han” ile “Mahalle-i Kadı
Asker” adlı iki mahallenin varlığı, (BOA, TD 436, s. 402-404) buranın da Fatih zamanında sivil yerleşime açıldığını düşündürmektedir.
875
876
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
Tablo 1: Yoros (Beykoz) Kazasındaki İskân Birimlerinin Ayrıntılı Nüfusu
KÖY YERLEŞİM BİRİMLERİ
Çift Sahibi
Hane
12
6
4
15
4
Çiftsiz
Hane
9
2
0
2
2
Toplam
Hane
21
8
4
17
6
Tahmini Nüfus
1
2
3
4
5
Ağevran (Akviran)
Ali Bahadır
Atuk (Ayuk)
Ayvalu
Azizoğluköy
6
Çavuşlu
6
2
8
40
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
Çıldırı
Çubuk
Deresekili
Depeevran
Depesekili
Demirciler
Esenceköy
Göllü
Göllü ve diğer Hüseyinlü
Hüseyinlü
İne Hocalu
İsacılar
İzzettinköy
Kabakoz
Kılıçlu
Kozluca
Kurna
Kutludoğmuş (Kurtdoğmuş)
Küçüksulu
Mancılıklu (Mancınık)
Öğümce
Sarucabayrak (Dudullu Çepni)
Taşoğlu
Tunrulpınarı
Yeniceköy
MEZRA
28
9
33
14
11
10
14
4
4
6
14
5
4
9
4
16
14
20
6
4
5
5
7
13
7
3
6
8
0
0
1
4
0
3
0
1
3
6
2
9
1
0
33
16
46
21
14
16
22
4
4
7
18
5
7
9
5
19
20
22
15
8 (5)
5
165
80
230
105
70
80
110
20
20
35
90
25
35
45
25
95
100
110
75
40 (25)
25
5
2
7
35
7
4
14
2
1
3
9
5
17
45
25
85
1
Hacılı
3*
0
3
15
2
Samandıra
28
29
30
31
TOPLAM
105
40
20
85
30
2**
0
2
10
316
104
423 (420)
2115 (2100)
*Hacılı mezrasında bir çiftlik yeri 3 hane tarafından tasarruf ediliyordu.
** Samandıra mezrasında yarım çiftlik yeri 2 hane tasarruf ediyordu.
XV., XVI. ve XVII. yüzyıl tahrir kayıtlarında adı geçmeyen Beykoz, 1526 tarihli sicil
kayıtlarında “Beykozu” imlasıyla bir köy iskân birimi olarak yer almaktadır (İKSÜM 5, s. 210).
Fatih dönemine ait tahrir kayıtlarında Sarucabayrak adıyla görülen köy yerleşim
birimi, daha sonraki arşiv kayıtlarında diğer adlarının Tutlu (BOA, TD 436, s. 417;
BOA, TD 733, s. 236), Sarubayrak (BOA, TD 438, s. 795; BOA, TD 436, s. 417; BOA,
TD 733, s. 236) ve Çepni (Var, 2010, s. 13, 20, 53-54, 96-97, 120) olduğu görülmektedir. Bugünkü Yukarı ve Aşağı Dudullu köylerinin Çepni adını taşıması Çepnilerin bölgeye gelip yerleştiğini göstermektedir. Nitekim 1519 yılında Yoros (Beykoz)
Subaşısının Mustafa Bey b. Çepni olduğu (İKS-ÜM 1, s. 129, 337, 405, 410, 411) ve
Çepni oğullarının Gebze, Üsküdar ve Yoros bölgelerinde önemli bir etkinliklerinin
olduğu ve zenginlikleriyle bilindikleri arşiv kayıtlarından ortaya çıkmaktadır (Bostan, 2012, s. 383-384). Yoros kazasına Çepni boyu dışında başka boyların yerleşmesi
muhakkaktır. Ancak bu boy ve obaların hangileri olduğu konusunda incelediğimiz
tahrir ve diğer arşiv kayıtlarında bir bilgiye yer verilmemektedir.
Yoros kazasının Fatih dönemindeki iskân birimleri değerlendirildiğinde kazanın
sınırları içinde bugünkü Beykoz ve Çekmeköy ilçelerinin tamamı, Ümraniye ilçesinin Yukarı Dudullu ve çevresi, Pendik ilçesinin Kurtdoğmuş ve çevresi ile Şile ilçesinin Kurna köyü ve çevresinin yer aldığı tespit edilmekte ve dolayısıyla kazanın
geniş bir coğrafi alandan oluştuğu ortaya çıkmaktadır.
Kaza nüfusu, diğer tahrirlerden farklı olarak çift tasarruf eden ve çift tasarruf etmeyen haneler olarak kaydedildi. Fatih zamanında Yoros kazası iskân birimlerinde askerî görevliler hariç toplam 420 hane yaşamaktaydı. Bir hanenin beş kişiden
meydana geldiği (Barkan, 1953: 11-12; Göyünç, 1979: 331-348; İnalcık, 1960: 45)
düşünüldüğünde kaza nüfusunun yaklaşık 2100 kişilik bir nüfustan oluştuğu ortaya çıkmaktadır. Nüfusun 311 hanesi çift tasarruf etmekteydi. Hacılı mezrasında üç
hanenin bir çiftlik, Samandıra mezrasında iki hanenin yarım çiftlik tasarruf ettiği
göz önüne alındığında çift tasarruf edenlerin sayısı 316 haneye ulaşmaktadır. 104
hane de çift tasarruf etmemekteydi. Çift tasarruf eden haneler nüfusun %75.23’ünü
teşkil etmekteydi. Kaza nüfusunun tamamı Müslüman Türklerden oluşmaktaydı.
En çok nüfus sırasıyla Deresekili, Çıldırı, Esenceköy ve Kutludoğmuş köylerinde yaşamaktaydı. En az nüfus da mezralar hariç tutulursa Göllü köyleri ile Atuk
(Ayuk), İsacılar, Kılıçlu, Öğümce ve Tunrulpınarı köylerinde ikamet ettiği tespit
edilmektedir.
877
878
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
Tablo 2: Yoros (Beykoz) Kazasında Görevliler ve Bazı Unvan Sahipleri
Grafik 1: Fatih Döneminde Yoros Kazası Nüfusunun Çift Sahibi ve Çifti Olmayanlar Olarak Dağılımı
Fatih döneminde kazadaki askerî görevliler 38 neferden ibaretti. Bunların 12 neferi
kale görevlisi olup, hisarda görev yaptıkları belirtilmektedir. 12 neferden biri Yoros
Hisarı kethüdası, biri de Yenice Kalesi kapıcısı idi. Geriye kalan 10 neferden kaçının Yoros Kalesi’nde ve kaçının Yenice Hisar (Anadolu Hisarı)’da görevli olduğu
kaydedilmemektedir. Askerî görevlilerden biri Yoros Subaşısı, biri Yoros Kadısı, üçü
çeribaşı, geriye kalan 21 nefer de timarlı sipahi idi (BOA, TD 1160, s. 104-121). Kale
görevlilerinin 2/3’ü evli olduğu düşünüldüğünde, askerî görevlilerin 34 neferi hane,
kale görevlilerinin 4 neferini de mücerred (yetişkin bekâr erkek) olarak değerlendirmek mümkündür. Buna göre askerî görevlilerinin tahmini nüfusu 174 kişi olarak hesaplanmaktadır. Kazanın nüfusunun askeri görevlilerin aileleri ile birlikte
yaklaşık 2300 kişi olduğu düşünülmektedir. Tahrir kayıtlarına yansıdığı kadarıyla
askerî görevliler, toplam kaza nüfusunun %7.56’sını oluşturmaktaydı.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
KÖY YERLEŞİM
BİRİMLERİ
Ağevran (Akviran)
Ali Bahadır
Ayvalu
Çıldırı
Deresekili
Depeevran
Demirciler
Esenceköy
Hüseyinlü
İne Hocalu
Kozluca
Kutludoğmuş
Küçüksulu
Taşoğlu
Fakih
Hacı
İmam
Şeyh
1
1
1
2
0
0
0
0
0
1
0
0
0
1
0
0
1
0
1
0
0
1
0
0
0
0
0
0
2
0
1
1
1
1
1
0
1
0
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
3
0
9
0
1
MEZRA
1
Hacılı
TOPLAM
3
10
Timar görevlilerine gelince; 38 neferden meydana gelen bu guruba 27 adet timar
tahsis edildi. Görevli ve unvan sahipleri içinde timar görevlileri %62’lik bir orana
sahipti. Toplam kaza nüfusunun %12.70’i görevli ve unvan sahiplerinden oluşmaktaydı.
3. Görevliler ve Unvan Sahipleri
Fatih zamanında Yoros (Beykoz) kazasında timar görevlileri dışındaki görevliler
ve unvan sahipleri Tablo 2’de gösterilmiştir. Bu unvan sahibi ve görevlilerin imam,
fakih, hacı ve şeyh olduğu görülmektedir. Fakih unvanını taşıyan kişilerin sayısı 10
neferden ibaretti. Bunlar Akviran, Ali Bahadır, Ayvalu, Çıldırı, İne Hoca, Taşoğlu
köyleri ile Hacılı mezrasında ikamet etmekteydi. Hacı unvanına sahip olanların sayısı 3 neferden oluşmaktaydı. Bu unvanı taşıyanlar Ayvalu, Deresekili ve Esenceköy
adlı yerleşim birimlerinde iskân etmekteydi. Şeyh unvanını taşıyan bir nefer olup
Kutludoğmuş köyünde yaşamaktaydı.
Kaza dâhilinde imam unvanını taşıyan ve bu görevi ifa eden toplam dokuz neferin tahrir kayıtlarında yer aldığı tespit edilmektedir. İmamlardan ikisi Ağevran
(Akviran) köyünde, birer neferin de Ayvalu, Çıldırı, Deresekili, Depeevran, Demirciler, Hüseyinlü ve Kozluca köylerinde bulunmaktaydı. İmam olarak kaydedilen
dokuz neferden sekizinin çift sahibi olduğu kaydedilmektedir. Deresekili köyünde
bulunan imamın çiftliğe sahip olmadığı görülmektedir. Ağevran köyünde bulunan
imamlardan biri ve Çıldırı köyündeki imamın fakih olduğu kaydedilmektedir.
Grafik 2: Yoros Kazasında Görevli ve Unvan Sahiplerinin Dağılımı
879
880
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
B. İktisadî Yapı
3. Sanayi Ürünleri ve İşletmeler
1. Çift Resmi
Deresekili, Azizoğluköy, Sarucabayrak, Taşoğlu, Demirciler, Kurna, Depeevran, Yeniceköy, Kutludoğmuş, Ayvalu, Esenceköy, Kozluca, İne Hocalı, Mancınıklı, İsacalu, Hüseyinlü, Kılıçlu ve Kabakoz köylerinde bir sanayi ürünü olan keten üretimi
yapıldığı görülmektedir. Ancak ne kadar keten üretildiği ve bu üründen ne kadar
vergi alındığı, diğer vergi kalemleri ile birlikte yazıldığından tespiti mümkün olmamaktadır. Çıldırı ve Küçüksulu köylerinde ise keten tohumu üretimi yapılmaktaydı
(BOA, TD 1160, s. 106, 116).
Fatih Sultan Mehmed zamanında Yoros (Beykoz) kazasında yaşayan halk, tarım ve
hayvancılıkla geçimini sağlamaktaydı. Halkın %75’inin çiftlik sahibi olduğu, bunlardan çift resmi olarak “kulluk” vergisi alındığı tahrir verilerinden ortaya çıkmaktadır. Çift (kulluk) resminin (Emecen, 1993b, s. 309) XV. yüzyılın ortalarına kadar
22 akçe olarak alındığı, Fatih’in bu vergiyi 1458 yılında Anadolu’da %50 oranında
artırdığı belirtilmektedir (İnalcık, 1959: 585, 586). Yoros kazasında kulluk (çift) resmi diğer vergilerle birlikte yazıldığından bu verginin hane başına kaç akçe olarak
alındığının tespiti güçleşmektedir. Bununla beraber Göllü köyünde bu vergi müstakil olarak yazılmış olup dört çift haneye karşılık 25 akçe alındığı görülmektedir
(BOA, TD 1160, s. 120). Bu da hane başına timarlı sipahi için çift resmi olarak 6,25
akçe alındığını göstermektedir. Nitekim diğer köylerdeki vergi kayıtları incelenmiş
ve hiçbir iskân biriminde alınan çift resminin 22 akçeye karşılık gelmediği tespit
edilmiştir. Muhtemelen çift vergisinin bir kısmı timarlı sipahiye, bir kısmının da
sancakbeyi ve zaime verildiğini düşündürmektedir. Nitekim Anadolu’da bazı sancaklarda bu tür uygulamaların olduğu belirtilmektedir (İnalcık, 1959: 585).
Yoros kazasında halkın tasarrufunda 311 adet, Hacılı mezrasında bir ve Samandıra
mezrasında yarım olmak üzere toplam 312,5 adet çiftlik bulunmaktaydı. Kaza dâhilindeki çiftlik sayısı bunlarla sınırlı değildir. Nitekim tahrir kayıtlarından kaza sınırları içinde timarlı sipahilere “kılıç yeri” olarak verilen ve bunlar tarafından işletilen (İnalcık, 1993, s. 314) 35 adet hassa çitliklerinin olduğu görülmektedir (BOA,
TD 1160, s. 104-121). Toplam çiftlik sayısının 347,5 adet olduğu ortaya çıkmaktadır. Akviran, Ali Bahadır ve Kozluca köylerinde timarlı sipahiye verilen çiftlik kaydı
bulunmamaktadır. Kabakoz köyünde iki hassa çiftlik kaydı yer almaktaydı.
2. Topraktan Elde Edilen Mahsuller
Yoros kazasında halktan alınan vergi kalemlerinin büyük bir kısmı birlikte yazılmıştır. Bundan dolayı hangi kalemden ne kadar vergi alındığının tespiti mümkün
olamamaktadır. Ancak topraktan elde edilen mahsulün vergisi, galle resmi olarak
bazen müstakil ve bazen de diğer vergi kalemleri ile birlikte yazılmıştır. Alınan
vergiler Tablo 3’te ayrıntılı olarak gösterilmiştir.
Fatih zamanında Yoros’ta 18.934 akçe vergi alınmakta olup bunun yarıdan fazlasını
galle vergisi teşkil etmekteydi. Diğer vergi kalemleri ile birlikte yazılan galle vergisi hariç olmak üzere, müstakil yazılan galle vergisi toplamı 10.963 akçeye tekabül
etmekteydi. Bu da toplam verginin yaklaşık %58’ini oluşturmaktaydı. Galle vergisi,
İzzettinköy, Kozluca, Göllü n.d. Hüseyinlü ve Depesekili köyünün “nısf ” bölümü,
diğer vergi kalemleri ile birlikte kaydedilmiştir (BOA, TD 1160, s. 108, 115, 119).
Topraktan elde edilen mahsulün XVI. asrın ikinci yarısında olduğu gibi hınta alef,
şa›ir, darı, kapluca ve piyaz (BOA, TD 436, s. 402-437) olduğu düşünülmektedir.
Sanayi işletmesi olarak kaza dâhilinde 24 göz değirmen bulunmaktaydı. Bu değirmenlerden dört gözü Çıldırı, üç gözü Akviran, ikişer gözü Kurna ve Yeniceköy’de,
birer gözü de Deresekili, Çavuşlu, Depesekili, Sarucabayrak, Taşoğlu, Demirciler,
Ayvalu, İne Hocalı, Küçüksulu, Mancınıklı, İsacılar, Kabakoz ve Atuk (Ayuk) köylerinde idi. Depesekili köyündeki bir göz değirmenden yılda 15 akçe vergi alınmaktaydı (BOA, TD 1160, s. 108). Diğer değirmenlerin vergi geliri diğer vergi kalemleriyle birlikte yazıldığından, bunlardan ne kadar vergi alındığını tespit etmek
mümkün olamamaktadır.
4. Hayvancılık
Kaza dâhilinde hayvancılığın önemli bir düzeyde olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim
Akviran, Ali Bahadır, Çıldırı, Taşoğlu, Esenceköy ve İne Hocalı köylerinde koyun
resmi alınmaktaydı. Bu köylerdeki koyun resmi diğer vergi kalemleriyle birlikte
yazıldığından bu resmin ne kadar olduğu tespit edilememektedir. Ali Bahadır köyünden koyun resminin yanında ayrıca “kışla resmi ve koyun hakkı” olarak 305
akçe alınmaktaydı (BOA, TD 1160, s. 106).
Yoros (Beykoz) kazasında koyunculuğun yanında arıcılık da yapıldığı ve bunun
önemli bir düzeyde olduğu 31 köy iskân biriminden 24 köyden kovan resmi alınmasından ortaya çıkmaktadır. Ali Bahadır, Atuk (Ayuk), Çıldırı, Demirciler, Göllü, Göllü n.d. Hüseyinlü ve İne Hocalı köyleri hariç, kaza dâhilindeki diğer bütün
köylerden kovan resmi alınmaktaydı. Ancak kovan resmi, diğer vergi kalemleri ile
yazıldığından bu kalemden ne kadar vergi alındığı ve ne kadar üretim yapıldığı
tespit edilememektedir.
5. Diğer Vergi Kalemleri
Tahrir kayıtlarında Depesekili köyünde “göl sazlığı”, Küçüksulu köyünde de “sazlık”
adıyla vergi alınmaktaydı (BOA, TD 1160, s. 108, 116). Hüseyinlü köyünden yemişlerden vergi alınması (BOA, TD 1160, s. 118) bu köyde önemli miktarda yemiş
üretimi yapıldığını göstermektedir. Deresekili köyünde bulunan hassa çiftlikte 10
ceviz ağacı, Kurna köyünde üç armut ve iki ceviz ağacı kaydı bulunmaktaydı (BOA,
TD 1160, s. 104, 111). Meyve ağaçlarının bunlarla sınırlı olmadığı düşünülmektedir.
Nitekim XVI. yüzyılın ikinci yarısına ait tahrir kayıtlarında üzüm, armut, kestane
ve muhtelif meyvelerden vergi alındığı kaydedilmektedir (BOA, TD 436, s. 402437).
881
882
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
Deresekili köyünde bir “odun iskelesi” bulunmakta ve bu iskeleden yılda 1000 akçe
vergi alınmaktaydı (BOA, TD 1160, s. 104). Bu iskeleden yakacak odun yanında
kereste de sevk edildiği düşünülmektedir. Nitekim 1523 tarihli tahrir kaydında bu
köy, II. Bayezid tarafından Boğazkesen Kalesi’nde bulunan toplara “yasdıklık ve
kundaklık” ağaç kesip götürmekle görevlendirilmiştir (BOA, MAD 22, s. 107).
Dereseki köyünde buhurdan üretildiği, alınan buhurdan vergisinden ortaya çıkmaktadır (BOA, TD 1160, s.104). Ancak bu köyde yılda kaç buhurdan yapıldığı ve
bunların değerinin ne kadar olduğu tespit edilememektedir.
Ali Bahadır köyünde bâd-ı hevâ resmi alındığı ayrıca İstanbul kâfirlerinin gelip
istiridye avlamalarına mukabil vergi verdikleri ve bu iki vergi kaleminin toplamı
100 akçe olduğu kaydedilmektedir (BOA, TD 1160, s. 106).
6. Toplanan Vergilerin Timar Görevlilerine Dağılımı
Fatih zamanında, tahrir kayıtlarına yansıyan bilgilere göre; Yoros kazasından alınan verginin toplamı 18.934 akçe olup, bu da timarlı sipahilere tahsis edilmişti.
Timarlı sipahiler 38 neferden teşekkül etmekte ve bunlara 27 adet timar tahsis edildiği tespit edilmektedir. 18 nefere ikili ve üçlü guruplar halinde müşterek timar
verildiği görülmektedir. 16 adet timarın “kadim” olduğu, dört adet timarın yeni
verildiği belirtilmekle beraber 6 adet timar ile ilgili herhangi bir kayıta yer verilmediği tespit edilmektedir.
En çok timar geliri Subaşı İshak Bali’ye tahsis edildi. Subaşı İshak Bali toplam 5.857
akçe ve üç adet hassa çiftlik karşılığında; “kendi bürüme ve beş oğlanı bardağıyla dura” mükellefiyeti getirilmişti (BOA, TD 1160, s. 104-106). Yani subaşı kendisi
zırhlı olarak ve beş cebelü ile birlikte sefere katılmak zorundaydı (Beldiceanu, 1985,
s. 87-92; Emecen, 1993a, s. 188)
Yenice Kalesi kapıcısı olan Murad’a Depesekili köyünün yarı hissesinin vergi geliri olan 200 akçe ile ulûfe hassından yıllık 360 akçe olmak üzere toplam 560 akçe
ve aynı köyden yarım çiftlik verildi. Ancak kendisine kale kapıcılığı dışında bir
yükümlülük verilmediği anlaşılmaktadır (BOA, TD 1160, s. 108). Yoros Kadısı’na
570 akçe ve bir hassa çitlik değerinde bir timar (arpalık) verildi. Kadının bu timara
karşılık sefere katılma veya cebelü besleme yükümlülüğü bulunmamaktaydı (BOA,
TD 1160, s. 109).
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
883
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
885
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
Kettan,galle, kulluk
ve kovan
Kulluk ve kovan
Galle, koyun ve
kulluk
Ulufe hâssından
yeksal
Kulluk, kovan ve
gayr-i hâsıl
Kettan, kulluk ve
değirmen
Galle, kulluk, kovan
ve göl sazlığı
Galle, kulluk ve
kovan
Kettan, kulluk ve
kovan
Kettan, kovan,
kulluk ve gayr-i hâsıl
Kettan, kovan,
kulluk ve koyuun
Galle, Kettan,kulluk
ve kovan
Galle ve gayri
Değirmen ve kulluk
Kulluk
Galle
Odun İskelesi
Hâsıl
0
0
0
0
0
75
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
296
0
0
0
0
0
0
0
0
100
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
305
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
309
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
82
0
0
0
0
0
0
0
128
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
113
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
360
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
110
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
200
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
182
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
220
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
93
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
25
530
0
41
410
0
100
345
365
1300
762
205
395
540
534
0
0
0
0
0
0
0
0
1000
0
0
0
0
0
740
533
134
571
309
175
641
447
3768
944
878
505
760
559
Göllü ve diğer
Hüseyinlü
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
200
0
0
0
0
200
Hüseyinlü
İne Hocalu
İsacılar
İzzettinköy
Kabakoz
Kılıçlu
Kozluca
Kurna
Kutludoğmuş
Küçüksulu
Mancılıklu
Öğümce
Sarucabayrak
Taşoğlu
Tunrulpınarı
Yeniceköy
TOPLAM
0
0
65
0
81
0
0
130
0
0
68
0
64
0
0
180
2217
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
210
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
75
0
182
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
478
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
100
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
305
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
309
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
30
0
0
0
0
112
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
128
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
113
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
120
0
0
120
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
360
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
128
0
128
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
110
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
200
0
0
0
263
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
263
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
220
0
0
0
0
0
0
600
0
0
0
0
0
0
0
0
0
600
0
0
0
0
0
0
0
0
0
128
0
0
0
0
0
0
128
90
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
90
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
200
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
93
0
275
0
365
0
400
0
582
0
240
0
305
0
0
0
263
0
630
0
754
0
250
0
302
0
0
0
600
0
840
0
970
0
660
0
770
0
385
0
513
0
163
0
231
0
94
0
124
0
279
0
343
0
450
0
570
0
70
0
198
0
700
0
880
25 10963 1000 18934
0
0
0
0
0
0
0
0
43
0
52
0
0
0
0
0
0 110
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
277 110
Kettan tohumu,
kovan, kulluk, sazlık
ve değirmen
Kettan, kulluk,
kovan ve yemiş
Kışla resmi ve koyun
hakkı
210
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
Kulluk, kovan,
değirmen ve göl
sazlığı
Kettan, kovan,
kulluk, koyun ve
değirmen
Koyun, kovan,
kulluk ve değirmen
0
0
0
161
0
0
0
0
1468
0
0
0
0
0
Akviran
Ali Bahadır
Atuk (Ayuk)
Ayvalu
Azizoğluköy
Çavuşlu
Çıldırı
Çubuk
Deresekili
Depeevran
Depesekili
Demirciler
Esenceköy
Göllü
Değirmen, kovan ve
kulluk
Kettan tohumu,
değirmen, koyun ve
kulluk
Bad-ı heva ve
istiridiye
Kettan, kulluk,
kovan ve değirmen
Tablo 3: Yoros (Beykoz) Kazasında Vergi Alınan Kalemler
KÖY YERLEŞİM
BİRİMLERİ
884
886
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
İsa adlı sipahiye Kutludoğmuş köyünde 770 akçelik timar, aynı köyden bir hassa
çiftlik ve Yoros’ta da bir hassa çiftlik karşılığında “kendü bürüme ve bir oğlanı bağırdağıyla eşe” (timar sahibi bizzat kendi bürüme ile teçhiz olmuş olarak ve yanında zırhlı bir oğlanı olduğu hâlde sefere katılsın) yükümlülüğü getirilmiştir (BOA,
TD 1160, s. 113). Yoros Hisarı kethüdası Umur’a, Küçüksulu köyünün vergi geliri
olan 513 akçe, aynı köyde bir hassa çiftlik ile Mancılıklu (Mancınıklı) köyünün
vergi hâsılı olan 231 akçe, aynı köyde bir hassa çiftlik ve Hisar’da bir çiftlik olmak üzere toplam üç çiftlik ve 744 akçe vergi geliri tahsis edilmişti. Buna karşılık
kethüda Umur’a “kendü bürüme ve bir bağırdaklu oğlanıyla dura” yükümlülüğü
verilmişti (BOA, TD 1160, s. 116-117). Kale görevlilerinden Hacı Hamza’ya Atük
(Ayuk) köyünün timar hâsılı olan 134 akçe ve aynı köyden bir hassa çiftlik tahsis
edilmişti. Bu tahsis karşılığında Hacı Hamza kendi bürüme ile teçhiz olmuş olarak
sefere katılmak zorundaydı (BOA, TD 1160, s. 120).
Yoros kazasında kendilerine verilen timar karşılığında 25 timar sahibi “bürüme”
(bürüme ile techizatlı) ve bunlara ait 12 oğlan “bağırdaklu” (cebelü) olmak üzere
toplam 37 nefer sefere katılmakla yükümlü bulunuyordu (BOA, TD 1160, s. 122).
Sonuç
Yoros (Beykoz) ve çevresinin, İstanbul’un fethinden önce Osmanlı Devleti topraklarına katıldığı ortaya çıkmaktadır. Orhan Bey zamanında başlayan fetih hareketinin Gazi Hüdavendigar (I. Murad) döneminde bazı köy ve mezraların vakıflara
tahsis edilebilecek konuma gelindiği, Yıldırım Bayezid döneminde Anadolu Hisarı’nın inşasıyla yöredeki hâkimiyetin perçinlendiği, Çelebi Mehmed ve II. Murad
zamanlarında yörenin fethinin tamamlandığı vakıflar için verildiği belirtilen mukarrernâmelerden ve timar tevcih kayıtlarından anlaşılmaktadır.
İstanbul’un fethinden sonra Yoros (Beykoz), idari-askeri yönden Kocaeli (İznikmit-İzmit) sancağına bağlı kaza statüsünde bir idari birim, idarî-kazaî yönden İstanbul’un İstanbul kadılığı dışında bilâd-ı selâse olarak bilinen kadılıklardan biri
olan Üsküdar kadılığına bağlı bir naiblik olduğu tespit edilmektedir.
Fatih zamanında Yoros (Beykoz) kazasında 31 köy, iki mezra, Yoros ve Anadoluhisarı kaleleri bulunmakta, kalelerdeki askerî görevlilerle birlikte kaza dâhilinde yaklaşık 2300 kişi yaşadığı hesaplanmaktadır. Şehirleşmenin yeni başladığı ve istenilen
düzeyde olmadığı anlaşılmaktadır. Timar verilenlerle birlikte görevliler ve unvan
sahiplerinin toplam nüfus içinde %12.70’lik bir orana sahip olduğu görülmektedir.
Timar görevlileri dışındaki unvan sahipleri içinde fakih, imam, hacı ve şeyh gibi
dini görevlilerin öne çıktığı tespit edilmektedir.
Yoros kazasıda yaşayan halkın büyük bir çoğunluğunun geçimini tarım ve hayvancılık sağladığı, alınan vergi kalemlerinden ortaya çıkmaktadır. Kaza dâhilinde
timarlı sipahilere tahsis edilen 35 adet hassa çiftliklerle beraber toplam 347,5 adet
çiftliğin işletmeye açık olduğu tespit edilmektedir. Topraktan elde edilen mahsulün daha çok tahıl ürünleri olduğu, bunun yanında bir sanayi bitkisi olan keten
ve ketentohumu üretildiği tahrir verilerinden ortaya çıkmaktadır. Kaza dâhilinde
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
işletmeye açık 24 göz değirmenin olduğu görülmektedir. Küçükbaş hayvan olarak
koyun beslendiği ve arıcılığın önemli bir düzeyde olduğu anlaşılmaktadır.
Dereseki köyünde bir odun iskelesi bulunmakta ve bu köyde ayrıca buhurdan üretimi yapıldığı kaydedilmektedir.
Yoros kazasında balıkçılığın ne düzeyde olduğu hususunda bir bilgi verilmemekte,
ancak istiridye avcılığının yapıldığı kayıtlardan ortaya çıkmaktadır.
Kaza dâhilindeki iskân birimlerinde gayrimüslim nüfus kaydı bulunmamakta,
nüfusun tamamı Müslüman Türklerden oluşmaktaydı. Bu durum bölgenin İstanbul’un fethinden önce Türklerin hâkimiyetinde olduğunu göstermektedir.
887
888
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
Kaynakça
1. Arşiv Kaynakları
Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı, Osmanlı Arşivi (= BOA)
-----. Ali Emiri Tasnifi, nr. 40.
-----. Maliyeden Müdevver Defterler (= MAD), nr. 22.
-----. Tahrir Defteri (= TD), nr. 436, 438, 733, 1160.
Tapu Kadastro Kuyud-ı Kadime Arşivi (=TK. KKA), TD, nr. 579.
İstanbul Kadı Sicilleri-Üsküdar Mahkemesi (=İKS-ÜM)
-----. (2008). İKS-ÜM 1 Numaralı Sicil (H. 919-927/M. 1513-1521). (Bilgin Aydın ve Ekrem
Tak, Yay. Haz.). İstanbul: İSAM Yayınları.
-----. (2010). İKS-ÜM 5 Numaralı Sicil (H. 930-936/M. 1524-1530). (Yasemin Dağdaş ve
Zeynep Berktaş,Yay. Haz.). İstanbul: İSAM Yayınları.
2. Tezler
Göktaş, Hamide. (t.y.). Şeriyye Sicilleri Üsküdar Kadılığı 7. Defter (H.936-937-938) (Lisans
tezi, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arşivcilik Bölümü, İstanbul).
Var, Ahmet Mülayim. (2010). 29 Numaralı Üsküdar Kadı Sicili (973-974/1565-1566):
99-198. Varaklar, (Lisans tezi, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Bilgi ve Belge
Yönetimi Bölümü, İstanbul).
3. Kitap ve Makaleler
Âşıkpaşaoğlu. (1970). Âşıkpaşaoğlu Tarihi. Yay. N. Atsız. İstanbul: Milli Eğitim Bakanlığı
Devlet Kitapları.
Barkan, Ömer Lütfi. (1953). Tarihî Demografi Araştırmaları ve Osmanlı Tarihi. Türkiyat
Mecmuası, X, 1-26.
Beldiceanu, Nicoara. (1985). XIV. Yüzyıldan XVI. Yüzyıla Osmanlı Devletinde Timar, Çev.
Mehmet Ali Kılıçbay. Ankara: Teori Yayınları.
Bostan, M. Hanefi. (2012). Karadenizde Nüfus Hareketleri ve Nüfusun Etnik Yapısı. İstanbul: Nöbetçi Kitabevi.
Bostan, M. Hanefi. (2016). XV., XVI. ve XVII. Yüzyıllarda Yoros (Beykoz) Kazasında İskân
Yerleri ve Nüfus. Uluslararası Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongresi Bildirileri IV (s. 117-147). Ankara: Türk Eğitim – Sen Genel Merkezi Yayınları.
Çelik, Gülfettin. (2003). Gebze (Sosyo-Ekonomik Bir İnceleme) I. Gebze: Gebze Belediyesi
Yayını.
Emecen, M. Feridun. (1993a). Cebelü. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi 7 (s. 188189). İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları.
Emecen, M. Feridun. (1993b). Çift Resmi. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi 8 (s.
309-310). İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları.
Emecen, M. Feridun. (2013). İstanbul Boğazı Önlerinde İlk Türk Yerleşmesine Bir Örnek:
Ali Bahadırlı Köyü (Beykoz). Türklük Bilgisi Araştırmaları, 39, 407-411.
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
Erdoğan (Kaçan), Meryem ve Bayrak (Ferlibaş), Meral. (2015). Akçakoca Ailesinden
Hayırsever Bir Devlet Adamı: Fazlullah/Efdal Paşa ve Gebze’deki Hayratı. Haluk Selvi-Bilal
Çelik (Ed.), Uluslararası Gazi Akça Koca ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu Bildirileri I. (s.189219). Kocaeli: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yayınları.
Evliya Çelebi b. Derviş Mehemmed Zıllî. (2003). Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi I. Yay. Robert Dankoff-Seyit Ali Kahraman-Yücel Dağlı. İstanbul: Yapı Kredi Kültür Sanat Yayınları.
Eyice, Semavi. (1994). Yoros Kalesi. Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, VII, 534-536.
Eyice, Semavi. (2004). Fetihden Önceki Üsküdar. Üsküdar Sempozyumu I (23-25 Mayıs
2003)-Bildiriler I (s. 17-20). İstanbul: Üsküdar Belediyesi.
Göyünç, Nejat. (1979). Hâne Deyimi Hakkında. Tarih Dergisi, 32, 331-348.
Haskan, Mehmet Nermi. (2001). Yüzyıllar Boyunca Üsküdar I. İstanbul: Üsküdar Belediyesi.
İnalcık, Halil. (1959). Osmanlılar’da Raiyyet Rüsûmu. Belleten, XXIII/92, 575-610.
İnalcık, Halil. (1960). XV. Asır Sanayi ve Ticaret Tarihine Dair Vesikalar. Belleten,
XXIV/93, 45-96.
İnalcık, Halil. (1993). Çiftlik. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi 8 (s. 313-314).
İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları.
İnalcık, Halil. (2004). Açılış Konferansı. Üsküdar Sempozyumu I (23-25 Mayıs 2003)-Bildiriler I (s. 11-14). İstanbul: Üsküdar Belediyesi.
İnalcık, Halil. (2012). Aydos Kalesi Kocaeli Fethi’nde Kilit Noktadır. Aydos Kalesi ve İstanbulun Fethi Sempozyum Bildirileri (28 Mayıs 2011) (s. 11-18). İstanbul: Sultanbeyli Belediyesi.
Turan, Osman. (1984). Selçuklular Zamanında Türkiye. İstanbul: Nakışlar Yayınevi.
Uzunçarşılı, İsmail Hakkı. (1982). Osmanlı Tarihi 1. 4. Baskı. Ankara: Türk Tarih
Kurumu.
Uzunçarşılı, İsmail Hakkı. (1984). Osmanlı Devletinin İlmiye Teşkilatı. 2. Baskı.
Ankara: Türk Tarih Kurumu.
889
890
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
BEYKOZ 2020 SEMPOZYUMU Tebliğler Kitabı
BOA, Ali Emiri 40, s. 7a.
BOA, TD 1160, s. 104-105
BOA, MAD 22, s. 111.
891